“Türkiye’yi bilim ve teknoloji alanında geleceğe hazırlamak için gereken adımları kararlılıkla atıyoruz” “Türkiye’yi bilim ve teknoloji alanında geleceğe hazırlamak için gereken adımları kararlılıkla atıyoruz” için yorumlar kapalı 75479

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kara Harp Okulu HGM Atlas ve HGM Küre Uygulamalarının Tanıtılması Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Ülkemizi her alanda olduğu gibi bilim ve teknoloji alanında da geleceğe hazırlamak için gereken adımları kararlılıkla atıyoruz. Bu konuda, kamunun ve özel sektörün iş birliği şarttır. Aksi takdirde hedeflerimize ulaşamayız” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Kara Harp Okulu HGM (Harita Genel Müdürlüğü) Atlas ve HGM Küre Uygulamalarının Tanıtılması Töreni’ne katıldı. Kara Harp Okulunda gerçekleşen törende Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir konuşma yaptı.

“TEKNOLOJİNİN NASIL BİR GÜÇ OLDUĞUNU KÜRESEL ŞİRKETLERİN PİYASA DEĞERLERİ ORTAYA KOYUYOR”

Konuşmasının başında Millî Savunma Bakanlığı Harita Genel Müdürlüğü tarafından hazırlanan Harita Genel Müdürlüğü Küre ve Harita Genel Müdürlüğü Atlas Millî Harita uygulamalarının Türkiye için hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu uygulamaların geliştirilmesinde görev alan kamu ve özel sektör kurumları tebrik etti.

Belediye başkanlığı döneminde harita çalışmalarında Millî Savunma Bakanlığı’nın merkezinden başka hiçbir müracaat edilecek bir yer bulunmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bir taraftan Google, bir taraftan Yandex aracılığıyla şimdi yaygınlaşmaya başladı. Fakat bizim çok daha ileriye gitmemiz gerekiyordu. Harita Genel Müdürlüğümüzün, Millî Savunma Bakanlığı çatısı altında şimdi güçlü bir şekilde ortaya çıkmış olması bizler için bir iftihar vesilesidir. Her türlü takdirin üzerindedir” dedi.

Yaklaşık yarım asırdır bilgi toplumundan, 21. asrın başından beri de dijital dünyadan söz edildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilginin ve teknolojinin nasıl bir güç olduğunu, küresel şirketlerin piyasa değerlerinin en çarpıcı şekilde ortaya koyduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın en değerli beş şirketinin tamamının, ilk 10 şirketin yedisinin dijital teknoloji veya bu altyapıya dayalı olarak çalışan hizmet şirketleri olduğunu vurgulayarak Başbakanlığı döneminde himaye ettiği, projelerini yakından takip ettiği, toplantılarına düzenli katıldığı alanlardan birinin de bilim ve teknoloji olduğunu anımsattı.

“TÜRK SAVUNMA SANAYİ YÜZDE 65 YERLİLİK SEVİYESİNE ULAŞTI”

Türk savunma sanayinin yüzde 65 yerlilik seviyesine ulaştığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bilim ve teknolojideki gayretlerin sadece savunma sanayinden ibaret olmadığını, geniş bant internet abonesi sayısının 16 yılda 3 binden 74 milyona yaklaştığını, mobil telefon abone sayısının 23 milyondan 80 milyonun üzerine çıktığını açıkladı.

Türkiye’de elektronik devlet kullanıcı sayısının 41 milyonun üzerine çıktığı, fiber hatların uzunluğunun 345 bin kilometreye dayandığı ve abone sayısının 2.7 milyon olduğu bilgisini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, dünyanın çevresine yerleştirilen yeni uydular ve hâlen hazırlığı sürdürülen üç yeni uydu ile Türkiye’nin bu alanda da yerini alma gayretinde olduğunu, geçen haftalarda kuruluşu gerçekleştirilen Türkiye Uzay Ajansı ile uzay çalışmalarında yeni bir aşamaya geçtiklerine inandığını sözlerine ekledi.

