Cumhurbaşkanı Erdoğan, Moskova ziyareti öncesi basın toplantısı düzenledi Cumhurbaşkanı Erdoğan, Moskova ziyareti öncesi basın toplantısı düzenledi için yorumlar kapalı 90251

Rusya ziyareti öncesi basın mensuplarının sorularını cevaplayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail Başbakanı Netanyahu’nun Batı Şeria’ya ilişkin açıklaması hakkında, “Filistinlilerin topraklarında İsrail’in işgal adımlarından bir tanesi olacaktır. Batı Şeria, kesinlikle Filistinlilerin topraklarıdır. Bu konuda bizler Filistinlilerin yanında yer almaya devam edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya’ya hareketinden önce İstanbul Atatürk Havalimanı’nda basın toplantısı düzenleyerek gazetecilerin sorularını cevapladı.

Konuşmasının başında Türkiye-Rusya Üst Düzey İşbirliği Konsey Toplantısı’nın sekizincisi için Moskova’ya ziyaret gerçekleştirdiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya ile yoğun bir temas içerisinde olunduğunu, iki ülke iş birliğinin her geçen gün artarak, güçlenerek devam ettiğini kaydetti.

SURİYE BAŞTA OLMAK ÜZERE BÖLGESEL VE KÜRESEL GELİŞMELERİ ELE ALACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2010 yılında tesis edilen Üst Düzey İşbirliği Konseyi Toplantıları’nın kurumsal bir özellikle devam ettiğine vurgu yaparak, “Bu toplantı Sayın Putin’le yılbaşından itibaren üçüncü defa yüz yüze bir görüşmeyi gerçekleştireceğimiz buluşma olacaktır. Ziyaret sırasında ikili ilişkilerimizi değerlendireceğiz, Suriye başta olmak üzere bölgesel ve küresel gelişmeleri ele alacağız” dedi.

Türkiye–Rusya ilişkilerinin ticaretten turizme, enerjiden kültüre tüm alanlarda gelişmeye devam ettiğine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke ticaret hacminin geçen yıl yüzde 15’lik bir artışla 26 milyar dolara ulaştığını anımsatarak bu rakamın çok daha üzerinde bir potansiyele sahip olunduğuna inandığını dile getirdi.

“TÜRK VE RUS İŞ ADAMLARIYLA BİR ARAYA GELECEĞİZ”

Ziyareti kapsamında; Türk ve Rus iş adamlarıyla bir araya geleceğini, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile iş adamlarına hitap edeceklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, gündemlerindeki önemli bir konunun da vize serbestisi olduğunu, öncelikle hususi pasaport hamilleriyle tır şoförleri için vize muafiyetinin acilen uygulamaya geçmesi, sonrasında da bunun tüm vatandaşları teşmil edilecek şekilde genişletilmesinin hedefleri olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2017 yılında Moskova’daki Üst Düzey İşbirliği Konseyi Toplantısı’nda Rusya Devlet Başkanı Putin ile 2019 yılının Türkiye-Rusya karşılıklı kültür ve turizm yılı olmasını kararlaştırdıklarını hatırlatarak, “Bu ziyaretim sırasında Ankara Devlet Opera ve Balesi tarafından Bolşoy Tiyatrosunda sahnelenecek Troya Operasıyla etkinliklere start verilmiş olacak. Kültür Sanat faaliyetleri yıl boyunca karşılıklı olarak sürdürülecek” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sekizincisi düzenlenecek olan Türkiye–Rusya Üst Düzey İşbirliği Konsey Toplantısı’nın ilişkilerde yeni ufuklar açacağına inandığını belirterek, alınacak kararların, imzalanacak anlaşmaların iki ülke için hayırlara vesile olmasını temenni etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.

