“Millî teknoloji hamlemizin başarısı, teknoloji üreten toplum hâline dönüşmemizle mümkündür” “Millî teknoloji hamlemizin başarısı, teknoloji üreten toplum hâline dönüşmemizle mümkündür” için yorumlar kapalı 75934

Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST programında yaptığı konuşmada, “Günümüz dünyasında gerçek anlamda bağımsızlığın birinci şartı, teknolojiyi tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke konumuna ulaşmaktır. Teknoloji konusunda sadece kullanıcı olarak kaldığımız sürece, hiçbir alanda özgürlüğümüzü garanti altına alamayız” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan eşi Emine Erdoğan ile birlikte, Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından organize edilen, İstanbul Havacılık, Uzay ve Teknoloji Festivali’ni (TEKNOFEST) ziyaret etti. İstanbul’da yapımı süren yeni havalimanında gerçekleştirilen TEKNOFEST’te, stantları ziyaret ederek incelemelerde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcılara hitaben bir konuşma yaptı.

Konuşmasının başında, Türkiye’nin millî teknoloji hamlesinin sembolü olarak gördüğü etkinliğin düzenlenmesinde emeği geçen herkesi tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, katıldıkları teknoloji yarışmalarında ödül alan gençleri ve takımları tebrik etti.

“TEKNOLOJİ KONUSUNDA KULLANICI OLARAK KALDIĞIMIZ SÜRECE, ÖZGÜRLÜĞÜMÜZÜ GARANTİ ALTINA ALAMAYIZ”

Bu yöndeki etkinliklerin, gençlere teknolojiyi sevdireceğini ve teknoloji geliştirme süreçlerine katkı sağlamaya yönelteceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti: “Günümüz dünyasında gerçek anlamda bağımsızlığın birinci şartı, teknolojiyi tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden ülke konumuna ulaşmaktır. Teknoloji konusunda sadece kullanıcı olarak kaldığımız sürece, hiçbir alanda özgürlüğümüzü garanti altına alamayız.”

“Son yıllarda yaşadığımız her hadise bize, teknolojinin tüm alanlarında en önlerde olmamız gerektiğini göstermiştir. Her yenilik gibi, teknolojideki gelişmelerin de ilk aşaması hayal edebilmektir” değerlendirmesinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ecdadımız asırlar boyunca, hep daha ileriyi, daha fazlasını hayal etmiş, bunun peşinden gitmiş, mücadelesini vermiş ve çoğunlukla da hedefine ulaşmıştır. ‘Kızılelma’ diye ifade ettiğimiz ufkun ötesindeki hedeflerimiz hep yenilenmiştir. Ne zaman hayal etmeyi bıraktıysak, işte o zaman gerilemeye başladık” dedi.

“MİLLÎ TEKNOLOJİ HAMLESİ DOĞRULTUSUNDAKİ TÜM ÇALIŞMALARI DESTEKLEMEKTE KARARLIYIZ”

Türkiye’nin millî teknoloji hamlesinin başarıya ulaşmasının, teknoloji üreten bir toplum hâline dönüşmesiyle mümkün olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, millî teknoloji hamlesi doğrultusundaki tüm çalışmaları, Cumhurbaşkanlığı, ilgili tüm kurumlar ve sivil toplum kuruluşlarıyla birlikte desteklemekte kararlı olduklarını kaydetti.

Etkinliğe ve etkinliğin düzenlendiği İstanbul’un yeni havalimanına işaret ederek, yıllardır başka ülkelerde düzenlenen hayranlıkla izlenen pek çok etkinliğin, artık Türkiye’de düzenlendiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, TEKNOFEST kapsamında düzenlenen yarışmalara 5 binden fazla takımın katılmış olmasının ve 750 takımın finale kalmasının, bir iftihar vesilesi olduğunu belirtti.

Dünyada “güvenlik” kavramının anlamının büyük ölçüde değiştiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Artık fiziki güvenliğinizi siber güvenlikle, dijital sanayiyle, yerli yazılımla, yapay zekâyla tahkim etmiyorsanız, kendi kendinizi kandırıyorsunuz demektir. Günümüzde dijital güvenliğiniz yoksa istediğiniz kadar fiziki tedbir uygulayın, gerçek manada özgürlüğünüzü sağlayamazsanız” sözleriyle Türkiye’nin teknoloji hamlesinin önemini yineledi.

