“Türkiye’yi kaybetme pahasına küçük hesapların peşine düşenler yarın çok pişman olacaktır” “Türkiye’yi kaybetme pahasına küçük hesapların peşine düşenler yarın çok pişman olacaktır” için yorumlar kapalı 90348

Bayburt Buluşması programında yaptığı konuşmada Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’ye güvenen, Türkiye’ye yatırım yapan, Türkiye’yle birlikte yol yürüyen herkes mutlaka kazanır. Türkiye’yi kaybetme pahasına küçük hesapların peşine düşenler ise, emin olun, yarın çok pişman olacaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bayburt Buluşması programına katıldı. Cumhuriyet Caddesinde gerçekleşen programda Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir konuşma yaptı.

“BAYBURT İSTİKLALİN VE İSTİKBALİN ÖNEMİNİ ÇOK İYİ BİLİR”

Konuşmasında kendisine verdikleri destek dolayısıyla Bayburtlulara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ordu’da yaşanan sel felaketinden etkilenen vatandaşlara da geçmiş olsun temennisini dile getirdi. Tekrar Bayburt’ta olmaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışını yapacakları Gümüşhane Çevre Yolu’nun Bayburtlulara da yönelik bir hizmet olduğunu belirterek hayırlı olması temennisinde bulundu ve şöyle konuştu: “Dolar, molar bizim yollarımızı kesmez, hiç endişe etmeyin. Ama buradan yine söylüyorum; yastığının altında doları, avrosu, altını olan varsa bunu gitsin Türk Lirasıyla bankalarımızda bozdursun. Bu bir millî yerli mücadeledir. Bu bize karşı ekonomik savaş ilan edenlere benim milletimin cevabı olacaktır. Bugün için değil de ne zaman? Onun için yerli paramızla inşallah bunlara cevabı verelim.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ecdadın Malazgirt’ten önce Bayburt’ta kendini göstererek buraları yurt hâline getirdiğini vurgulayarak Bayburt’un her dönem kritik bir konumda yer aldığının altını çizdi. Osmanlı döneminde sancak merkezi olan Bayburt’un işgali de, özgürlüğü de tattığına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Onun için Bayburt istiklalin ve istikbalin önemini çok iyi bilir. Bu bakımdan yastık altındaki dövizleri, dolarları, avroları, varsa altınlarınızı gelin yerli parayla değiştirin ve bunlara karşı en önemli cevabı milletçe hep birlikte verelim” dedi

“MİLLETİMİZ ÖZGÜRLÜĞÜNE VE DEMOKRASİSİNE OLDUĞU GİBİ EKONOMİSİNE DE SAHİP ÇIKTI”

Bu mücadelede, yedi düvele karşı meydan okumaktan asla çekinmediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu uğurda dünyanın en eli kanlı teröristlerinin tepesine binmekten çekinmedik, çekinmeyiz. Bu uğurda içimize sokulmuş ihanet çetelerinin kafalarını kopartmaktan çekinmedik, çekinmeyiz. Çünkü biz sadece ve sadece Hakk’a ve halka karşı sorumlu olduğumuzu biliyoruz. Bizim sorumluluğumuz size. Bizim sorumluğumuz George, Hans’a değil, Ahmet’e, Mehmet’e, Ayşe’ye, Fatma’ya. Bizim size sorumluluğumuz var. Biz bu millete hizmetkâr olmak için bu yola çıktık, efendi olmak için değil” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Türkiye’ye diz çöktürmek için bugüne kadar yapılmayan şey kalmadığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü. “Koskoca Osmanlı çınarını bin bir türlü tuzakla, bin bir türlü hileyle, bin bir türlü ittifakla yıktılar. Milletimizin büyük fedakârlıklarla yeniden hayat verdiği o Cumhuriyet fidanı özellikle son dönemde yeniden ulu bir çınar olma yoluna girdi. Onlar darbelerle, muhtıralarla demokrasimizi felç etmeye çalıştılar, milletimiz her seferinde sandıkta yeniden iradesine sahip çıktı, demokrasiye güç verdi, hayat verdi. Onlar koalisyonlarla, ekonomik krizlerle siyaseti etkisiz hâle getirerek gövdemizi baltalamaya kalktılar. Milletimiz özgürlüğüne ve demokrasisine olduğu gibi ekonomisine de sahip çıktı, alın teriyle, emeğiyle Türkiye’yi yeniden ayağa kaldırdı. Milletimiz kimin kendisi için çalıştığını, kimin kendi hırsı için ortada dolaştığını gayet iyi biliyor, onun için ülkemizin geleceğinden umutluyuz.”

