Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin istikrarını bozmayı amaçlayanlara en güzel cevabı, icraatlarımız ve başarılarımızla vermekte kararlıyız” Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin istikrarını bozmayı amaçlayanlara en güzel cevabı, icraatlarımız ve başarılarımızla vermekte kararlıyız” için yorumlar kapalı 88511

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nda yaptığı konuşmada, “Ülkemiz ve milletimiz için çalışmaya, üretmeye, sorunları çözmeye, yeni atılımları gerçekleştirmeye devam ediyoruz. Türkiye’nin istikrarını bozmayı amaçlayanlara en güzel cevabı, icraatlarımızla, reformlarımızla, başarılarımızla vermekte kararlıyız” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) AK Parti Grup Toplantısı’na katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, toplantıda milletvekillerine ve partililere hitaben bir konuşma yaptı.

“İSTANBUL HALKININ KARARININ BAŞIMIZIN ÜZERİNDE YERİ VARDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pazar günü yapılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yenileme seçiminin şehre ve ülkeye hayırlar getirmesini dileyerek gayrı resmî sonuçlara göre İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine seçilen CHP adayı Ekrem İmamoğlu’nu bir kez daha tebrik etti.

“İstanbul halkının kararının başımızın üzerinde yeri vardır” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yüksek Seçim Kurulu’nun İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçiminin yenilenmesi kararını neden aldığını anlatarak yaşanan sürecin tamamen hukuki olduğuna vurgu yaptı.

İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisinde ve komisyonlarda çoğunluğun AK Parti’de, başkanvekilliklerinin de hepsinin AK Partili üyelerde olduğunu dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhur İttifakı’nın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı Binali Yıldırım’a süreçte gösterdiği gayret ve mücadele için teşekkür etti.

“BİZİM SİYASET ANLAYIŞIMIZDA MİLLETE KÜSMEK, MİLLETE DARILMAK, HELE HELE MİLLETİ SUÇLAMAK ASLA YOKTUR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim için asıl önemli olan millî iradenin en sağlıklı, en güvenli, en şaibesiz şekilde tecelli etmesidir. Son seçim kimin kazandığının ötesinde, millî iradenin tecellisiyle ilgili tereddütleri ortadan kaldırmış olması bakımından başlı başına değerlidir, kıymetlidir” dedi.

AK Parti ve MHP olarak İstanbul’da sahip oldukları 25 ilçe belediyesi ve 180 Büyükşehir Belediye Meclis üyesi ile 2024 seçimlerine kadar halka en güzel hizmeti vermenin gayreti içinde olacaklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Cumhurbaşkanı, bakanlıklar ve kurumlar olarak da İstanbul’la ilgili projelerimizi, yatırımlarımızı, hedeflerimizi hayata geçirmeye devam edeceğiz. Derin bir aşkla bağlı olduğumuz bu şehre hizmet etmeyi en büyük paye görerek son nefesimize kadar inşallah bu yolda yürüyeceğiz. Şimdi önümüzde Cumhurbaşkanlığı ve Meclis için dört yıllık, belediyeler için beş yıllık kesintisiz bir icraat dönemi bulunuyor. Bundan sonra tüm mesaimizi ve gücümüzü önümüzdeki gündeme teksif ederek çalışmalarımıza devam edeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim siyaset anlayışımızda millete küsmek, millete darılmak, hele hele milleti suçlamak asla ve asla yoktur. Tam tersine gerek 31 Mart’ta, gerek 23 Haziran’da milletimize kendimizi niçin anlatamadığımızın muhasebesini yapacağız. Her alanda nerelerde eksiklik, kopukluk, yanlışlık olduğunu tespit ederek bunları gidermenin yollarını arayacağız. Milletimizin verdiği mesajları görmezden gelerek kulağımızın üzerine yatma lüksünü sahip değiliz” dedi.