“BÜTÜN HAZIRLIKLARIMIZ YAPILMIŞ DURUMDA”

Terör örgütüne yönelik operasyonlara ilişkin seçim öncesinde “Bir gece ansızın gelebiliriz” dediği anımsatılarak, “Herhangi bir operasyon da masada olacak mı?” sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu cevabı verdi: “Bütün hazırlıklarımız bizim yapılmış durumda. Yani bütün sınır boyundaki hazırlıklarımız, olması gerekenler, her şeyiyle hazır konumdayız. Ve o sır cümle var ya, işte o sır cümle aynen masadadır. Bir gece ansızın gelmesi gereken veya gelinmesi gereken yere gelebiliriz. Tabi bunlar da bizim yine bu seyahatimizde, özellikle baş başa görüşmemizde, ikili görüşmemizde ele alacağımız konudur, konulardır.”

“İSRAİL’İN 1948’DEN BU YANA YAPTIĞI HER ŞEY YASA DIŞIDIR, BİRLEŞMİŞ MİLLETLER KARARLARINA AYKIRIDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu’nun Batı Şeria’da yer alan yasa dışı Yahudi yerleşim yerlerinin İsrail’e ilhakına ilişkin açıklamalarını da “Netanyahu’nun yaptığı her iş bir defa uluslararası hukuka aykırıdır” sözleriyle değerlendirdi.

İsrail’in 1948’den bu yana yaptığı her şeyin yasa dışı, Birleşmiş Milletler kararlarına aykırı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Amerika’yı arkalarına almak suretiyle bugüne kadar hep bu adımları atmışlardır. Nitekim başkent meselesinde attıkları adımlarda da yine başı biliyorsunuz Amerika çekmiştir. Tabii arkasından pek gelen olmamıştır, o ayrı mesele. Yine Amerika’nın dayatmasıyla şöyle birkaç yer bunlara uymuştur. Ve Golan ile ilgili olarak atılan adımda da yine bunu görüyoruz, Batı Şeria’da da yine bunu görüyoruz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin attığı adımlara Birleşmiş Milletlerin uymadığını, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nden buna dair olumlu bir karar çıkmadığını belirterek, “Aynı takım elbiseyle, aynı kravatla vesaire çıkıp Amerika’da bir basın toplantısı yapmak suretiyle âdeta oldu bittiye bu işi getirmek istemeleri ve yarın İsrail’le yapılacak seçim öncesi bir seçim yatırımı noktasından böyle bir adımın atılması ve Orta Doğu’ya maalesef yeniden bir karanlık gelecek bunların hazırlaması kabul edilebilir bir şey değildir” değerlendirmesinde bulundu.

Rusya ziyaretinde bu konuları da görüşeceklerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Kesinlikle Batı Şeria Filistinlilerin topraklarıdır ve bu Filistinlilerin topraklarında İsrail’in attığı işgal adımlarından yine bu bir tanesi olmuş olacaktır. Ve bu konuda bizler bugüne kadar nasıl Filistinlilerin yanında yer aldıysak, yer almaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.

“SEÇİM SÜRECİ BİTTİ, BUNDAN SONRAKİ SÜREÇ YARGI SÜRECİDİR”