“ASIL OLAN TEKNOLOJİYİ TASARLAMAK, GELİŞTİRMEK VE ÜRETMEKTİR”

Osmanlı Devleti’nin, 17’nci yüzyıldan itibaren, teknoloji konusundaki geriliğinin farkına vararak sorunu, batının teknolojisini ülkeye taşıyarak çözmeye çalıştığını, teknolojiyi kullanacak insan kaynağının batıda eğitilmesi yoluna gittiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün geriye doğru bakıldığında bu tercihin çok da isabetli olmadığının anlaşıldığını kaydetti. “Hâlbuki asıl olan hazır teknolojiyi almak ve onun kullanımını öğrenmek değil, teknolojiyi tasarlamak, geliştirmek ve üretmektir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyet döneminde de, Osmanlıdan devralınan tecrübe ve teknik birikimin üzerinde, savunma sanayiinde bazı teşebbüslerin başlatıldığına işaret etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Nuri Demirağ, kendi geliştirdiği uçakları, kendi kurduğu bir fabrikada üretmeye başlamıştır. İlk etapta çok sayıda eğitim uçağı ile küçük yolcu uçakları üreten bu fabrika, dönemin tek parti yöneticilerinin basiretsizliğinin kurbanı olmuştur. İngiltere ve Amerika’nın askerî yardımları bahane edilerek, bu fabrika atıl hâle getirilmiştir. Öyle ki, Nuri Demirağ’ın uçaklarını almayan dönemin Türk Hava Kurumu Başkanı kendini, ‘Amerika’nın verdiği bedava uçak dururken fabrikanıza parayla sipariş verirsem yarın bu millet beni asar’ diyerek savunmuştur. Bununla da yetinilmemiş, Nuri Demirağ’ın uçak fabrikasının dışarıya ihracat yapmasına dahi izin verilmemiştir. Yine tüm hayatını uçmaya ve uçaklara adayan Vecihi Hürkuş’un gayretleri ve samimi çırpınışları, görünmeyen engeller tarafından sürekli engellenmiş, sabote edilmiştir. Uçak bombaları ve motor üreten Şakir Zümre ise, karşısına çıkartılan engeller sebebiyle işini önce tarım aletleri yapımına, orada da destek bulamayınca, soba imalatına çevirmek zorunda kalmıştır.”

Kafkas İslam Ordusu Komutanı Nuri (Killigil) Paşa’nın ordusunun dağıtılıp uzun yıllar yurt dışında yaşamak zorunda bırakılmasının ardından Türkiye’ye dönüp savunma sanayi projelerine giriştiğini; ancak Sütlüce’deki silah fabrikasının 1949 yılında kendisi ve pek çok kişiyle birlikte şüpheli bir şekilde havaya uçurulduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böylece, ülkemizin önemli bir savunma sanayi hamlesi daha, resmen yok edilmiş oldu” diye ekledi.

“SAVUNMA SANAYİ İÇİN GEREKEN ADIMLAR UZUN YILLAR BOYUNCA YETERLİ DÜZEYDE ATILAMAMIŞTI

Konuşmasında, o dönemde savunma sanayi alanında engellenen diğer sivil teşebbüslerden de örnekler veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu alanda Türkiye’nin 1974 Kıbrıs Barış Harekâtı’na kadar adeta üzerine ölü toprağı serpilmiş bir şekilde tamamen dış yardımlara bağımlı kaldığını dile getirdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kıbrıs Barış Harekâtı’nda ülkemizin mühimmattan yedek parçaya ve bütün bunlarla birlikte telsiz muhaberesinde bile haberleşme sistemlerine kadar her alanda yaşadığı ambargo durumun vahametini anlamaya başlamamıza vesile olmuştur. Buna rağmen gereken adımlar uzun yıllar boyunca yeterli düzeyde atılamamıştır” şeklinde konuştu.

Turgut Özal’ın bu gerçeği fark ettiği için Savunma Sanayi Müsteşarlığı’nı kurarak, bu alandaki projeleri bütüncül bir yaklaşımla değerlendirme yoluna gittiğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2003 yılına gelindiğinde Türkiye’nin savunma sanayi ihtiyaçlarının ancak yüzde 20’sini yerli imkânlarla karşılayabildiğini, bu oranın içinde de yüksek teknolojiye dayalı ürünlerin olmadığını hatırlattı.