“MİLLETİMİZLE BİRLİKTE, HEDEFLERİMİZ DOĞRULTUSUNDA KARARLILIKLA İLERLEMEYİ SÜRDÜRECEĞİZ”

AK Parti’nin kurulduğu günden beri millî iradenin üstünlüğünü esas alan bir parti olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17 yıldır karşılaştıkları her zorlukta, girdikleri her mücadelede milletin desteğini yanlarında bulduklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, vesayet güçleriyle mücadelede, kalkınma hamlelerinin sabote edilmeye çalışıldığında, uluslararası alanda Türkiye’nin tecrit edilmeye çalışılması üzerine “one munite” dediğinde, Gezi olaylarında, FETÖ’nün darbe teşebbüsünde, PKK, DEAŞ gibi terör örgütleriyle mücadelede hep milletle birlikte hareket ettiklerini anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’nin bir türlü çökertemedikleri istikrar ve güven ortamına yönelik saldırılar dün de eksik değil bugün de sürüyor yarın da devam edecektir. Kim ne yaparsa yapsın, biz milletimizle birlikte kendi hedeflerimiz doğrultusunda kararlılıkla ilerlemeyi sürdüreceğiz. Bunun için gece gündüz çalışıyoruz” diye konuştu.

Yarın G-20 Toplantısı ve resmî ziyaret için bir haftalık bir Japonya, Çin seyahatine başlayacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, G-20’de en gelişmiş ülkelerin liderleri ve küresel kurumların temsilcileriyle ikili ilişkileri, dünyanın ekonomik ve siyasi gündemini konuşacağını kaydetti.

“TÜRKİYE’NİN GÜVENLİK İHTİYAÇLARI KONUSUNDAKİ ÇOK YÖNLÜ ARAYIŞLARIMIZI SÜRDÜRÜYORUZ”

Türkiye’nin güvenlik ihtiyaçları konusundaki çok yönlü arayışlarının da sürdüğüne dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu çerçevede sipariş ettiğimiz S-400 hava savunma sistemlerini inşallah önümüzdeki ay teslim almaya başlıyoruz. Güvenlik ihtiyaçlarımız konusundaki farklı tedarik seçeneklerine de kapılarımız daima açık olmuştur. Türkiye kendi güvenlik gereksinimlerini karşılama konusunu hiçbir ülkeyle müzakere etmek, bu konuda izin almak, hele hele baskılara boyun eğmek durumunda değildir. S-400 meselesi doğrudan egemenlik haklarımızla ilgili bir konudur ve bundan geri adım atmayacağız” dedi.

“KÖRFEZ’DEKİ GERİLİM SADECE ÜLKEMİZ DEĞİL, TÜM DÜNYA İÇİN ÇOK BÜYÜK BİR TEHDİT KAYNAĞIDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Temmuz ayı içerisinde Bosna Hersek’te gerçekleştirilecek Güneydoğu Avrupa Ülkeleri İş Birliği Girişimi Zirvesi’nde de Türkiye’nin görüşlerini ifade edeceğini belirterek Eylül ayında Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’na katılacağını, orada da dünyanın dört bir yanından gelen devlet ve hükûmet başkanlarıyla çok sayıda ikili görüşme gerçekleştireceğini bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Körfez’deki gerilim sadece ülkemiz değil, tüm dünya için çok büyük bir tehdit kaynağıdır. Bu gerilimin bölge ülkelerinin hak ve hukukları gözetilerek geride bırakılması için üzerimize düşenleri yapıyoruz. Çin ve Amerika arasında süren ticaret savaşını herkes için kazanca dönüştürecek bir istikamete çevirecek tüm girişimlere destek veriyoruz. Dünya çapında İslam’a, Müslümanlara ve bunların en büyük temsilcisi olarak görülen Türklere karşı yürütülen husumet politikalarına en gür seda ile karşı çıkmaya devam ediyoruz. Kudüs’ün mahremiyetine ve Filistinlilerin haklarına yönelik tecavüzleri her platformda dile getirme kararlılığımızdan en küçük bir taviz vermedik, vermeyeceğiz.”