AK Parti’nin, bazı usulsüzlükler olduğu iddiasıyla İstanbul’da tüm oyların sayımı için Yüksek Seçim Kurulu’na başvuracağı yönünde parti yöneticilerinin açıklamalarının anımsatılması üzerine de Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Usulsüzlükler tabii bazı değil neredeyse bütünü usulsüz, böyle bir durum olduğu için zaten bu yola başvuruluyor. Şimdi daha önce de ifade ettiğim gibi, bu işin seçim süreci bitti. Şimdi bundan sonraki süreç bunun yargı sürecidir. Yargı sürecinde de bu işin patronajı biliyorsunuz Yüksek Seçim Kurulu’ndadır. Yani burada Yüksek Seçim Kurulu özellikle tüm siyasi partilerin bu sadece yani AK Parti’ye ait olan bir şey değil. Yani bizler bize gönül vermiş, tüm halkımızın özellikle demokratik haklarını kullanma noktasında onların hukukunu da bizim yine hukuk çerçevesinde koruma mecburiyetimiz var. Şimdi ne diyor vatandaş? Benim hukukumu koru. Çünkü biz burada organize bazı suçların işlendiğini gördük, görüyoruz diyorlar. Şimdi bizler de siyasi parti olarak bu organize suçun örgütlü bazı eylemlerin yapıldığını tespit etmiş durumdayız, tevsik etmiş durumdayız dolayısıyla, zaten Yüksek Seçim Kurulu’na da giderken biz bu belgelerle, bu bilgilerle, hatta hatta televizyon tespitleri var, kamera tespitleri var. Bütün bu tespitlerle beraber nerede, nasıl, ne gibi yolsuzluklar yapılmış veyahut da boş arazilerde, tarlalarda apartmanlar adres olarak gösterilmek suretiyle nasıl oylar kullanılmış bunları göstermek suretiyle herhalde bundan daha müdellel bir şey olabilir mi, daha delillendirilmiş bir şey olabilir mi? Bütün bunlarla beraber bu adımı atacağız. Ortada işte 320-330 bin civarında şu anda geçersiz oy var onlar bir tarafa. Bunun sayımını yapamayız, bunun sayımını yapamaz diyorsanız o zaman bunun ötesinde bir şey var, yapılabilecek hukuk içerisinde bir şeyler var. Tabi bunları da bizim Yüksek Seçim Kurulu’ndan beklememiz en tabi, en doğal hakkımızdır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 10 milyonu aşan seçmenin bulunduğu İstanbul’da 13-14 bin oy farkla seçimi kazandım havasına girmenin kimsenin hakkı ve salahiyeti olmadığını vurgulayarak, “İtiraz mercileri biter, bittikten sonra çıkan neticede başımız gözümüz üstüne deriz olay bu kadar basit” dedi.

“BİZİM İSTANBUL HALKINA TEŞEKKÜR ETMEMİZDEN DAHA DOĞAL, DAHA TABİİ NE OLABİLİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sandık sonuçlarına örgütlü müdahale iddialarına ilişkin bir soru üzerine de “Örgütlü müdahalenin içinde tabi savcılıklara duyurular var o ayrı bir konu onu zaten savcılıklar bunun da gereğini o delillere dayalı olarak yapacaktır, işin o boyutu ayrı, çünkü bu işin hırsızlık boyutu, ama birde sandıkta hırsızlıklar var. Şimdi biz YSK’ya gidiş sandıktaki örgütlü müdahaleye yöneliktir o ayrı bir iş, ama o diğeri ise ayrı bir konu her iki kanaldan bu yürütülecektir. Temennim odur ki en ideal şekilde noktayı koyarız” değerlendirmesinde bulundu.

Seçimi kazananların teşekkür pankartları asmasına, yasalara ters olmadığı takdirde kimsenin bir şey diyemeyeceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bütün mesele Yüksek Seçim Kurulu’nun noktayı koyduğu o son andır, oraya bakmamız lazım. Ve bunlar bizi çok da rahatsız etmez, biz bu konularda rahatız. Hem ne kadar karşı taraf bunlardan rahatsız oluyorsa da bizim İstanbul halkına teşekkür etmemizden daha doğal, daha tabii ne olabilir” diye konuştu.