“TÜRKİYE, SAVUNMA SANAYİ İHTİYAÇLARININ YÜZDE 65’İNİ KENDİSİ ÜRETEBİLEN BİR ÜLKE DURUMUNA GELDİ”

Başbakanlığı döneminde, savunma sanayi ile ilgili konuları himayesi altına alarak, büyük bir atılım başlattıklarını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu: “Projelerin, tasarımından finansmanına kadar her aşamasını bizzat takip ettim. Tank, helikopter, insansız hava aracı gibi pek çok ürünün hazır alım projelerini iptal ederek, tamamında millî ve özgün model geliştirme çalışmalarını başlattık. Bu sayede Türkiye, savunma sanayi ihtiyaçlarının yüzde 65’ini kendisi üretebilen bir ülke durumuna gelmiştir. Sadece kendi ihtiyaçlarımızı karşılamakla kalmadık, önemli bir ihracat düzeyine de ulaştık. Hâlen ülkemizde, 600’ün üzerinde savunma sanayi projesi yürütülüyor. Tanktan zırhlı araçlara, savaş gemisinden denizaltıya, uçaktan helikoptere, silahlı ve silahsız insansız hava araçlarından millî piyade tüfeğine, uydulardan hava savunma sistemlerine, füzelerden lazer silahlarına kadar geniş bir ürün yelpazesine sahibiz. Açık konuşmak gerekirse, şayet bu düzeye gelmemiş olsaydık, şu anda yürüttüğümüz sınır içi ve ötesi operasyonlarda çok büyük zorluklarla karşılaşırdık.”

“BİLİM İNSANLARIMIZI ÜLKEMİZDE BAŞLATTIĞIMIZ BİLİM VE TEKNOLOJİ ATILIMIMIZA KATILMAYA DAVET EDİYORUM”

Bu çerçevede yurtdışındaki bilim insanlarının yurda dönüş seferberliğini başlattıklarını ve Uluslararası Lider Araştırmacılar Programı hazırladıklarını aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, yurtdışındaki Türk bilim insanlarına, “Buradan dünyanın her yerindeki bilim insanlarımızı ülkemizde başlattığımız bilim ve teknoloji atılımımıza katılmaya davet ediyorum” sözleriyle seslendi.

1930 ve 1940’lı yıllardakine benzer şekilde başlattıkları savunma sanayi projelerinin sabote edilmeye çalışıldığını aktararak, “Ama artık bu projeleri sabote edecek bir iktidar yok, bu projelere ön açan bir iktidar var” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, attıkları adımlarda, ‘boş verin, ne yapacaksınız yeni teknoloji geliştirmeyi, size en gelişmiş teknolojiyi verelim’ teklifleriyle karşılaştıklarını ‘daha iyisini daha ucuza verme’ vaadiyle kandırılmak istendiklerini sözlerine ekledi.

Önlerine çıkartılan engellerin morallerini bozmayıp, çalışma şevklerini artırdığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hele siz gençlerin enerjisini, heyecanını, ufkunu, gayretini, becerisini gördükçe geleceğimize olan güvenimiz daha da artıyor” diye konuştu.

“TEKNOLOJİDE İLERİ BİR DÜZEYE GELMENİN TEK YOLU ÇALIŞMAK”

Teknolojide ileri bir düzeye gelmenin, bir sıçrama gerçekleştirmenin tek yolunun çalışmak olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yazılımdan donanıma kadar her alanda kat etmemiz gereken çok mesafe bulunduğunun farkındayız. Geldiğimiz yeri küçümsemiyoruz, ama önümüzdeki yolun uzunluğunu da inkâr etmiyoruz” dedi.

Gençlere, hayallerinizin peşinden gitmeleri çağrısında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Siz bu yola girdiğinizde yanınızda üniversiteleriyle, araştırma-geliştirme destekleriyle, teşvik programlarıyla, hibe uygulamalarıyla, velhasıl tüm imkânlarıyla devletinizi bulacaksınız” diye ekledi. Gençlerden; karşılaştıkları zorluklardan, hayal kırıklıklarından asla yılmadan yollarına devam etmelerini isteyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğer Tayyip Erdoğan sizin yaşlarınızdayken ilk karşılaştığı zorluk karşısında pes edip evine dönseydi bugün burada olamazdım” sözlerine yer verdi.