“ARAŞTIRMA-GELİŞTİRME MERKEZLERİMİZİN SAYISI BİNİ GEÇTİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, araştırma-geliştirme merkezlerinin sayısının bini geçtiğini, tasarım merkezlerinin 300’e yaklaştığını ve teknopark sayısının 81’i bulduğunu belirterek Türkiye’nin sanayide ve teknolojide kat ettiği mesafenin, diğer alanlardaki gayretlerin de altyapısını oluşturduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanlığında kurulan bir sistemle 81 ildeki tüm yatırımların takip edildiğini, Devlet Bilgi Koordinasyon Merkezi ile tüm kurumlardan acil durum bilgi akışını koordine ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: “Dünya 18. yüzyıldan beri bilim ve teknolojinin iç içe geçerek insanların günlük hayatlarında çok büyük değişimlere yol açtığı bir dönemi yaşıyor. Sanayi devrimi, insanlık tarihinde önemli bir dönüm noktasıydı. Önce su ve buhar gücüyle, ardından elektrik gücüyle yükselişe geçen sanayi devrimi, geçtiğimiz asırda bilgi teknolojileriyle zirve yaptı, zirveye ulaştı. Üretim süreçlerinin otomasyonu, bilgisayar ve yazılım teknolojilerinin önünü açmıştır. Bu yüzyılın başından itibaren ise dünya yeni bir yöne doğru evrilmeye başladı. Her ülke bu yeni döneme kendi hedeflerine göre isimler veriyor. Mesela, Almanlar buna endüstri 4.0 diyor. Buna karşılık Japonlar toplum 5.0 yaklaşımı üzerinde çalışıyor. Amerika’da yaşam 3.0, dördüncü devrim, birey 4.0 türü tartışmalar var. Biz ise millî teknoloji hamlesi ve dijital Türkiye diyerek bu süreçte yerimizi alıyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yüzyılın belirleyicisinin üretim gücü ve buradan elde edilen katma değer olduğuna vurgu yaparak, “Nasıl ülkemizin her karış toprağı bizim için canımız pahasına bir değere sahipse, her byte veriye aynı gözle bakmalıyız. Bugün artık kendi ürettiğimiz verinin ülkemizin kontrolünde olması da, siber dünyadan gelecek saldırılara karşı gereken tedbirlerin alınması da başlı başına bir millî güvenlik meselesidir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne geçtikten sonra elektronik devlet ve siber güvenlik koordinasyonunu aynı çatı altında toplayacak önemli bir adım attıklarına dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, yerli ve millî yenilikçi teknolojilerin geliştirilmesi, millî yazılımların desteklenmesi, kritik altyapıların korunması gibi konuları da aynı kapsamda değerlendirdiklerini sözlerine ekledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu işlerin kararlılıkla ve yetkin bir şekilde yürütülmesi için direkt kendisine bağlı olarak dijital dönüşüm ofisinin görevlendirildiğini, sadece mevcut veriyi muhafaza etmek, anlık veriyi takip etmek amacıyla değil, bu veriyi işleyerek anlamı hâle getirecek ve kullanılabilir hâle getirilecek adımları attıklarını bildirdi.

“YAPAY ZEKÂ, HER ALANDA DÜNYANIN GELECEĞİNE DAMGA VURACAK YEPYENİ BİR DEVRİM”

Bu süreçte yapay zekânın öne çıkmasının kaçınılmaz hâle geldiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapay zekânın her alanda dünyanın geleceğine damga vuracak yepyeni bir devrim olduğunu, bu değişimin kontrollü gerçekleştirilememesi hâlinde çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıya gelinebileceğini dile getirdi.

Her geçen gün daha da büyüyen verinin yapay zekâ ile işlenmeye başlanmasıyla gelişmelerin hızının geçmişle mukayese edilemeyecek derecede artacağını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yapay zekânın etkin kullanımının sadece üretim ve hizmette değil yönetim ve karar alma süreçlerinde de köklü değişikliklere yol açılacağını anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı operasyonlarında kullanılan yöntemleri geçmişteki operasyonlarla karşılaştırmanın mümkün olmadığı vurgusunda bulundu. Teknoloji ne kadar gelişirse gelişsin, yapay zekâ nereye varırsa varsın insanın her şeyin merkezinde olmaya devam edeceğine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm çalışmaları insan merkezli bir anlayışla yürütmeyi sürdüreceklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizi her alanda olduğu gibi bilim ve teknoloji alanında da geleceğe hazırlamak için gereken adımları kararlılıkla atıyoruz. Bu konuda, kamunun ve özel sektörün iş birliği şarttır. Aksi takdirde hedeflerimize ulaşamayız. Açılışını yaptığımız harita uygulamaları bu iş birliğinin başarılı bir örneğidir.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnsanı metalaştıran, eşyayı ve bilgiyi insana değil insanı eşyaya ve bilgiye hizmet eder hâle getiren anlayış, bizim medeniyetimizle ve kültürümüzle bağdaşmaz. Bizim mutlak sorumlu olduğumuz tek güç Rabbimizdir. Onun dışındaki her şey, her faaliyet, her üretim insan içindir. Türkiye olarak bizi orta üst ve üst gelişmişlik derecesine sahip ülkelerden ayıran en önemli özellik bana göre, işte bu anlayışımızdır” şeklinde konuştu.

“SURİYE’DE İNSANİ AMAÇLARLA BULUNAN TEK ÜLKE TÜRKİYE’DİR”

Türkiye’nin mültecilerin Akdeniz’de sulara gömülmesine izin vermediğini, sınırlarına dayanan göçmenlere hiç tereddüt etmeden kollarını açtığını, ekmeğini bölüştüğünü hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Irak’ta, Suriye’de, Kuzey Afrika’da, Güney ve Güneydoğu Asya’da, Kafkaslar’da, Balkanlar’da nice krize, nice trajediye bu anlayışla müdahil olduklarını sözlerine ekledi.