TÜRKİYE,ADANA, ADIYAMAN, AFYON, AĞRI, AMASYA, ANKARA, ANTALYA, ARTVİN, AYDIN, BALIKESİR, BİLECİK, BİNGÖL, BİTLİS, BOLU, BURDUR, BURSA, ÇANAKKALE, ÇANKIRI, ÇORUM, DENİZLİ, DİYARBAKIR, EDİRNE, ELAZIĞ, ERZİNCAN, ERZURUM, ESKİŞEHİR, GAZİANTEP, GİRESUN, GÜMÜŞHANE, HAKKARİ, HATAY, ISPARTA, MERSİN, İSTANBUL, İZMİR, KARS, KASTAMONU, KAYSERİ, KIRKLARELİ, KIRŞEHİR, KOCAELİ, KONYA, KÜTAHYA, MALATYA, MANİSA, KAHRAMANMARAŞ, MARDİN, MUĞLA, MUŞ, NEVŞEHİR, NİĞDE, ORDU, RİZE, SAKARYA, SAMSUN, SİİRT, SİNOP, SİVAS, TEKİRDAĞ, TOKAT, TRABZON, TUNCELİ, ŞANLIURFA, UŞAK, VAN, YOZGAT, ZONGULDAK, AKSARAY, BAYBURT, KARAMAN, KIRIKKALE, BATMAN, ŞIRNAK, BARTIN, ARDAHAN, IĞDIR, YALOVA, KARABÜK, KİLİS, OSMANİYE, DÜZCE,PATRONLAR GAZETESİ,GENÇ PATRONLAR DÜNYASI ,TÜRK İŞ DÜNYASI ,PATRONLAR HABER ,
Previous ArticleNext Article

Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi toplantısında konuştu Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi toplantısında konuştu için yorumlar kapalı 211351

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çevrim içi katıldığı G20 Liderler Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Gazze başta olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarında yaşanan trajedi, artık insanlığın tahammül sınırlarını aşmıştır. Bakınız iki gün önce, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları günüydü. Yedi bine yakın masum Filistinli çocuk maalesef bugünü göremedi” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi’ne çevrim içi katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.

Yeni Delhi zirvesinin ardından liderleri tekrar bir araya getiren Hindistan Başbakanı Modi’ye teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, son zirvenin, G20’nin küresel meselelerin çözümündeki öncü rolünü bir kez daha teyit ettiğini kaydetti.

Hindistan’ın Uttarakhand Eyaleti’nde yaşanan tünel kazası dolayısıyla üzüntülerini de dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmiş olsun dileklerinde bulundu.

Türkiye’nin de güçlü destek verdiği Afrika Birliği’nin daimi üyeliğe kabulü ile G20’nin nüfuz alanın daha da arttığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kutsal kitapları hedef alan saldırıların da G20 Bildirgesi’nde kınanmasını son derece isabetli bulduklarını belirtti.

Yeni Delhi sonrasında takibini yapacakları unsurlardan birinin de çok taraflı kalkınma bankalarının geliştirilmesi olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Küresel büyüme, finansman koşullarındaki daralma, jeopolitik gerilimler, uluslararası ticarette artan korumacı eğilimler, iklim değişikliği ve çevre sorunları gibi bir dizi faktörün etkisiyle yavaşlamaya başlamıştır. G20’nin, bu alanda lokomotif rol üstlenmesi gerektiğine inanıyorum. Kalkınmanın temel unsurlarından biri de, toplumun tüm bireylerinin, bu mücadelenin parçası hâline getirilmesidir. Bu anlayışla, biliyorsunuz 2015 dönem başkanlığımız sırasında Kadın 20 Grubu’nun kurulmasına liderlik ettik. Yeni tesis ettiğimiz Kadının Güçlendirilmesi Çalışma Grubu’yla Antalya’da attığımız bu adımı daha da güçlendirmiş oluyoruz.”