“SİZE LAZIM OLAN TEK ŞEY; GÜCÜNÜ İMANINIZDAN ALAN AZMİNİZ VE HEDEFLERİNİZDİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerinin devamında şunları kaydetti: “Bizim inancımızda ümitsizliğe asla yer yoktur. Yüreğinizdeki iman, asla bitmeyecek olan en önemli sermayenizdir. Şu aşamada size lazım olan tek şey; gücünü imanınızdan alan kendi enerjiniz, azminiz, gayretiniz, hedeflerinizdir. Kendinize güvendiğinizde, hatalarınızdan ders aldığınızda, kendinizi geliştirmekten vazgeçmediğinizde ve mücadeleyi bırakmadığınızda önünüzde kapıların birer birer açılmaya başladığını göreceksiniz.”

Konuşmasının sonunda, TEKNOFEST’in ülkeye, gençlere ve bu alana ilgi duyan herkese hayırlı olması temennisinde bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini festivalin düzenlenmesinde emeği geçen tüm kişi ve kuruluşlara teşekkürlerini yineleyerek tamamladı.

Konuşmasının ardından festival kapsamında düzenlenen yarışmalarda dereceye girenlere ödüllerini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, festivalin katılımcı, destekleyici kurum ve kuruluşların yetkilileri ile sahnede hatıra fotoğrafı çektirdi. Törende, TEKNOFEST Organizasyon Komitesi Başkanı Selçuk Bayraktar da Cumhurbaşkanı Erdoğan’a katılımları ve desteklerinden dolayı plaket takdim etti.

KASIMPAŞA ZİYARETİ

TEKNOFEST’e katılımının ardından çocukluğunun ve ilk gençlik döneminin geçtiği Kasımpaşa semtine giden Cumhurbaşkanı Erdoğan, burada esnaf ziyaretinde bulundu ve Kasımpaşa’da bir kıraathanede vatandaşlarla bir araya geldi.

Vatandaşlarla bir süre sohbet eden ve fotoğraf çektiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra Kasımpaşa Çocuk Evleri Sitesi’ni ziyaret etti. Sitede yürütülen çalışmalarla ilgili yetkililerden bilgi alan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çocuklara hediyeler dağıttı

Kasımpaşa Çocuk Evleri Sitesi’ni ziyaretinde Cumhurbaşkanı Erdoğan’a; Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Mevlüt Uysal ve Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan da eşlik etti

Previous ArticleNext Article

Bu Gurur Hepimizin : Milli Muharip Uçak Kaan’dan ilk uçuş Bu Gurur Hepimizin : Milli Muharip Uçak Kaan’dan ilk uçuş için yorumlar kapalı 16

Türk Havacılık Uzay Sanayii tarafından yürütülen, Türkiye’nin en önemli teknoloji projelerinden KAAN’ın uçuşuna yönelik tüm testler tamamlandı. KAAN, bugün ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ’ın kararlılığı ile Gök Vatan’a kavuşan “KAAN” Türkiye Yüzyılı’nın büyük gururlarından biridir.

Bu tarihi uçuşta emeği geçen herkesi ve tüm TUSAS ekibini gönülden tebrik ediyoruz.

Enerji petrol medya Ceo – Mehmet Ali setencioğlu

Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bizim her sözümüzün altında, asırlara bedel eser ve hizmetler yatıyor” Cumhurbaşkanı Erdoğan “Bizim her sözümüzün altında, asırlara bedel eser ve hizmetler yatıyor” için yorumlar kapalı 265895

Cumhurbaşkanı Erdoğan Trabzon mitinginde yaptığı konuşmada, “Bizim her sözümüzün altında, kısa sürede hayata geçirdiğimiz asırlara bedel eser ve hizmetler yatıyor. Her fırsatta ülkemize kazandırdığımız kalkınma yatırımlarını hatırlatıyoruz ki Türkiye’nin ve şehirlerimizin nereden nereye geldiği unutulmasın” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meydan Parkı’nda düzenlenen Trabzon mitingine katılarak bir konuşma yaptı.

Konuşmasına, “Gönlümüzü titretir kemençenin gaydası. Başımızdan eksilmez Trabzon’un sevdası. Sandalım kürek ister ekinim orak ister. Trabzon’u sevmeye kor gibi yürek ister” dizeleriyle başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Evet, o yürek kimde var? İşte o yürek bizde var. Trabzon’u bilip, görüp de sevmemek mümkün mü? Bu şehir ki tarih boyunca hakkın ve hakikatin sesi, nefesi olmuştur. Bıyığı terlememiş şehzadelerden dünya liderleri cihangirler çıkarmıştır” ifadelerini kullandı.