“YÖNETİM DEĞİŞİKLİĞİNİ TAM BİR DEMOKRATİK OLGUNLUK İÇİNDE GERÇEKLEŞTİRDİK”

Türkiye’nin, 24 Haziran’da gerçekten çok büyük, sadece kendi tarihinde değil, dünyada parmakla gösterilecek bir demokrasi şöleni yaşadığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dünyanın pek çok yerinde krizler, çatışmalar, kavgalar, acılar pahasına neticelendirilebilecek bir yönetim değişikliğini, tam bir demokratik olgunluk içinde gerçekleştirdik. Parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçişi başarıyla tamamladık. Bu sürecin asıl mimarı, hiç şüphesiz bizatihi milletimin kendisidir. Sadece bu başarı dahi, Türkiye’ye dünya demokrasileri içinde en üstlerde yer alma hakkını verir” şeklinde konuştu.

“Biz böylesine önemli bir süreci hukuka ve insan haklarına uygun şekilde nihayete erdirmekten dolayı takdir beklerken, ülkemize yönelik anlamsız bir saldırı dalgasıyla karşı karşıya kaldık” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “15 Temmuz gecesi demokrasinin değil, darbecilerin yanında yer alanlar, 24 Haziran’dan sonra da milletin iradesine saygı duymak yerine bambaşka yollara saptılar. Bazı ülkeler Türkiye’nin taraf olduğu tüm meselelerde darbecileri koruyan, teröristleri bağrına basan, hak ve hukuk tanımayan bir tavır içine girdiler. Ekonomimizde son günlerde yaşanan olumsuzluklar da bu çarpıklığın farklı bir boyutudur.”

“BİZİM HİÇBİR ÜLKEYE YÖNELİK ÖZEL BİR HUSUMETİMİZ YOK”

Konuşmasının devamında, “Türkiye’nin, ne makroekonomik verilerinde ne üretim gücünde ne istihdam düzeyinde ne bankacılık sisteminde en küçük bir sıkıntı olmadığı hâlde, suni finansal istikrarsızlık dalgalarına maruz kalıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gerçekten çok basit bir takım görüş ayrılıkları bina edilen bu saldırıların sebeplerinin çok başka olduğu açıkça ortadadır. Bu tarz yaklaşımlar sergileyen ülkelerle aramızdaki ilişkiler, telafisi mümkün olmayacak zararlar görme noktasına gelmiştir. Bizim, hiçbir ülkeye yönelik özel bir husumetimiz yoktur. Tüm ülkelerle çıkarlarımızın uyuştuğu noktalarda iş birliği yapıyor, ayrıştığı noktalarda da meselelerimizi müzakereler yoluyla çözmeye çalışıyoruz. Ama konu Türkiye’yi köşeye sıkıştırıp, egemenlik haklarımıza halel getirecek bir takım tavizler verdirmeye geldiğinde, iş değişir” açıklamasında bulundu.

“TÜM OLUMSUZ İHTİMALLERE KARŞI HAZIRLIKLARIMIZ VAR”

Sözlerine “Kusura bakmasınlar, bizim bu noktada kimseye eyvallahımız olmaz, olamaz” şeklinde devam eden Cumhurbaşkanı Erdoğan “Tanktan, uçaktan, toptan, kurşundan korkmayan bu millet bu tarz tehditlerden mi korkar? Böyle düşünenler bu milleti hiç tanımamışlar demektir. Eğer bugün 81 milyon vatandaşı ve yüz milyonlarca kardeşiyle dimdik ayakta duran bir Türkiye varsa, bunun sebebi her hâl ve şart altında kendi yolunda yürümeyi başaran bir millet oluşumuzdur” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin şöyle sürdürdü: “Bize karşı uzatılan her dost eline, açılan her dost yüreğine samimiyetle karşılık vermeye devam edeceğiz. Ülkemize karşı atılan her iyi niyetle adıma misliyle mukabele ettik, etmeyi sürdüreceğiz. Bununla birlikte tüm olumsuz ihtimallere karşı da hazırlıklarımız var. Döviz kuruna bakıp, faizlere bakıp ve tehditlerine bakıp el ovuşturanlar, hiç boşuna heveslenmesinler. Bunlar bizim için ancak, hedeflerimize yürüdüğümüz yolda dönemsel araçlar olabilir. Bu araç dün şu olur, yarın bir başka olur. Nitekim şimdiden İran’dan Rusya’ya, Çin’den kimi Avrupa ülkelerine kadar pek çok yerle farklı alternatifler konusunda önemli mesafeler kat etmiş durumdayız.”