“GAZZE’DE AÇIKÇA SAVAŞ SUÇU VE İNSANLIĞA KARŞI SUÇ İŞLENMEKTEDİR”

Yeni Delhi zirvesinden sonra bu yana karşılaşılan küresel meydan okumaların, çeşitlendiği ve çetrefilleştiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, çok taraflı sistemin etkinliği her geçen gün daha çok sorgulandığını belirterek, sözlerine şöyle devam etti: “Ukrayna’daki savaş devam ederken, 7 Ekim’de bir başka krize uyandık. Gazze başta olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarında yaşanan trajedi, artık insanlığın tahammül sınırlarını aşmıştır. Bakınız iki gün önce, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları günüydü. Yedi bine yakın masum Filistinli çocuk maalesef bugünü göremedi. Çünkü İsrail yönetimi, bu çocukların en temel hakkı olan yaşama hakkını onların elinden aldı. Sularını, elektriklerini, gıdalarını, yakıtlarını keserek onları ölüme mahkûm etti. Filistinlileri kendi yurtlarından göçe zorladı; ölümden kaçmak için son bir umutla sığındıkları hastaneleri, okulları, kampları, ibadethaneleri, kiliseleri acımasızca bombaladı. Hatta bugüne kadar varlığını hep inkâr ettikleri nükleer bomba kullanma tehdidinde bulundu. Elini vicdanına koyan herkesin kabul edeceği gibi; bu yaşananların hiçbiri kendini savunma hakkıyla açıklanamaz. Burada açıkça savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlenmektedir. Bu suçları işleyenler, insanlığın vicdanıyla birlikte uluslararası hukuka da muhakkak hesap vermelidir.”

Kendilerinin hiçbir şekilde sivillere yönelik eylemleri mazur ve meşru görmediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çevrim içi zirveye katılan tüm liderleri İsrailli-Filistinli, Yahudi-Müslüman-Hristiyan diye ayırmadan sivil ölümlerine karşı aynı tepkiyi vermeye davet etti. Dört günlük insani fasıla ilanı ve sınırlı sayıda da olsa rehine ve tutukluların takası konusunda mutabakata varılmasını, olumlu bir gelişme olarak niteleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu adımın, önceliğimiz olan ve bir an evvel tesis edilmesini beklediğimiz kalıcı ateşkese ve barışa vesile olmasını temenni ediyorum” ifadesini kullandı.

“YENİ GÜVENLİK MİMARİSİNDE BAŞKA ÜLKELERLE BİRLİKTE SORUMLULUK ÜSTLENMEYE HAZIRIZ”

“Ateşkesin tesisi ve rehinelerin takasıyla ilgili görüşmeleri yakından takip ediyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son gelişmelerle birlikte, 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan, İsrail’le yan yana barış içinde yaşayacak bağımsız bir Filistin Devleti’nin kurulmasının önemini hep birlikte tekrar gördük” dedi.

Liderleri, iki devletli çözümün en kısa sürede tesisi için de inisiyatif almaya çağıran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz Türkiye olarak, garantörlük dahil tesis edilmesi gereken yeni güvenlik mimarisinde başka ülkelerle birlikte sorumluluk üstlenmeye hazırız” ifadesini kullandı.

Bölgeye yönelik insani yardımlarını devam ettirdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugüne kadar, Mısırlı kardeşlerimizle iş birliği içinde, 11 uçak ve bir sivil gemi dolusu 666 bin ton yardım malzemesini El Ariş’e sevk ettik. Kanser hastaları ve çocuklar başta olmak üzere, yaralıların Türkiye’ye intikalini sağlayarak tedavilerini devam ettiriyoruz. Siz dostlarımı insani ve tıbbi yardımların kesintisiz temini ve Gazze’ye ulaştırılması konusunda da gereken adımları atmaya davet ediyorum” dedi.

Sözlerinin sonunda toplantıya ev sahipliği yapan Hindistan’a bir kez daha teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Aralık itibarıyla G20 Dönem Başkanlığı’nı devralacak Brezilya’ya da başarılar diledi.

“Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz” “Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz” için yorumlar kapalı 234575

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir-Türkiye İş Forumu’nda yaptığı konuşmada, “Türk iş insanlarının Cezayir’deki iş birliği imkânlarını ve yeni fırsatları en iyi şekilde değerlendirmeye devam edeceklerine inanıyorum. Ülkemizdeki Cezayir yatırımlarından da memnuniyet duyuyoruz. Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için de gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmî ziyarette bulunduğu Cezayir’de, Cezayir-Türkiye İş Forumu’na katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir-Türkiye İş Forumu’ndaki konuşmasında, 2020 yılındaki son ziyaretinin ardından dost ve kardeş ülke Cezayir’de bulunmaktan memnuniyet duyduğunu söyledi.

Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin ikinci toplantısını icra ettiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun’la bu mekanizmanın bundan sonra Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey olarak devam etmesini kararlaştırdıklarını kaydetti.

“CEZAYİR İLE TİCARET HACMİMİZ GEÇTİĞİMİZ SENE 5,3 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmelerinde ülkeleri arasındaki ticari ve ekonomik ilişkileri ayrıntılı biçimde ele aldıklarını ve toplam 13 anlaşmaya imza attıklarını aktararak, “Ortak bildirimizde iş birliğine dair gayretlerimizi Türkiye’nin, Cezayir’in ve bölgenin refah ve huzuruna katkı sağlayacak şekilde arttırma irademizi vurguladık. Son dönemde hızlanan temaslar ve ziyaretler münasebetlerimize önemli ivme kazandırıyor” dedi.

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’la birlikte sahip oldukları karşılıklı iradenin meyvelerini başta ticaret ve ekonomi olmak üzere her alanda gördüklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ticaret hacmimiz geçtiğimiz sene, bir önceki yıla göre yüzde 27 artışla rekor seviye olan 5,3 milyar dolara yükseldi. Artış eğilimi bu sene de devam ediyor. 2023’ün ilk on ayında ticaret hacmimiz, geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 19’luk yükselişle 5 milyar dolara ulaştı. İnşallah sene sonunda 6 milyar dolar bandını yakalamış olacağız” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İşbirliği Konseyi’nin geçen yıl Ankara’da yapılan ilk toplantısında çıtayı daha da yukarı çekerek 10 milyar dolar hedefini belirlediklerini hatırlatarak, “Sizlerin de değerli katkılarıyla bu noktaya en kısa sürede ulaşacağımıza inanıyorum. Cezayir’de iş birliği imkânlarını fark eden yatırımcılarımız, ülkelerimiz arasında yeni ve sağlam köprüler inşa etmeyi sürdürüyor. Bizler de kendilerine yardımcı olmaya devam edeceğiz. Cezayir’de faaliyet gösteren bin 400 civarında Türk ortaklı firma, yaklaşık 5 bin Cezayirli kardeşimize istihdam sağlamaktadır. Firmalarımız, konut ve altyapı, demir-çelik, tekstil, petrokimya ve ilaç sanayinin aralarında bulunduğu geniş bir yelpazede faaliyet gösteriyor” ifadelerini kullandı.

Tüm bu alanlarda örnek işlere imza atan ve Cezayirli kardeşlerinin de takdirini kazanan şirketleri tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin de şirketlerin, iş insanlarının, yatırımcıların önünü açtıklarını ve işlerini kolaylaştırdıklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki lider olarak iş dünyasının karşılaştığı sorunların çözümü için de ellerinden geleni yaptıklarını ifade ederek, şirketlerin yoğun olarak faaliyet gösterdikleri ve vatandaşların da çoğunlukla ikamet ettiği Oran şehrinde başkonsolosluk açarak, daha kolay ve etkin biçimde konsolosluk hizmeti almalarını temin ettiklerini söyledi.