Türkiye’nin insani yardımda millî gelire oranla dünyada bir numara olduğunu, dünyanın en zengini, dünyanın en büyüğü denilen ülkelerin bu konuda Türkiye’nin çok gerisinde yer aldığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gelişerek, kalkınarak, büyüyerek, zenginleşerek elde ettiğimiz gücü sadece kendi çıkarlarımızı ve refahımızı tahkim etmek için değil kendimizle birlikte tüm kardeşlerimiz, tüm insanlık için kullanıyoruz” diye ekledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin Suriye’deki yürüttüğü askerî operasyonların bir amacının da kendi sınırlarını güvenlik altına almaksa diğer amacının da oradaki insanların huzurunu sağlamak olduğunu yineleyerek dün gerçekleştirdiği Rusya seyahatinin ana eksenini de bu anlayışın oluşturduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Buradaki huzuru nasıl sağlarız, Afrin’de nasıl sağlarız, İdlib’de nasıl sağlarız, Cerablus’ta nasıl sağlarız, Suriye’nin özellikle bize yakın olan bölgesinde ki Sayın Trump’ın ifadesiyle o 20 mil, yani şöyle açarsak 30-32 kilometre derinlikte bunu nasıl sağlarız. Bütün bu çalışmalar bunun için. Yoksa bizim Suriye’de işgal diye bir derdimiz yok. Bize 780 bin kilometrekarelik vatan topraklarımız yeter. Ama biz buraya nereden geldik? Biz buraya 20 milyon kilometrekarelik topraklardan kaybede kaybede kaybede 780 bin kilometrekareye geldik. Biz sıradan bir kabile devleti değildik. Ve şu anda da biz bir kabile devleti değiliz. Biz anlı, şanlı bir Türkiye Cumhuriyeti Devleti’yiz. Ve burada topraklarımızda en ufak bir parselasyona müsaade etmeyiz. Açık söylüyorum; Suriye’de insani amaçlarla bulunan tek ülke Türkiye’dir. Bölgedeki diğer tüm güçlerin ajandalarında başka hesaplar, başka projeler vardır.”

“NEREDE BİR DARBE GİRİŞİMİ VARSA HEPSİNİN KARŞISINDAYIZ”

Siyasi, ekonomik, askerî güce sahip olmayan hiçbir ülkenin gözünün yaşına bakılmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kıbrıs Barış Harekâtı’nda, Ege’de yaşanan gerginliklerde, Asala terör örgütünün saldırılarında, bölücü terörle mücadelede, Karabağ’ın işgalinde, Bosna’da yapılan katliamlarda, Irak’ın işgalinde, Avrupa’da Türklere yönelik ırkçı saldırılarda, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik sürecinde diğer tüm üyelerden farklı muamelelere maruz kaldığında, Suriye’deki krizde, DEAŞ ve PKK-YPG teröristlerine karşı yürütülen mücadelede bu gerçeğin görüldüğünü ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 16 yıldır Türkiye’yi her alanda güçlendirmenin, büyütmenin, kendi ayakları üzerinde durdurabilmenin mücadelesini verdiklerine işaret ederek, “Düştüğümüzde tekme atmak için bekleyen o kadar çok kesim var ki, ne olursa olsun ayakta kalmanın önemini çok iyi biliyoruz” dedi.

Türkiye’nin son beş, altı yılda başına gelen her hadisenin Türkiye’yi tökezleterek düşürme projesinin bir parçası olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “İşte 1998, Suriye’yle Türkiye arasında bir Adana Mutabakatı imzalanmıştır, bunun altında bir yerde bölücü terör örgütünün bize teslimi yatıyordu. Şimdi tabi dünkü seyahatten sonra Sayın Putin’le de yaptığımız görüşmelerle bu Adana Mutabakatının yeniden gündeme gelmesi, bunun üzerinde ısrarlı bir şekilde durmamızın gerekliliğini daha iyi anlıyoruz. Biz demokrasiye inanmış bir ülke olarak, demokrasiye inanmış bir Cumhurbaşkanı olarak, tüm heyetimle, tüm ekibimle, dünyanın neresinde olursa olsun nerede bir darbe girişimi varsa ayırt etmeksizin biz hepsinin karşısındayız, zira sandıktan gelene herkes saygı duymak zorundadır. Eskiler, ‘kula bela gelmez Hakk yazmayınca, Hakk bela yazmaz kul azmayınca’ diyor. Evet, 15 Temmuz’da bu ülkenin, bu milletin istiklaline ve istikbaline göz dikenler, eskilerin demiyle azanlar belalarını bulmuşlardır.”

“TÜRKİYE’Yİ FETÖ BELASINDAN TAMAMEN TEMİZLEYENE KADAR MÜCADELEMİZ SÜRECEKTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, FETÖ’ye karşı yürütülen mücadelede en küçük bir tereddüt, gevşeme ve gerilemenin asla söz konusu olmadığının üzerinde durarak, “Bu ülkeyi FETÖ belasından tamamen temizleyene kadar mücadelemiz sürecektir. Darbecilerin gözlerin kan bürümüş şekilde sokakları ateşe boğdukları anlarda dahi bu anlayıştan taviz vermedik, mücadelemizi hep adaletin, hukukun, kanunun, kolluğun, savcının, hâkimin her zaman ve herkese lazım olduğu bilinciyle yürüttük” şeklinde konuştu.

FETÖ ile mücadeleyi sulandırmaya, kendi çıkarlarına alet etmeye çalışanlara da izin vermediklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu mücadeleyi yürüten kurumların 15 Temmuz öncesinden daha güçlü, şeffaf, motivasyonlu olduğunu dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Millî Savunma Üniversitesinin de 15 Temmuz darbe teşebbüsü sonrasında Türkiye’nin en büyük kazanımlarından biri olduğunu söyleyerek, üniversitenin tüm çalışmalarında yanlarında yer alacaklarını bildirdi.

Tanıtımı yapılan uygulamaların hayırlı olması temennisini yineleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kara Harp Okulunun öğrencilerini tebrik ederek konuşmasını tamamladı.