“TÜRKİYE’Yİ İÇİNE HAPSEDİLMEYE ÇALIŞILDIĞI CENDEREDEN ÇIKARMANIN YOLU İLERİYE ATILMAKTIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’ye güvenen, Türkiye’ye yatırım yapan, Türkiye’yle birlikte yol yürüyen herkes mutlaka kazanır. Türkiye’yi kaybetme pahasına küçük hesapların peşine düşenler ise, emin olun, yarın çok pişman olacaktır” dedi.

Bu süreçte millete de çok önemli görevler düştüğünü vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara şöyle seslendi: “15 Temmuz gecesi darbecilere karşı bağımsızlığımızı nasıl canımız pahasına savunduysak, bugün maruz kaldığımız ekonomik saldırılara karşı da ülkemizi aynı kararlılıkla müdafaa etmemiz gerekiyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin savaş uçaklarıyla bombalanması neyse, ekonomimizin kur faiz sarmalıyla kuşatılması da odur. Darbecilere teslim olmadığımız, çıplak ellerimizle tankların karşısına dikildiğimiz gibi ekonomi tetikçilerine de teslim olmayacak, varımızla, yoğumuzla mücadele edeceğiz. Bu haramzadelere vereceğimiz en büyük cevap, daha çok çalışarak üretimi artırmak, ihracatı artırmak, istihdamı artırmak olacaktır.”

Sözlerinin devamında milletin tüm fertlerini ellerindeki imkânları üretim yolunda, ihracat yolunda, istihdam yolunda seferber etmeye davet eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Darbecilere karşı demokrasi nöbetlerine çıkıp yolları, meydanları doldurduğumuz gibi şimdi de çalışmak için sanayiden ticarete her alanda iş yerlerimizi, atölyelerimizi, fabrikalarımızı, bürolarımızı dolduralım. Türkiye’yi içine hapsedilmeye çalışıldığı cendereden çıkarmanın yolu kenara çekilmek değil ileriye atılmaktır” ifadelerini kullandı.

“BU MİLLET ARKAMIZDA OLDUĞU SÜRECE ÇÖZEMEYECEĞİMİZ KRİZ YOKTUR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan dünyada ve bölgede yaşanan hadiselerle uğraşırken asıl gündem olan ülkeyi kalkındırma, geliştirme hedeflerine de sıkı sıkıya sahip çıkıldığını ifade etti. Geçtiğimiz hafta 100 günlük icraat programlarını açıkladıklarına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, orta vadeli programın hazırlıklarının da Eylül başında biteceğini bildirdi. 2019-2023 dönemi stratejik planının Kasım ayı sonuna kadar tamamlamayı hedeflediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Alınması gereken ilave tedbirlerle ilgili tüm kurumlarımız gece, gündüz çalışıyor. Günübirlik kararlarla değil en az önümüzdeki birkaç yılı kucaklayacak adımlarla yolumuza devam etmekte kararlıyız. Bunun için hiç kimsenin gözü kur tablosunda, faiz tablosunda olmasın. Herkesin daha ileriye bakmasını, asıl o büyük fotoğrafa bakmasını özellikle istiyorum. Yeni dönemde diğer hususlar yanında 81 ilimizin her birinin kalkınmasına, gelişmesine yönelik çalışmaları bizzat Cumhurbaşkanlığı bünyesinde takip edecek bir sistem kuruyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasının sonunda Bayburtlulara kendilerine verdikleri destek ve gösterdikleri teveccüh dolayısıyla teşekkür ederek “Bu millet, bu Bayburtlum arkamızda olduğu sürece Allah’ın izni ve yardımıyla üstesinden gelemeyeceğimiz mesele, çözemeyeceğimiz kriz, terör örgütü yoktur” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bayburt Buluşması programı çerçevesinde Bayraktar Köyü’nde bulunan Baksı Müzesi’ni ziyaret etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, müzenin kurucusu Hüsamettin Koçan’ın da hazır bulunduğu ziyarette sergilenen eserler ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı.