“TÜRKİYE, CEZAYİR’DE PETROL VE DOĞAL GAZ HARİCİ EN ÇOK YATIRIM YAPAN VE EN ÇOK İSTİHDAM SAĞLAYAN ÜLKE KONUMUNDADIR”

Ziraat Bankası’nın da Cezayir’de faaliyete geçmesiyle, özellikle ticari işlemler ve bankacılık alanındaki iş birliğinin daha da gelişeceğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şirketlerimizin yatırımlarının piyasa değeri 6 milyar dolara yaklaştı. Türkiye bu rakamlarla Cezayir’de petrol ve doğal gaz harici en çok yatırım yapan ve en çok istihdam sağlayan ülke konumundadır. İnşallah burada da en kısa sürede 10 milyar dolar seviyesini yakalamayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş dünyasının önünü açmak ve yeni yatırım ile iş birliği imkânlarını teşvik etmekle mükellef olduklarını kaydederek, şöyle devam etti: “Bu anlayışla tüm kuruluşlarımız, ekonomik ve ticari ilişkilerimizin ahdî zeminini tahkim etmek üzere çalışmalarını hızla sürdürüyor. Ticaret Bakanlarımızın imzaladıkları Ortak Niyet Beyanı’yla müzakerelerine başlanacak Tercihli Ticaret Anlaşması’nın süratle neticelendirilmesi iş birliğimize büyük ivme kazandıracaktır. Müzakereleri devam eden Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması’nın hayata geçirilmesi de her iki ülkedeki yatırımcılar için yeni bir teşvik unsuru olacaktır.”

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’la bu süreçlerin kısa sürede nihayete ermesi için müştereken çalışmaya devam edeceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cezayir’in, yerli üretimin ve hidrokarbon harici sektörlerdeki kapasitesinin geliştirilmesine yönelik çalışmalarını takdirle takip ediyoruz. Enerji alanındaki köklü ilişkilerimizi bu kapsamda yeni bir vizyonla çeşitlendirerek, uzun vadeli ortaklığa dönüştürmek amacındayız. Kurumlarımız ve şirketlerimiz, bu amaçla birlikte çalışarak ortaklıklar geliştiriyorlar” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk iş insanlarının Cezayir’deki iş birliği imkânlarını ve yeni fırsatları en iyi şekilde değerlendirmeye devam edeceklerine inanıyorum. Ülkemizdeki Cezayir yatırımlarından da memnuniyet duyuyoruz. Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için de gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir-Türkiye İş Forumu’ndaki samimi misafirperverlikleri için Cezayirlilere teşekkür ederek Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’un şahsında Cezayir makamlarına, Gazze’de 7 Ekim’den bu yana artarak devam eden vahşet karşısında sergiledikleri dik ve dirayetli duruş sebebiyle şükranlarını sunduğunu söyledi.

“TÜRKİYE, İSRAİLLİ YÖNETİCİLERİN FİLİSTİNLİ KARDEŞLERİMİZE KARŞI İŞLEDİKLERİ SAVAŞ SUÇLARININ TAKİPÇİSİ OLMAYI SÜRDÜRECEKTİR”

Cezayir’in, Gazze konusunda en cesur ve güçlü tepkiyi veren ülkelerden biri olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugünkü görüşmelerimizde kardeşim Tebbun ile akan kanın durması için neler yapabileceğimizi detaylıca istişare ettik. 13 binden fazla Filistinli kardeşimizin şehit edildiği saldırılar, İsrail’in ve destekçilerinin gerçek yüzünü, niyetini, amacını bir kez daha deşifre etmiştir. İsrailli yöneticilerin işledikleri savaş suçları ve insanlığa karşı suçların müeyyidesiz bırakılmaması bu bakımdan çok önemlidir” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazzeli çocukları, bebekleri, kadınları ve yaşlıları vahşice katledenlerin sadece insanlık vicdanında değil, uluslararası hukuk önünde de hesap vermesi ve mahkûm olması gerektiğini belirterek “Diğer türlü zalimin daha da zalimleşmesinin, katliamlarına yenilerini eklemesinin önüne geçemeyiz. İsrail Devleti’nin bir daha benzer vahşete kalkışmaması için İslam dünyasıyla birlikte vicdan sahibi tüm ülkelere de sorumluluk düşüyor. Şunu bir kez daha bilmemiz lazım, İsrail bir terör devletidir. Bunu söylemekten çekinmeye gerek yok, bildiğimiz gerçek bu, vaka bu. Öyleyse bunun hakkını vermek lazım. Bu yapılan vahşet, soykırım sebebiyle de süratle Lahey Adalet Divanı’na gitmesi gerekir. Onun için şu anda binlerce avukat arkadaşımız çalışmalarını sürdürüyor ve İsrail Devleti’ni başta (Binyamin) Netanyahu olmak üzere buraya göndermek ve burada da bunların yargılanmasını sağlamamız gerekiyor” diye konuştu.