“TÜRKİYE’Yİ BÖLGEMİZDEKİ KRİZİN PARÇASI HÂLİNE GETİRMEYE YÖNELİK TÜM ÇABALARI AKİM BIRAKTIK”

Bölgesel ve küresel kritik gelişmelerin yaşandığı bir dönemde birilerinin Türkiye’yi kendi içinde hapsetmeye çalıştığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Hedef, Türkiye’yi yeniden düzenlenen küresel oyunun dışına itmektir. Biz bu niyeti en başından itibaren gördüğümüz için hazırlıklarımızı yaptık. Ülkemizin temel diplomatik, güvenlik ve ekonomik öncelikleriyle ilgili politikalarımızdan en küçük bir taviz vermeyerek, hiçbir tehdide boyun eğmeyerek tavrımızı ortaya koyduk” ifadesini kullandı.

Atılan adımlar ve yapılan operasyonlarla Kuzey Irak’tan Türkiye’ye yönelik terör tehditlerini kaynağında önleyecek başarılar elde ettiklerini, Suriye’de terör örgütünün Türkiye’nin kazanımlarımıza yönelik saldırılarının tamamını da boşa çıkardıklarını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye’yi bölgemizdeki krizin ve yıkımın bir parçası hâline getirmeye yönelik tüm çabaları akim bıraktık. İmralı’daki terörist başının son günlerde kamuoyuna yaptığı açıklamalar ve bununla ilgili değerlendirmeler örgüt içinde hem iç politikada hem de bölge politikalarında ciddi görüş ayrılıkları ortaya çıktığının işaretidir” dedi.

“TÜRKİYE’NİN VE KIBRIS TÜRKLERİNİN HAKKINI YOK SAYAN GİRİŞİMLERE ASLA İZİN VERMEYECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Doğu Akdeniz’de bulunan ve bulunacak her türlü doğal kaynağın adil bir şekilde paylaşımına rıza gösterilmesini sağlayana kadar Türkiye’nin bölgede attığı adımları kararlılıkla sürdüreceklerine vurgu yaparak bu havzadaki petrol, doğal gaz arama faaliyetleri konusunda Türkiye’nin ve Kıbrıs Türklerinin hakkını, hukukunu, çıkarlarını yok sayan girişimlere asla izin vermeyeceklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Yunanistan Başbakanı kendine göre bir şeyler söyleyip duruyor. Ne söylerse söylesin, bizim orada bir defa haklarımız var, aynı şeklide bu haklarımızı koruma adına hem arama, tarama yapacak olan gemilerimiz, hem sondaj gemilerimiz bu faaliyetlerini sürdürecek, bunun yanında da Silahlı Kuvvetleri’miz gerekli tedbiri aldı, alıyor ve alacaktır” sözlerine yer verdi.

Doğu Akdeniz’deki gelişmeler yönelik Fransa’nın söyleyeceği hiçbir şey bulunmadığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye, Yunanistan ve İngiltere’nin garantör ülkeler olarak konuşma haklarının bulunduğunu kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ama Fransa, sen konuşamazsın, senin böyle bir yetkin yok. Ve sularla ilgili de yine burada ilgi alanları içerisinde olanlar varsa onların da söyleyecek bir şeyleri olabilir. Ama Kıbrıs’a gelince burada ÜÇ tane garantör ülke var, ancak bunlar konuşur” ifadesini kullandı.

“SURİYE’DEKİ TERÖR KORİDORU TÜRKİYE’NİN MÜDAHALESİYLE ORTADAN KALKTI”

Suriye’deki terör koridorunun Türkiye’nin müdahalesiyle ortadan kalktığını, burayı güvenlik koridoru hâline getirmeyi istediklerini yineleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunları Batı ülkelerine, başta Obama, geçmişte ona söyledim, bu dönemde Sayın Trump’a söyledim ve o da dikkat edersiniz bu güvenli bölge ifadelerini birkaç kez kullandı, ama mali desteğe gelince hiçbiri bu konuda mali desteği vermedi. Sayın Merkel’le de bunları konuştum, o da bu noktada böyle bir desteği verebileceğini ve bu projenin isabetli olduğunu söyledi, ama oradan da bir gelişme olmadı. Aynı şekilde Suud’la da görüştüm, o da söyledi. Çin’deki G-20 Toplantısı’ndan sonra kendisiyle konuştuğumuzda bunları söylemişti, ama oradan da bir ses yok. Hep söylüyorlar, laf ola beri geri gele, ondan sonra herhangi bir şey maalesef yok” değerlendirmesinde bulundu.