Previous ArticleNext Article

“Çanakkale bir milletin asli kimliğini bulduğu, küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” “Çanakkale bir milletin asli kimliğini bulduğu, küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” için yorumlar kapalı 95993

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 Mart Şehitlerini Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törende yaptığı konuşmada, “Çanakkale, tarihi şanlı zaferlerle dolu bir milletin asli kimliğini bulduğu, üzerine serpilen ölü toprağını kaldırdığı, tıpkı bir Anka Kuşu gibi küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır. Tüm yokluk ve imkânsızlıklara rağmen dönemin en modern ordularını dize getiren milletimiz, Çanakkale’de yazdığı destanla, İstiklal Harbimizi zafere ulaştıracak inancı, iradeyi ve direniş ruhunu da kuşanmıştır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Mart Şehitlerini Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümü nedeniyle Şehitler Abidesi’nde düzenlenen törene katıldı.

Törende yaptığı konuşmada, canları ve kanları pahasına tüm dünyaya “Çanakkale Geçilmez” dedirten büyük kahramanları rahmetle anan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aynı şekilde vatanımızın bekası, milletimizin istiklal ve istikbali uğrunda toprağa düşen tüm yiğitlere Allah’tan rahmet niyaz ediyorum” dedi.

“ÇANAKKALE, TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN KURULUŞ MÜJDESİDİR”

Mehmet Akif’in “Gök kubbenin altında yatar, al kan içinde. Ey yolcu, şu topraklar için can veren erler. Hakk’ın bu veli kulları taş türbeye girmez; Gufrana bürünmüş, yalnız Fatiha bekler” duasıyla şehitleri selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal, Çanakkale’yi ‘bugünümüzü kurtaran, maziye kahramanlığını ve büyüklüğünü iade eden, bu toprakları bize ebedi vatan yapan’ zafer olarak tarif ediyor. Gerçekten de Çanakkale, tarihi şanlı zaferlerle dolu bir milletin asli kimliğini bulduğu, üzerine serpilen ölü toprağını kaldırdığı, tıpkı bir Anka Kuşu gibi küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” şeklinde konuştu.

Tüm yokluk ve imkânsızlıklara rağmen dönemin en modern ordularını dize getiren Türk milletinin Çanakkale’de yazdığı destanla, İstiklal Harbi’ni zafere ulaştıracak inancı, iradeyi ve direniş ruhunu da kuşandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları kaydetti: “Bu yönüyle Çanakkale, Kurtuluş Savaşımızın adeta provası, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş müjdesidir. Çanakkale’yi, milletimizin bu topraklarda var olmak için verdiği en zorlu, en kutlu mücadelelerden biri olarak görüyoruz. Üzerinden ne kadar süre geçerse geçsin, 108 sene önce burada yazılan o büyük destanı daima gururla hatırlıyoruz. Çanakkale, bizim için sadece iftihar vesilesi değil, aynı zamanda zorluklar karşısında bizlere mücadele azmi veren ilham ve güç kaynağıdır.”

85 milyonun tamamının Çanakkale’den, burada koyun koyuna yatan şehitlerden, ecdadın sergilediği mücadeleden alacağı çok kıymetli dersler olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle deprem ve sel felaketiyle yüreklerimizin yandığı bu sancılı dönemde, Çanakkale ruhuna tekrar ihtiyacımız var. Yaklaşık 49 bin kardeşimizin hayatını kaybettiği, 11 ilimizde ciddi yıkıma ve acıya yol açan depremin yaralarını, ancak bu ruhu dirilterek sarabiliriz. Nasıl 108 sene önce omuz omuza vererek imkânsızı başardıysak, asrın felaketinin üstesinden de yine dayanışmayla, yine kardeşlikle gelebiliriz. Milletimizin, depremin ilk anlarından itibaren ortaya koyduğu birlik ve beraberlik tablosu, bu konuda bizlere umut ve güven aşılıyor” ifadelerini kullandı.