“Hastaneleri, okulları, ibadethaneleri, camileri, kiliseleri vuranlar bunlar değil mi?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazze’yi yerle yeksan edenler bunlar değil mi? Yani bunlar yaptırımsız mı kalacak? ‘Yapanın yanına kar kalıyor.’ mu diyeceğiz? Gereği neyse bunu yapmak için işte Birleşmiş Milletlerde ne oldu? 121 ülke İsrail’in karşısında yer aldı, 40 ülke çekimser kaldı, 14 ülke ise karşısında durdu, yani bizim karşımızda durdu ama kovalayacağız çünkü Netanyahu gidicidir. Artık Netanyahu’ya İsrail halkı bile sahip çıkmıyor. Eğer bugün birileri onun yanında yer alıyorsa şunu bilin, bunların İsrail’e borcu var. İsrail’e borcu olduğu için bunlar onların yanında yer alıyor. Ama Türkiye’nin, Cezayir’in, bizim İsrail’e borcumuz yok, bizim halkımıza borcumuz var ve biz de buradan hareketle rahat hareket ediyoruz. Türkiye, İsrailli yöneticilerin Filistinli kardeşlerimize karşı işledikleri savaş suçlarının takipçisi olmayı sürdürecektir” dedi.

“GAZZE’NİN YENİDEN İMARI İÇİN GEREKEN HER TÜRLÜ ÇABAYI GÖSTERECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, nükleer silah konusuna değinerek konuşmasını şöyle tamamladı: ”Yine bu süreçte İsrailli bakanlar tarafından varlığı inkâr edilen nükleer silah ve atom bombası meselesinin de unutulmasına izin vermeyeceğiz. Ey İsrail, atom bombası var mı yok mu söyle. Söyleyemez ama bak biz söylüyoruz. İsrail sende atom bombası var, bunun da özellikle ilgili mercilere şikâyetini yaptık, yapıyoruz. Türkiye dâhil tüm bölgenin güvenliğini tehdit eden bu konuda hem Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi hem de Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı nezdinde girişimlerde bulunacağız. Tüm bunlarla birlikte Gazze’nin yeniden imarı için de gereken her türlü çabayı göstereceğiz. Evet, cebi güçlü olanlara da sesleniyorum. Onlar da bu konuda ellerini cebine atmalı ve Gazze’ye yardım etmeli. Kurulan fona gerekli desteği, hep birlikte Riyad Konferansı’nda bu sesi verdik, oraya gerekli desteği vermeliyiz. Sürekli işgallerle, toprak gasbıyla, mazlumları katlederek büyüyen İsrail Devleti’nin Gazze’yi insansız hâle getirme politikasına eyvallah edemeyiz, etmeyeceğiz. Gazze Filistinlilerindir ve Allah’ın izniyle öyle kalacaktır. İslam âlemi olarak Filistin davasına sahip çıkmamızın önemini bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bu düşüncelerle İş Forumu’nun düzenlenmesinde emeği geçen tüm kurum ve kuruluşlarımızı tebrik ediyorum. Toplantımızın ve kurulacak yeni iş birliklerinin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum. Kalın sağlıcakla.”

seers cmp badge