“TÜRKİYE’Yİ BÖLGESEL KRİZLER ÜZERİNDEN KÖŞEYE SIKIŞTIRMAYA ÇALIŞANLARA FIRSAT VERMİYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ekonomi ve güvenlik konularının gündemlerinde üst sıralarda yer alacağını vurgulayarak Türkiye’nin ekonomideki asıl hedefinin, yüksek teknolojiye, tasarıma, markalaşmaya, yüksek katma değere dayalı üretimi ve ihracatı geliştirmek olduğunu belirtti.

Kur, faiz, enflasyon üçgeninde bunalan girişimcilerin, iş adamlarının, esnafın, çalışanların sıkıntılarını gayet iyi bildiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun için ekonomiyi dengeleye oturtmaya, kurdaki istikrarsızlığı gidermeye, faizleri düşürmeye, enflasyonu yeniden tek haneli rakamlara indirmeye, istihdam artırmaya çalışıyoruz, inşallah bunun sinyalleri gelmeye başlamıştır” diye konuştu.

Türkiye’nin her şeye rağmen geçen yıl yüzde 2,6 oranında büyüdüğünü, bu yılın ilk çeyreğinde de yıllık bazdaki daralmaya rağmen bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,3’ü büyüme görüldüğünü anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Haziran ayı itibariyle her alanda göstergeler olumlu yönde bir yükselişi işaret ediyor. Dolar kuru bir süredir 6 liranın altında seyrediyor, Merkez Bankası döviz rezervlerimiz yeniden 100 milyar dolar seviyesine yaklaştı, borsa bir ayda 86 binden 95 binin üzerine çıktı, tahvil faizleri yüzde 19’un altına indi, ülke risk primimiz geriliyor. Ekonominin nabzını tutan güven endekslerinin hepsinde de Haziran ayında olumlu yönde yükseliş gözleniyor” açıklamasında bulundu.

İmalat sanayindeki kapasite kullanım oranlarında artış olduğunu, ihracat ve turizm sektöründe olumlu gelişmeler yaşandığını, istihdamda 2018 yılındaki sıkıntıların geride kaldığını, uluslararası yatırımcıların Türkiye’ye olan ilgisi artarak sürdüğünü sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Velhasıl, Türkiye’yi bölgesel krizler ve iç politik gelişmeler üzerinden köşeye sıkıştırmaya çalışanlara fırsat vermiyoruz. Allah nasip ederse, G-20 ve Çin seyahatinden sonra bazı müjdeleri yine sizlerle paylaşacağımıza inanıyorum” dedi.

Yeni askerlik sistemi başta olmak üzere TBMM’nin gündeminde pek çok reform düzenlemesi olduğuna işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni askerlik düzenlemesinin gençlerin hayatlarını planlamada çok büyük kolaylık sağlayacağını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu düzenleme Türk Silahlı Kuvvetlerimizin profesyonel yapısını güçlendirmesine ve yükümlü kaynağını daha sistematik bir şekilde planlayabilmesine de imkân sağlayacaktır” ifadesini kullandı.

Bakanlıkları ve kurumların her birinin de kendi alanlarında 2023 hedeflerine ulaşma yönünde çalışmalar yürüttüğünü ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Görüldüğü gibi ülkemiz ve milletimiz için çalışmaya, üretmeye, sorunları çözmeye, yeni atılımları gerçekleştirmeye devam ediyoruz. Türkiye’nin istikrarını bozmayı amaçlayanlara en güzel cevabı icraatlarımızla, reformlarımızla, başarılarımızla vermekte kararlıyız” şeklinde konuştu.