Trabzon’un sözünü yere düşürmeyen, dostunun başını önüne eğdirmeyen, yoldaşını yarı yolda bırakmayan insanların otağı olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kim ne der?” diye düşünmeden, hak bellediği yolda başı dik, alnı açık yürümesini bilen Trabzon ile kucaklaşmaktan memnuniyet duyduğunu belirtti.

“TRABZON, SİYASİ HAYATIMIZ BOYUNCA DAİMA YOLDAŞIMIZ OLDU”

Trabzonlulara Mayıs 2023’te yapılan Cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerindeki ahde vefaları için teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her iki seçimde de yaklaşık yüzde 65’erlik oy oranlarıyla bizlerin yanında yer alarak Türkiye Yüzyılı yürüyüşümüze tarihî bir destek verdiniz. Ata toprağı Karadeniz’in lokomotif şehri Trabzon, siyasi hayatımız boyunca daima yoldaşımız oldu. Biz de buradan aldığımız güçle ülkemiz ve milletimiz için ter döktük, çabaladık, nice eserlere, nice hizmetlere imza attık” diye konuştu.

Siyaset yapma tarzını, Karadeniz’in mertliğinden, ataklığından, çalışkanlığından, özgünlüğünden, ilhamla şekillendirdiklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bize göre siyaset, gölgede yürüme, sadece belirli değerlerin istismarıyla mevzi kapma, hak ettiğinden fazlasını almak için her türlü pazarlığa müsait olma yarışı değildir. Karadeniz’den ilhamla yüreğimize nakşettiğimiz siyaset, davamız için hayal kurma, ülkemiz ve milletimiz için vizyon geliştirme, bu uğurda gerektiğinde canı pahasına mücadele etme işidir. Biz, 40 yılı aşkın süredir işte böyle bir siyasi mücadelenin içindeyiz. Allah nasip etti, ülkemizin en büyük şehri İstanbul’da belediye başkanlığı yaptık. Allah nasip etti, parti kurduk, iktidara geldik. Başbakan ve cumhurbaşkanı olarak hükûmetimizin başında ülkemizin hizmetinde bulunduk. Allah nasip etti, yaptığımız işler ve sergilediğimiz duruşla tüm dünyada mazlumların ümidi, mağdurların hamisi olduk. Tüm bu süreç boyunca heyecanımızı, azmimizi, kararlılığımızı hatta yeri geldiğinde öfkemizi daima diri tuttuk. Birileri karamsarlığa sürüklense de biz daima umudun tarafında yer aldık. Birileri başını yere eğse de biz diklenmeden dik duruşumuzdan taviz vermedik. Hayalleri gerçeğe, programları icraata dönüştürmek için çalışırken ülkemiz adına elde ettiğimiz her kazanımla sevindik”

Bu yolda sıkıntılarla da karşılaştıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vesayetin oyunlarıyla, terör örgütlerinin saldırılarıyla, darbe girişimleriyle, siyasi ve sosyal kaos çıkarma denemeleriyle ekonomik tuzaklarla boğuşurken yüreğimizin kanadığı anlar oldu ama asla şartlara teslim olmadık” ifadelerini kullandı.

“HEP YA YENİ BİR YOL BULMAYA YA YENİ BİR YOL AÇMAYA GAYRET ETTİK”

Yılgınlığa kapılmadan, geri adım atmayı düşünmeden daha çok çalıştıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hep daha ileriye doğru gittik. Hep ya yeni bir yol bulmaya ya yeni bir yol açmaya gayret ettik. Hamdolsun bugün geriye dönüp baktığımızda yüzümüzü kızartacak, başımızı yere yedirecek hiçbir işimizin ve sözümüzün olmadığını görüyoruz. Şayet bir eksiğimiz hatta bir yanlışımız varsa bunu kimsenin yüzümüze vurmasını beklemedik. Kendi öz eleştirimizi kendimiz yaptık. Gerektiğinde eksiklerimizi tamamlama ve hatalarımızı düzeltme erdemiyle milletimizin nezdinde hasbi ve harbi yerimize halel getirmedik” ifadelerini kullandı.