“EN KISA SÜREDE ŞEHİRLERİMİZİ YENİDEN AYAĞA KALDIRACAĞIZ”

Ziyaret ettiği şehirlerde insanların metanetini, sabrını, vakarını ve hayata yeniden tutunma iradesini gördükçe, cesaret kazandıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “En büyük gücümüz olan bu seferberlik ruhunun zedelenmesine fırsat vermeden, inşallah gece-gündüz çalışarak, en kısa sürede şehirlerimizi yeniden ayağa kaldıracağız. Hiçbir insanımızı, umutlarını bize bağlamış hiçbir vatandaşımızı çaresiz, sahipsiz bırakmayacağız” dedi.

Çanakkale’nin, birbirine kenetlenmiş bir milletin aşamayacağı hiçbir engel, hiçbir badire olmadığını herkese gösterdiğini de vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, devleti ve milletiyle zorluklara göğüs gerecek, krizleri fırsata çevirecek, ‘küllerinden yeniden doğacak’ kapasiteye sahiptir. Yeter ki fitne ve fesat peşinde olanlara kulak asmayalım. Yeter ki birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize halel getirmeyelim. Yeter ki sürekli karamsarlık aşılayan şeamet tellallarına fırsat vermeyelim. Rabbim ülkemizi her türlü kazadan, beladan, afetten muhafaza eylesin diyorum” şeklinde konuştu.

Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümünü tekrar tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “18 Mart Şehitler Günü’nde Anafartalar Komutanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere bütün komutanlarımızı, kahraman Mehmetçiklerimizi, şehit ve gazilerimizi rahmetle anıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Şehitler Anıtı’na çelenk bırakmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu. Bu sırada askerlerce saygı atışı yapıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması öncesinde, 16 Türk devletinin askerlerini giysileri ve bayraklarla temsil eden Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı, konuşma kürsüsü yanında kendilerine ayrılan alana konuşlandı.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız’ın da konuşma yaptığı programa, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile gaziler ve vatandaşlar katıldı.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın şehitler için dua ettiği programda, Hacı Bayram Cami İmam Hatibi Yunus Koçan da Kur’an-ı Kerim okudu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dua edilmesinin ardından şehitlik defterini imzaladı ve şehitliklere karanfil bıraktı

.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıl Dönümü Mesajı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıl Dönümü Mesajı için yorumlar kapalı 97779

“108 yıl önce emperyalistlere karşı Anadolu’daki Türk varlığını korumak ve bin yıllık Türk topraklarını müdafaa etmek için verdikleri mücadeleyle milletimizi Çanakkale Zaferine ulaştıran bütün kahramanlarımızı ve aziz şehitlerimizi rahmetle, tazimle yâd ediyoruz.

Çanakkale Zaferi, Türk milletinin bağımsızlığından asla vazgeçmeyeceğini dünyaya bir kez daha ilan ettiği büyük ve tarihi bir kahramanlık destanıdır.

Anadolu’nun dört bir yanından gelerek yedi düvele karşı Çanakkale’de verilen topyekûn mücadelede ecdadımız, milletimizin zor günde nasıl bir ve beraber olduğunu göstermiş, şehit kanlarıyla sulanan toprağımıza düşmanın ayak basmasına izin vermemiştir.

Bugün biz de ülkemiz ve milletimiz için Çanakkale Zaferinde ortaya koyduğumuz ruh ve iradeyle çalışıyor, her türlü zorluğu birlik ve beraberlikle aşabileceğimize olan inançla mücadelemizi sürdürüyoruz.

Büyük bir kahramanlıkla, cesaretle yazılan şanlı tarihimize sahip çıkacak, Çanakkale ruhunu canlı ve diri tutmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.

Bize bu vatanı emanet eden şehitlerimize, gazilerimize şükran borcumuzu ödemek, vatanımızı ve bayrağımızı her koşulda müdafaa etmek için dün olduğu gibi bugün de yarın da mücadeleden bir an olsun geri durmayacağız.

Bu düşüncelerle, Çanakkale Zaferi’nin 108. yıldönümünü kutluyor, 18 Mart Şehitler Günü’nde bu toprakları bize emanet eden tüm şehitlerimizi ve başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere bütün kahramanlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum.

Ruhları şad, mekânları cennet olsun.”