“MEDYANIN MANŞETLERİNE GÖRE DEĞİL, MİLLETİMİZİN MANŞETLERİNE GÖRE HAREKET EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bizim dünyamızda ayrımcılık, ötekileştirme, insanları küçümseme, ülkeyi bölgelere, kökene, meşrebe göre haritalandırma anlayışına kesinlikle yer yoktur. Çoklukta birliğe inandığımız gibi, birliksiz çokluk olmayacağına da kaniyiz” sözlerini kullandı.

Gelecek dönemde de her vatandaşın günlük hayatına dokunacak, işini kolaylaştıracak, refah seviyesini yükseltecek işlere öncelik vereceklerine vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Her görüşten kardeşimizle gönül köprülerimizi güçlendirmek için ne gerekiyorsa yapacağız. Bize bir adım yaklaşana koşarak gideceğiz. Her zaman yaptığımız gibi milletimiz bize nereyi işaret ediyorsa oraya doğru yürümeye, bizden neyi talep ediyorsa onun için çalışmayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Medyanın manşetlerine göre değil, milletimizin manşetlerine göre hareket edeceğiz. Ülkemize dayatılan yollara sapma kolaycılığına kapılmak yerine, zorda olsa kendi hedeflerimize doğru ilerleyeceğiz. Dünyanın içinden geçtiği şu kritik dönemde toplumların önüne belki de yüz yılda bir gelecek fırsatları geçmişteki örnekleri gibi kaçırmayacak, mutlaka değerlendireceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

CUMHURBAŞKANLIĞI HÜKÛMET SİSTEMİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dün 24 Haziran 2018 seçimlerinin yıl dönümü olduğunu anımsatarak Türkiye’nin bu seçimlerle tarihinin en büyük yönetim reformu olan Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’ne geçişini tamamladığını söyledi.

“Böylesine büyük bir reformun oturması, uygulamanın yerleşmesi elbette zaman alacaktır. Ancak genel hatlarıyla milletimizin bu sistemi kabullendiğini, ülkemizin de uyum sağladığını görüyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, sistemin bir yıllık uygulama sonuçları, eksikleri, aksaklıkları ve geliştirilmesi gereken yönleriyle ilgili bir kapsamlı çalışma başlattıklarını, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın koordinasyonunda bakanlıklar, kurumlar, akademisyenler, medya mensupları ve ilgili tüm kesimlerin katılımıyla bu değerlendirme çalışmasını gerçekleştireceklerini söyledi.

TÜRKİYE,ADANA, ADIYAMAN, AFYON, AĞRI, AMASYA, ANKARA, ANTALYA, ARTVİN, AYDIN, BALIKESİR, BİLECİK, BİNGÖL, BİTLİS, BOLU, BURDUR, BURSA, ÇANAKKALE, ÇANKIRI, ÇORUM, DENİZLİ, DİYARBAKIR, EDİRNE, ELAZIĞ, ERZİNCAN, ERZURUM, ESKİŞEHİR, GAZİANTEP, GİRESUN, GÜMÜŞHANE, HAKKARİ, HATAY, ISPARTA, MERSİN, İSTANBUL, İZMİR, KARS, KASTAMONU, KAYSERİ, KIRKLARELİ, KIRŞEHİR, KOCAELİ, KONYA, KÜTAHYA, MALATYA, MANİSA, KAHRAMANMARAŞ, MARDİN, MUĞLA, MUŞ, NEVŞEHİR, NİĞDE, ORDU, RİZE, SAKARYA, SAMSUN, SİİRT, SİNOP, SİVAS, TEKİRDAĞ, TOKAT, TRABZON, TUNCELİ, ŞANLIURFA, UŞAK, VAN, YOZGAT, ZONGULDAK, AKSARAY, BAYBURT, KARAMAN, KIRIKKALE, BATMAN, ŞIRNAK, BARTIN, ARDAHAN, IĞDIR, YALOVA, KARABÜK, KİLİS, OSMANİYE, DÜZCE,