Yeni bir seçimin arifesinde Trabzonluların huzuruna gelip AK Parti ve Cumhur İttifakı için istedikleri desteğin gerisinde böyle bir hikâye olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, alandakilere şu sözlerle seslendi: “Trabzon, Malazgirt’ten beri ebedi vatanımız olan bu topraklardaki ortak hikâyemize sonuna kadar sahip çıkmaya var mıyız? Trabzon, dün ‘Durmak yok, yola devam’ diyerek 2023 hedeflerini nasıl birlikte hayata geçirdiysek bugün de Türkiye Yüzyılı hayalimizi beraberce gerçeğe dönüştürmeye var mıyız? Trabzon, Türkiye Yüzyılı şehirlerimizi inşa etme mücadelemizin önüne geçmeye, engellemeye, kalkanları, süpürüp atmaya var mıyız?” Alandakilerin, “Evet” cevabı üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Benim gönüldaşım, ahiretliğim Trabzon’a da zaten böylesi yakışır” dedi.

Her sözlerinin altında, kısa sürede hayata geçirdikleri asırlara bedel eser ve hizmetlerin olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin ve şehirlerin nereden nereye geldiğinin unutulmaması için her fırsatta ülkeye kazandırdıkları kalkınma yatırımlarını hatırlattıklarını söyledi.

TRABZON’A KAZANDIRILAN ESER VE HİZMETLER

Trabzon’a kazandırdıkları hizmetlere işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Trabzon’a son 21 yılda güncel rakamlarla 191 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık. Eğitimde 3 bin 84 adet yeni derslik inşa ettik. Şehrimizin ikinci devlet üniversitesi olan Trabzon Üniversitesi’ni faaliyete geçirdik. Gençlik ve sporda, 9 bin 610 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık. 41 bin seyirci kapasiteli stadyumla birlikte 96 spor tesisini hizmete açtık” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sosyal yardımlarda Trabzonlu ihtiyaç sahiplerine toplam 5 milyar lira ödenek aktardıklarını anımsattı.

Sağlıkta, kente 1543 yataklı 19 hastanenin de aralarında olduğu, 58 sağlık tesisi kazandırdıklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapımı süren 900 yataklı Trabzon Şehir Hastanesi’nin de içinde olduğu 6 sağlık tesisini en kısa sürede tamamlayacaklarını kaydetti.

TOKİ aracılığıyla 8 bin 102 konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettiklerini, 2 bin 12 konutun yapımını sürdürdüklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Kentsel dönüşümde, şehrimizde riskli yapı olarak belirlediğimiz 1467 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. İktidara geldiğimizde ilimizde 6 adet atık su arıtma tesisi varken bugün 16 tesisle belediye nüfusunun yüzde 91’ine hizmet veriyoruz. Trabzon’daki 6 millet bahçesi projemizden Akçaabat, Vakfıkebir ve Avni Aker’in ilk etabını tamamladık. Uzungöl ve Çarşıbaşı’nın yapımı, Avni Aker’in ikinci etabının projelendirmesi sürüyor.”

“AVRUPA’NIN EN UZUN ÇİFT TÜP KARAYOLU TÜNELİ ZİGANA’YI HİZMETE AÇTIK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ulaştırmada, 73 kilometreden devraldıkları bölünmüş yol uzunluğunu 267 kilometreye çıkardıklarına işaret ederek, “Trabzon-Gümüşhane arasında inşa ettiğimiz 14,5 kilometre uzunluğuyla Avrupa’nın en uzun çift tüp karayolu tüneli Zigana’yı hizmete açtık. Mevcut yolu 8 kilometre kısaltacak, seyahat süresini ağır tonajlı araçlarda 70 dakika, otomobillerde 10 dakika olmak üzere ortalama 20 dakika kısaltacak Zigana Tüneli’miz tekrar hayırlı olsun” ifadelerini kullandı.

Maliyet bedeli 28 milyar liraya yakın, bünyesindeki tüneller, köprüler ve kavşaklarıyla Trabzon’un çevresini değiştirecek Kanuni Bulvarı ve sahil bağlantı yollarının yapımında sona yaklaştıklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İşin yüzde 90’ı bitti, inşallah kalanını da bu yıl içinde tamamlıyoruz” dedi.