Previous ArticleNext Article

Cumhurbaşkanı Erdoğan kabinesini açıkladı Cumhurbaşkanı Erdoğan kabinesini açıkladı için yorumlar kapalı 246572

28 Mayıs 2023 seçimlerinde yeniden Cumhurbaşkanı seçilen Recep Tayyip Erdoğan, Çankaya Köşkü’nde bir basın toplantısı düzenleyerek, cumhurbaşkanı yardımcısı ve kabinesini açıkladı.

Sevincimizi paylaşan, bugün göreve başlama törenimize katılarak bizleri onurlandıran devlet ve hükûmet başkanlarına şahsım, ülkem ve milletim adına tekrar minnettarlığımızı ifade ediyorum. Zor günlerimizde yanımızda olan kardeşlerimizin mutlu günlerimizde de bizleri yalnız bırakmadıklarını görmekten memnuniyet duyuyorum. Türk Cumhuriyetlerindeki kardeşlerimizle dünyanın dört bir köşesindeki dostlarımızla omuz omuza yol yürümeye devam edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin, demokrasisinin gücüne güç katan bir seçim sürecini tamamladığını belirterek, Türkiye tarihinde pek çok ilke sahne olan seçimlerin hayırlı olmasını diledi.

Türkiye’nin 14 Mayıs ve 28 Mayıs’ta sadece seçim yapmadığına, aynı zamanda gelecek asrın nasıl olacağına da karar verdiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin iradesiyle birlikte istiklal ve istikbaline de sahip çıktığını, Türkiye Cumhuriyeti’nin 2200 yılı aşan devlet geleneğiyle, 1000 yılı aşan millet şuuruyla, asırlara sâri birlikte yaşama kültürüyle kendi mecrasında akmaya devam edeceğini gösterdiğini vurguladı.

“TÜRKİYE, BUGÜN DÜNDEN DAHA GÜÇLÜDÜR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1000 yıldır Anadolu topraklarını aşkla yeşerten bu ırmağın yatağını hiçbir gücün değiştiremeyeceğinin bir kez daha anlaşıldığının altını çizerek, şunları kaydetti: “Türkiye bugün, dünden daha güçlüdür. Demokrasimiz her zamankinden daha kuvvetlidir. Yarınlarımız 28 Mayıs öncesine göre daha aydınlıktır. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinde sandığa tercihini demokratik usullerle yansıtan 54 milyondan fazla vatandaşımızın her birine teşekkür ediyorum. Yurt dışındaki kardeşlerimizi, her iki seçimde de ülkemize karşı sorumluluklarını bihakkın yerine getirdikleri için ayrıca tebrik ediyorum. Şahsımı bir kez daha Cumhurbaşkanlığına layık gören 27 milyon 835 bin vatandaşımıza hassaten şükranlarımı sunuyorum. Cumhur İttifakı’ndaki ortaklarımıza destekleri için teşekkürlerimi iletiyorum.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, umudunu Türkiye’nin yükselişine, güçlenmesine bağlamış hiç kimseyi mahcup etmeyeceklerini vurgulayarak, 14 gün arayla sandıkta milletten iki kez güvenoyu almanın bahtiyarlığı içerisinde olduklarını söyledi.

“CANIMIZ PAHASINA BU EMANETE SAHİP ÇIKACAĞIZ”

Seçimlerde 28 milyona yakın vatandaşın teveccühüne mazhar olmanın gururunu yaşadıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Tüm bunların bizlere aynı zamanda çok büyük bir sorumluluk yüklediğini de çok iyi biliyoruz. 85 milyon vatandaşımızla birlikte bizim için dua eden 100 milyonların da umudunu taşıdığımızın farkındayız” diye konuştu.

“Nasıl bugüne kadar milletin emanetine halel getirmediysek, inşallah bundan sonra da canımız pahasına bu emanete sahip çıkacağız” ifadelerini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Göreve başlama törenimizde ifade ettiğim ilkeler temelinde 85 milyonun birliği, dirliği, kardeşliği, refahı ve esenliği için engellere aldırmadan, zorluklar karşısında yılmadan çalışacağız. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak tüm Türkiye’ye hizmet edeceğiz. Şimdiye kadar beraber çalıştığımız, nice sorunu birlikte çözdüğümüz, nice badireyi beraber aştığımız eski kabine üyelerimize bir kez daha teşekkür ediyorum. 28. Dönem Milletvekili olarak yüce Mecliste ülkemize hizmet mücadelesini sürdürecek mesai arkadaşlarımıza başarılar diliyorum. Bu arkadaşlarımız, milletimize yaptıkları hizmetlerle ülkemize kazandırdıkları eserlerle Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin ilk döneminin kabine üyeleri olarak adlarını şimdiden tarihe yazdırmışlardır. Rabbim eski kabine üyelerimizin hepsinden razı olsun diyorum.”

CUMHURBAŞKANLIĞI YENİ KABİNESİ

“Şimdi sizlerle Türkiye Yüzyılı hedeflerimize ulaşmak için birlikte yol yürüyeceğimiz yeni kabine üyelerimizi paylaşmak istiyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı yeni kabinede şu isimler yer alıyor: Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Gençlik ve Spor Bakanı Osman Aşkın Bak, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Millî Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Millî Savunma Bakanı Yaşar Güler, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu.”