Previous ArticleNext Article

“Türkiye’nin 21 yılda yazdığı başarı hikâyesinin kahramanı, 85 milyonun her bir ferdidir” “Türkiye’nin 21 yılda yazdığı başarı hikâyesinin kahramanı, 85 milyonun her bir ferdidir” için yorumlar kapalı 213555

Cumhurbaşkanı Erdoğan Rize mitinginde yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin son 21 yılda yazdığı başarı hikâyesinin kahramanı, Rize ile birlikte 81 vilayetimizin tamamıdır, 85 milyonun her bir ferdidir” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen Rize mitingine katılarak bir konuşma yaptı.

Konuşmasına Rizelileri selamlayarak başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ana yurdu, baba ocağı Rize’de olmaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirtti.

Karşısında Karadeniz misali kabına sığmayan, bendini yıkmaya hazır bir Rize gördüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dereler dize gelir, dökülür bize gelir. Gönlümün bahçesinde birinci Rize gelir. Derelerin derdini balıktan sor balıktan. Rize’ye tutulmayan ne anlar sevdalıktan” dizelerini okudu.

“TÜRKİYE’Yİ NE EKONOMİK NE SİYASİ NE DİPLOMATİK OLARAK ESİR ALMALARINA MÜSAADE ETMEDİK”

Birilerinin Rize ile birlikte 81 şehrin tamamına olan sevdalarını anlayamadığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bizim ezelden ebede uzanan kardeşliğimizi bir türlü idrak edemiyorlar. Tam 22 yıldır Rizeli kardeşlerimizle birlikte yol yürüdük, omuz omuza mücadele ettik. Vesayetçilerden terör örgütlerine, emperyalist güçlerden Türkiye ile ilgili hesabı olan tüm şer odaklarının karşısında birlikte durduk. Cumhuriyet mitingleriyle milletin iradesini gasbetmek istediler. Gezi hadisesiyle sokaklarımızı terörize etmeye kalktılar. 17-25 Aralık girişimiyle hükûmetimizi alaşağı etmeye çalıştılar. Çukur olaylarıyla ülkemizin bir parçasını bizden koparmayı denediler.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz kanlı darbe teşebbüsüyle doğrudan istiklalimize kastettiler. Teröristlere binlerce tır dolusu silah sağlayarak hemen güneyimizde bir teröristan kurmaya çalıştılar. Ekonomimizi mahvetme, bu tür tehditlerle Türkiye’ye diz çöktürmeye çalıştılar. Bunların hepsini biz, sizlerle beraber boşa çıkardık. Türkiye’yi ne ekonomik ne siyasi ne diplomatik ne de sosyal olarak esir almalarına müsaade etmedik. Sizinle beraber” diye ekledi.

“TÜRKİYE İÇİN SAMİMİYETLE ÇALIŞTIK”

Türkiye’nin son 21 yılda yazdığı başarı hikâyesinin kahramanı Rize ile birlikte 81 vilayetin tamamı, 85 milyonun her bir ferdi olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Siz bu kardeşinize sahip çıktınız, bize destek oldunuz. Biz de sizin için Türkiye için samimiyetle çalıştık. Siz bize güvendiniz, inandınız, teveccüh gösterdiniz. Biz de size olan minnet borcumuzu hep daha fazla hizmet ve eser üreterek, hamdolsun, yerine getirdik. Durmadık, usanmadık, Allah ömür, milletimiz de destek verdikçe yolumuza bu çizgide devam edeceğiz” ifadesini kullandı.

Rize’nin güçlü duruşunu 31 Mart seçimlerinde yine çok net biçimde ortaya koyacağına inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ata yurdum, ana ocağım Rize’den 31 Mart’ta yine rekor bekliyorum” dedi.