Trabzon’u Rize ve Giresun’a bağlayan Karadeniz sahil yolunun yanı sıra ilçeler arasındaki ulaşımı sağlayan çok sayıda yolu da inşa ettiklerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehrin muhtelif yerlerinde çalışmaları devam eden çok sayıda yol projesini etap etap hizmete alacaklarını söyledi.

Akçaabat, meydan bölgesi, Karadeniz Teknik Üniversitesi, otogar, havalimanı ve Yomra’yı birbirine bağlayacak raylı sistem hattını şehre kazandıracaklarını da anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yük ve yolcu taşımacılığının birlikte yapılabileceği 235 kilometre uzunluğundaki Erzincan-Trabzon Hızlı Demiryolu Hattı’yla ilgili etüt ve proje çalışmaları sürüyor. Havalimanımızın kapasitesini ve konforunu artıracak 20 milyar liralık yatırımları yakında sizlerin hizmetine sunuyoruz. Trabzon limanını onardık, yat limanını şehrimize kazandırdık” diye konuştu.

“TRABZON’DAKİ İŞVERENLERE TOPLAM 4 MİLYAR LİRA PRİM TEŞVİKİ VERDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trabzon’da bir baraj, 3 içme suyu tesisi, 121 taşkın koruma tesisi, bir gölet ve 49 hidroelektrik santral inşa ettiklerine dikkati çekerek, son 21 yılda Trabzon ve ilçelerindeki dere ıslah çalışmalarıyla, 242 yerleşim yeri ve 10 bin dekar araziyi taşkın zararlarından koruduklarını aktardı.

Trabzonlu çiftçilere toplam 34 milyar lira tarımsal hibe ve yatırım desteği verdiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Sanayide, şehrimizde bir yeni Organize Sanayi Bölgesi, bir endüstri bölgesi, bir Teknopark ve iki araştırma geliştirme merkezi kurduk. İstihdamı desteklemek için Trabzon’daki işverenlere toplam 4 milyar lira tutarında prim teşviki verdik. Enerjide, Trabzon ve 11 ilçemize doğalgaz arzı sağladık. Çarşıbaşı ve Tonya’yı da inşallah bu yıl içerisinde doğal gaza kavuşturuyoruz. Görüyorsunuz, ne kadar özetlersek özetleyelim eserlerimiz saymakla bitmiyor.”

Şehre kazandırdıkları eser ve hizmetlere ilişkin videoyu izleten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 Mart’ta Türkiye Yüzyılı belediyeciliğiyle hem ülkeye hem de şehirlere çok daha fazla eser ve hizmeti kazandıracaklarının altını çizdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Karadeniz, AK Parti’yi kurduğumuz ilk günden beri hep olduğu gibi, 31 Mart’ta da sandığa yansıttığı bükülmez çelik misali iradesiyle ülkesine ve şehirlerine sahip çıktığını inşallah gösterecektir. Biz de Samsun’dan başladık, Ordu, Giresun ve bugün de Trabzon… Tüm Karadeniz’i ziyaret ederek sizlerden aldığımız güçle Türkiye’nin 81 vilayetini kucaklama hedefiyle yolumuza devam ediyoruz” şeklinde konuştu.

“KLASİK BELEDİYECİLİĞİN ÇOK ÖTESİNDE BİR STANDART VADEDİYORUZ”

Türkiye’ye son 21 yılda yaptıkları yatırımlar sayesinde merkezi yönetimin temel hizmet alanlarıyla şehirlerde de eser ve hizmet standartlarının çok yükseldiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Klasik belediyecilik hizmetleri artık ayırt edici bir vasıf olmaktan çıktı. Gerçi hâlâ bunu bile beceremeyen muhalefet belediyeleri mevcut ama artık onları yok hükmünde kabul ediyoruz. Bundan sonra milletimizin belediye başkanlarından beklediği, şehrini dünyanın en büyük 10 ülkesi arasına girecek Türkiye fotoğrafında nereye yerleştireceğidir. İşte biz Türkiye Yüzyılı şehirleriyle sizlere ileri teknoloji altyapısından, insanımızın hayat kalitesini yükseltecek hizmetlere kadar, klasik belediyeciliğin çok ötesinde bir standart vadediyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından AK Parti Trabzon ilçe belediye başkan adayları sahneye tek tek çağrılarak vatandaşlara tanıtıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, belediye başkan adaylarıyla vatandaşları selamladı.

seers cmp badge