Yeni kabinenin Türkiye’ye ve Türk milletine hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbim, bizi milletimize karşı mahcup etmesin. Yeni kabine üyelerimizin her birine başarılar diliyorum” temennisinde bulundu.

“Milletimiz, Cumhuriyet’in ikinci asrını Türkiye Yüzyılı ile taçlandıracaktır” “Milletimiz, Cumhuriyet’in ikinci asrını Türkiye Yüzyılı ile taçlandıracaktır” için yorumlar kapalı 244659

Millî iradenin üzerine gölge düşürme girişimlerinin akamete uğradığını, tıpkı bir asır önce olduğu gibi “manda ve himaye” tekliflerini milletin yine reddettiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eser ve hizmet siyaseti popülizme galip gelmiş, insanımızın basiret ve ferasetinin hafife alınmaması gerektiği tekrar anlaşılmıştır. 1950’den beri neredeyse her 10 yılda bir tekrarlanan darbelerle yara alan Türk demokrasisi rüştünü tüm dünyaya bir kez daha ispat etmiştir. Seçmenin yarısını dahi sandığa götüremeyenlerin attığı diktatörlük ve otokrasi iftiralarının içinin tamamen boş olduğu görülmüştür. Bu seçimlerle on yıllardır ülkemiz aleyhine yürütülen kampanyaları boşa çıkarmakla kalmadık, aynı zamanda geleceğimizi de güvence altına aldık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Göreve Başlama Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Bir asır önce, millî mücadelesini Cumhuriyet’in kuruluşuyla tamamlayan milletimiz, Cumhuriyet’in ikinci asrını da Türkiye Yüzyılı ile taçlandıracaktır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulu’nda yemin etmesi ve Anıtkabir ziyaretinin ardından, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde gerçekleştirilen Cumhurbaşkanlığı Göreve Başlama Töreni’ne katıldı.

Konuşmasına kendisini dinleyenleri selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, katılımcıları, bu tarihî tören sebebiyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde, milletin evinde, 15 Temmuz gecesi gazilikle şereflenen mekânda ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirtti.

Törene katılanlara teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rabbime, bizlere bir 5 sene daha Türkiye’ye ve Türk milletine hizmet etme imkânı verdiği için hamdediyorum. Oylarıyla destek ve teveccühleriyle buna vesile olan aziz milletimin her bir ferdine şükranlarımı sunuyorum. Bizleri, bir kez daha Cumhurbaşkanlığı makamına layık gören 27 milyon 835 bin kardeşimin hepsine tek tek teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iradeleri farklı yönde tecelli etse de sandıklara giderek demokrasinin gücüne güç katan tüm vatandaşları tebrik ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Kilometrelerce yol katederek, kimi zaman saatlerce sıra bekleyerek, ana vatanlarına karşı vatandaşlık görevlerini yerine getiren yurt dışındaki gurbetçilerimizi özellikle tebrik etmek istiyorum. 6 Şubat’ta asrın felaketini yaşadıkları, sırf oy tercihlerinden dolayı son iki haftada sayısız hakarete maruz kaldıkları hâlde iradelerine sahip çıkan depremzedelerimize buradan bir kez daha saygılarımı sunuyorum. Bu seçimlerde, sadece yurt içi ve yurt dışında yaşayan kendi insanımızın desteğini almadık. Aynı zamanda dünyanın dört bir yanında umutlarını ülkemize bağlamış 100 milyonlarca mazlum ve mahzun gönlün de duasını aldık. ‘Türkiye’ deyince gözleri parlayan, gözyaşı döken, bizimle sevinip bizimle üzülen tüm kardeşlerime şükranlarımı ifade ediyorum.”

“RABBİM, BİZİ MİLLETİMİZE VE DOSTLARIMIZA MAHCUP ETMESİN”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Seçimlere müteakip arayarak sevincimizi paylaşan devlet ve hükûmet başkanlarına teşekkürlerimi sunuyorum. Bu süreçte yanımızda duranların desteğini hiçbir zaman unutmayacağız. 28 Mayıs gecesi ülkemizle birlikte Afrika’dan Asya’ya gönül coğrafyamızın tamamında sokaklara taşan o muhteşem sevgi selini unutmayacağız. Tüm bunlarla birlikte dergi kapakları üzerinden millî iradeye müdahale girişimlerini de unutmayacağız. Şahsımız nezdinde Türkiye’ye yönelik bu büyük sevdanın hakkını en güzel şekilde vermeye çalışacağız. Rabbim, bizi milletimize ve dostlarımıza mahcup etmesin diyorum.”

Türkiye’nin, siyasi tarihinin en kritik seçimlerinden birini daha alnının akıyla geride bıraktığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs’ta seçimlerin Meclisle ilgili boyutunu Cumhur İttifakı olarak 323 milletvekiliyle başarıyla tamamladıklarını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Seçimi’nin, rakibine fark atmasına rağmen, ilk turda yüzde 50 artı 1 şartının aranması sebebiyle ikinci tura kaldığını hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “28 Mayıs’ta milletimiz, 0,50 oy oranıyla yarım bıraktığı işi tamamlamak için yeniden sandıklara gitti. İlk tur seçimlerinde katılım oranımız yüzde 87’yi aşmıştı. İkinci turda da yine yüzde 85’i bulan rekor bir katılım seviyesine ulaştık” dedi.

“85 MİLYONUN TAMAMINI BAĞRIMIZA BASACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin, akın akın sandıklara koştuğu 28 Mayıs seçimlerinde yüzde 52,18 oy alarak Cumhurbaşkanı sıfatıyla 5 sene daha Türkiye’ye ve Türk milletine hizmet etme şerefine nail olduklarını belirterek, şunları kaydetti: “Bu ulvi görevin, uğruna ve yoluna ömrümü adadığım milletime, gönül coğrafyamızın her yanına ve insanlığa hayırlı olmasını diliyorum. Aziz milletimizin şahsımıza, partimize ve ittifakımıza olan güvenini inşallah boşa çıkarmayacağız. ‘Aşkınan çalışan yorulmaz’ diyerek, Türkiye için eser ve hizmet üretmeye devam edeceğiz. Hangi siyasi görüşe, kökene, meşrep ve mezhebe mensup olursa olsun, 85 milyonun tamamını bağrımıza basacağız. 21 yıllık iktidarlarımız döneminde bu hassasiyetimizi hep muhafaza ettik. Hizmet götürürken kimsenin inancına, oyunun rengine bakmadık.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bölgecilik, particilik veya ayrımcılık hiçbir zaman yapmadık. Şeyh Edebali gibi ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ dedik. Yunus Emre gibi ‘Yaratılanı severim Yaradan’dan ötürü’ dedik. Ahmedi Hani gibi ‘İnsan, en büyük kalemin çizdiği nakıştır’ dedik. Bugün de aynı hikmet ışığının izinden gidiyoruz. Bugün de aynı idealleri, aynı ilkeleri savunuyoruz. Bugün de tüm Türkiye’ye, Hacı Bektaş’ın, Yunus Emre’nin, Pir Sultan’ın, Mevlana’nın, Ahmedi Hani’nin sevgi diliyle sesleniyoruz. Nefreti, öfkeyi, husumeti öne çıkaran değil, muhabbeti, hoşgörüyü, kardeşliği, kucaklaşmayı yücelten bir anlayışla hareket ediyoruz. ‘Gelin canlar bir olalım, sevelim, sevilelim’ diyoruz. Bu samimi çağrımızın, bütün renkleri, zenginlikleri ve farklılıklarıyla 85 milyonun tamamında makes bulacağına yürekten inanıyorum.”

“SEÇİM DÖNEMİ, 28 MAYIS GECESİ İTİBARIYLA ARTIK SONA ERMİŞTİR”

Türkiye’nin, her bir vatandaşının enerjisine, katkısına, fikrine ihtiyacının bulunduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin, 85 milyonun tüm fertlerinin tıpkı bir duvarın tuğlaları gibi birbirine kenetlenmesine ihtiyacı var. Türkiye’nin, birliğe ve beraberliğe her zamankinden daha fazla ihtiyacı var. Millet olarak, bu güçlü birlikteliği yeniden tesis etmemiz gerekiyor” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Seçim dönemi, 28 Mayıs gecesi itibarıyla artık sona ermiştir. Millî irade sandıkta iki kez tecelli etmiş, millet kesin kararını vermiştir. Türkiye, sandıkların kapanması ve sonuçların açıklanmasıyla artık yeni bir yola girmiştir. Allah’ın izniyle Türkiye Yüzyılı başlamış, ülkemizin şahlanış döneminin kapıları aralanmıştır.”

“YENİ KABİNEMİZLE TÜRKİYE YÜZYILI’NI NAKIŞ NAKIŞ İŞLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah bu akşam yeni Kabinemizi açıklayacağım ve yeni Kabinemizle birlikte de Türkiye Yüzyılı’nı nakış nakış işlemeye devam edeceğiz. Gecikmeden salı günü ilk Kabine Toplantımızı yapacağız. Seçim gündemine takılıp kalmak, Türkiye’ye patinaj yaptırmak demektir. Müflis tüccar misali sürekli eski defterleri karıştırmanın, ülkeye de millete de hiçbir faydası yoktur. Hep birlikte önümüze bakmalı, geleceğe odaklanmalı, artık ‘yeni şeyler’ söylemenin mücadelesini vermeliyiz. Geçmişten, geçmişteki hatalardan ders çıkartarak, istikbali inşa etmenin gayretinde olmalıyız” dedi.

“Biz, seçimler sonrasında iç muhasebesini yapan, kendini yenilemeyi, güncellemeyi başaran bir geleneğe sahibiz” açıklamasında bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eksiklerimizi gidererek, hatalarımızı düzelterek, güçlü yanlarımızı daha da tahkim ederek bugünlere geldik. Her seçim sonrasında yeni bir sayfa açtık. Rövanş peşinde, hesaplaşma peşinde koşmadık. Haksızlığa uğrasak da hakka girenlerden olmadık. Yalanlara, iftiralara maruz kalsak da adaletten asla sapmadık. Kendi seçmenimizle birlikte bize oy vermeyenlerle de muhabbetin diliyle konuştuk” diye ekledi.

“TÜRKİYE’NİN BİR ‘BÜYÜK KUCAKLAŞMAYA’ İHTİYACI OLDUĞUNA İNANIYORUZ”

Zaferlerle birlikte tevazuyu da büyüttüklerini, ancak ezici çoğunlukla kazandıkları 17 seçimin hiçbirinde muhalefetten böyle bir tavır görmediklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “En büyük sıkıntımız zaten ülkemizde bu noktada gerçekten gayretli bir muhalefetin olmayışıdır. Eski alışkanlıklarını terk etmeye maalesef yanaşmadılar. Milletin maslahatı yerine kendi küçük hesaplarının peşine düştüler. Samimi bir özeleştiri yapmaktan ziyade hatayı, kusuru, başarısızlıklarının sebeplerini vatandaşta aradılar. Hemen her seçim sonrasında musafahalaşmak için uzattığımız eli, hep sıkılı yumruklarla karşıladılar. Bu sefer, farklı bir tavır sergilemelerini ümit ediyoruz.”

Türkiye’nin ve Türk demokrasisinin selameti açısından muhalefetin de mesuliyet bilinciyle hareket etmesini beklediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazetecisi, yazarı, sivil toplumu, sanatçısı, siyasetçisiyle tüm muhalefet cenahının artık millî iradeyle barışmasını istiyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılına kavuşmanın heyecanını yaşadığımız bu yılda Türkiye’nin bir ‘büyük kucaklaşmaya’ ihtiyacı olduğuna inanıyoruz” ifadesini kullandı.

“GELİN, HEP BERABER TÜRKİYE YÜZYILI’NIN İNŞASINA OMUZ VERELİM”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara şu çağrıda bulundu: “Buradan tüm vatandaşlarımı; ilçeleri, köyleri, haneleriyle 81 vilayetimizin tamamında bir ‘kardeşlik seferberliği’ başlatmaya davet ediyorum. Gün, bir olma, beraber olma, bin yıllık kardeşliğimizi perçinleme günüdür. Gün, evlatlarımızın aydınlık yarınlarına sahip çıkma günüdür. Gelin, seçim dönemindeki kırgınlıkları, kızgınlıkları bir tarafa koyalım. Gelin, küslük olmuşsa, kalpler kırılmışsa barışmanın yollarını arayalım. Gelin, hep beraber Türkiye Yüzyılı’nın inşasına omuz verelim. Cumhuriyetimizin 100. yılını şanına, ruhuna ve manasına uygun bir şekilde 85 milyon olarak hep birlikte idrak edelim.”

El birliği, gönül birliği içinde bunu başaracaklarından asla şüphe duymadığının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu davetine icabet eden tüm vatandaşlara teşekkürlerini iletti.

“ESER VE HİZMET SİYASETİ POPÜLİZME GALİP GELMİŞTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçim sonuçlarının pek çok anlamının bulunduğuna dikkati çekerek, milletin, bir kez daha demokratik kazanımlarına sahip çıkarak, “durmak yok; yola, çalışmaya, hizmet ve eser üretmeye devam” dediğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu seçimlerde “Türkiye Yüzyılı” teklifinin de insanlar tarafından kabul edildiğinin görüldüğüne işaret ederek, “Bir asır önce, millî mücadelesini Cumhuriyet’in kuruluşuyla tamamlayan milletimiz, Cumhuriyet’in ikinci asrını da Türkiye Yüzyılı ile taçlandıracaktır. Önümüzdeki 5 yıl boyunca bu vizyonumuzu adım adım uygulamaya geçireceğiz. Seçim meydanlarında halkımıza verdiğimiz sözlerin hepsinin takipçisi olacağız” değerlendirmesinde bulundu.

“ÜLKEMİZİ BÜYÜTMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Son 21 yıldır olduğu gibi vaat edilen her şeyin tek tek gerçeğe dönüştürüleceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Demokrasimizi darbe ürünü mevcut anayasadan kurtararak, özgürlükçü, sivil ve kuşatıcı bir anayasayla güçlendireceğiz. Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütmeye devam edeceğiz. Gazi Mustafa Kemal’in ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ ilkesini, hakiki manasıyla pratiğe dökmekte kararlıyız” diye konuştu.

“YENİ DÖNEMDE MUHATAPLARIMIZ KARŞILARINDA, HER ALANDA DAHA AKTİF BİR TÜRKİYE BULACAKTIR”

Bunları içe kapanarak, hadiseleri tribünden izleyerek değil, girişimci ve insani diplomasinin etki alanını daha da genişleterek yapacaklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Milletinin teveccühüne iki kez mazhar olmuş bir devlet başkanı olarak Türkiye’nin çıkarlarını savunurken artık elimiz daha da güçlenmiştir. Bundan sonra uluslararası kamuoyu; küresel krizlerin çözümünde daha fazla inisiyatif alan, bölgesinde barışın ve istikrarın tesisi için daha fazla çabalayan, Türk ve İslam dünyasının kalkınması için daha çok koşturan, mazlum ve mağdurlara daha fazla sahip çıkan bir Türkiye görecektir. Yeni dönemde muhataplarımız karşılarında sınırları içinde ve dışında terör örgütleriyle daha kararlı mücadele eden, Mavi Vatan’da kendisinin ve kardeşlerinin hakkını daha güçlü gözeten, ekonomiden ticarete, güvenlikten demokrasiye başarı çıtasını yükselten, hâsılı, her alanda daha kararlı, daha cesur, daha müşfik, daha aktif bir Türkiye bulacaktır.”

“TÜRKİYE CUMHURİYETİ’Nİ YÜCELTMEK İÇİN BÜTÜN GÜCÜMÜZLE ÇALIŞMAYA SÖZ VERİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gelecek 5 sene boyunca Türkiye Cumhuriyeti’nin şanını ve şerefini korumak, itibarını artırmak, adını tüm dünyada yüceltmek için bütün gücümüzle çalışmaya söz veriyoruz. Devletimizin varlığını, vatanımızın bütünlüğünü, milletimizin kayıtsız ve şartsız egemenliğini her zeminde koruyacağımızı taahhüt ediyoruz. ‘Gayret bizden, tevfik Allah’tandır’ inancıyla bugünden itibaren Türkiye Yüzyılı’nın inşası için ‘bismillah’ diyoruz” dedi.

Bu akşam yeni kabineyi açıklayacaklarını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Göreve Başlama Töreni’ne katılan devlet başkanlarına, Cumhur İttifakı’nın paydaşları ve tüm katılımcılara teşekkürlerini iletti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sandığa giderek özgür iradesiyle Türkiye’ye bir demokrasi şöleni yaşatan her bir vatandaşa, 85 milyonluk büyük Türkiye ailesinin her bir ferdine de teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan törende, hazırlanan platform üzerinden salona giriş yaparak konukları selamladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, törene katılan konuk devlet başkanları, başbakanlar ve diğer katılımcılar ile tek tek tokalaştı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını yaparken eşi Emine Erdoğan da kürsüde kendisine eşlik etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşma yaptığı platformun arkasında, Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, Fener Rum Patriği Bartholomeos, Nobel Ödülü sahibi Türk bilim insanı Prof. Dr. Aziz Sancar, eski futbolcu Mesut Özil, madenciler, uluslararası derece yapmış sporcular, Türkiye’nin farklı bölgelerinden üniversite ve lise öğrencileri, şehit yakınları, gaziler, dinî azınlık cemaatlerinin temsilcileri yer aldı.

Törene katılanlara günün anısına, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Göreve Başlama Töreni’ne özel basılan üzerinde Cumhurbaşkanlığı Külliyesinin kabartması, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ismi ve imzasının yer aldığı hatıra para takdim edildi.

CUMHURBAŞKANLIĞI GÖREVE BAŞLAMA TÖRENİ’NE YURT DIŞINDAN YOĞUN İLGİ

Törene, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aile fertlerinin yanı sıra Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Venezuela Devlet Başkanı Nicolas Maduro, Bulgaristan Cumhurbaşkanı Rumen Radev, Gabon Cumhurbaşkanı Ali Bongo Ondimba, Gine Bissau Cumhurbaşkanı Umaro Sissoco Embalo, Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa, Karadağ Cumhurbaşkanı Yakov Milatoviç, Kazakistan Cumhurbaşkanı Kasım Cömert Tokayev, Kırgız Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sadır Caparov, Kongo Cumhurbaşkanı Denis Sassou N’Guesso, Kosova Cumhurbaşkanı Vjosa Osmani, KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Kuzey Makedonya Cumhurbaşkanı Stevo Pendarovski, Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev, Ruanda Cumhurbaşkanı Paul Kagame, Senegal Cumhurbaşkanı Macky Sall, Somali Cumhurbaşkanı Hasan Şeyh Mahmud, Togo Cumhurbaşkanı Faure Essozimna Gnassingbe, Türkmenistan Devlet Başkanı Serdar Berdimuhamedov, Bangladeş Cumhurbaşkanı Muhammed Şahabuddin Çuppu, Gine Devlet Başkanı Mamady Doumbouya, Pakistan Başbakanı Şahbaz Şerif, Macaristan Başbakanı Victor Orban, Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, Libya Başbakanı Abdulhamid Dibeybe, Türk Devletleri Teşkilatı Genel Sekreteri Kubanıçbek Ömüraliyev, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, İslam İşbirliği Teşkilatı Genel Sekreteri Hüseyin İbrahim Taha, Rusya Federasyonu Devlet Duması Başkanı Vyaçeslav Viktoroviç Volodin, Çin Halk Cumhuriyeti Ulusal Halk Kongresi Daimi Komitesi Başkan Yardımcısı Ding Zhongli, Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Jelka Sviyanoviç, Konsey Üyeleri Jelko Komşiç ile Denis Beçiroviç’in yanı sıra Bosna Hersek Sırp Entitesi Başkanı Milorad Dodik, eski Almanya Cumhurbaşkanı Christian Wulff, eski Almanya Şansölyesi Gerhard Schröder, eski KKTC Cumhurbaşkanı Derviş Eroğlu, eski Bosna Hersek Başkanlık Konseyi üyesi Bakir İzzetbegoviç, eski İsveç Başbakanı Carl Bildt katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından törene katılan devlet başkanlarının isimlerini tek tek sayarak, bu tarihî günde kendisini yalnız bırakmadıkları için teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ayrıca MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, DSP Genel Başkan Önder Aksakal, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ve Sinan Oğan’a teşekkürlerini sundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, törene katılan 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e de teşekkür etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasının ardından Diyanet İşleri Başkanı Erbaş dua etti. Törenin ardından, Türk Hava Kuvvetlerinin akrobasi timi Türk Yıldızları, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi üzerinde gösteri uçuşu yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Göreve Başlama Töreni’nin ardından törene katılan liderler onuruna Çankaya Köşkü’nde akşam yemeği verdi.