Rize 15 Temmuz Demokrasi ve Cumhuriyet Meydanı yanındaki kentsel dönüşüm alanını göstererek, vatandaşlara nasıl bulduklarını soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Güzel mi, Rize merkez değişmiş mi, hâlâ değişiyor mu? Yaparsa AK Parti yapar. Daha neler yapacağız neler” dedi.

“85 MİLYON OLARAK HEPİMİZ BİRİZ, BERABERİZ, KARDEŞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “85 milyon olarak hepimiz biriz, beraberiz, kardeşiz. Bakınız, bizi yıllarca köken üzerinden, meşrep ve hayat tarzı üzerinden bölmek istediler. Her kesimden insanımızın arasında nifak duvarları ördüler. Geçmişte gerçekten çok zor ve karanlık günler yaşadık. Gençlerimizi, evlatlarımızı, ideolojik kör dövüşüne kurban verdik. Bu kavgalardan en büyük zararı millet ve devlet olarak biz gördük. Ekonomimiz kan kaybetti, toplumsal huzurumuz bozuldu. Kardeş kardeşe, komşu komşuya düşman edildi. Demokrasimiz yıllarca vesayetin gölgesinden çıkamadı. Kendi iç meselelerimizle uğraşmaktan dünyadaki değişimi, dönüşümü, yenilikleri, teknoloji ve sanayi hamlelerini yakalayamadık.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her alanda şampiyonlar liginde oynaması gereken ülkemizi yıllarca ikinci lige mahkûm ettiler. Bu fasit daireyi kırmaya çalışan, devlet ve siyaset adamlarını ise ya şehit ettiler ya linç ettiler ya da elini kolunu bağladılar. Merhum Menderes, ülkeye ve millete hizmetin bedelini canıyla ödedi. Rahmetli Özal’ı hiçbir zaman rahat bırakmadılar. Merhum Türkeş ve Erbakan’a yönelik itibar suikastlarının ardı ve arkası hiç kesilmedi. Türkiye ne zaman belini doğrultmaya, yeniden ayağa kalkmaya, kendini toparlamaya çalışsa birileri hemen devreye girerek buna fırsat vermedi. Ülkemizi içine düştüğü bu cendereden kurtaran hamdolsun biz olduk. Teröristler bizimle baş edemedi. Bunları Gabar’a gömdük, bunları Cudi’ye gömdük, bütün o mağaralara gömmek suretiyle nefeslerini kestik. Şimdi de sınır ötesinde aynen devam ediyoruz.”

“YAKIN BİR TARİHTE İKİNCİ ASTRONOTUMUZU DA UZAYA GÖNDERECEĞİZ”

Siyasete kazandırdıkları istikrar ve güven iklimi sayesinde Türkiye’yi her alanda üç, beş, on kat büyüttüklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ihracatı 36 milyar dolardan 256 milyar dolara, turist sayısını 13 milyondan 57 milyona çıkardıklarını belirtti.

Millî geliri 238 milyar dolardan bir trilyon dolar seviyesine getirdiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, istihdamı 19 milyon kişiden, 32 milyon kişiye taşıdıklarını söyledi.

Türkiye’nin savunma sanayinde yüzde 80 dışa bağımlılığını yüzde 20’lere indirdiklerine dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün insansız hava araçlarında dünyanın ilk üç ülkesinden biriyiz. Kızıl Elma ve ANKA-3 ile artık bu alanda farklı bir lige yükseliyoruz. TCG Anadolu’nun ardından geçen ay en büyük ikinci gemimiz olan TCG Derya’yı da donanmamıza teslim ettik. Kendimiz yaptık, dışarıdan değil” diye konuştu.

İlk insanlı uzay misyonunun geçen hafta başarıyla tamamlandığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah, yakın bir tarihte ikinci astronotumuzu da uzaya göndereceğiz. Artık Ahmetler, Mehmetler, Ayşeler, Fatmalar uzaya gidecekler” ifadelerini kullandı.

Azmedince yapılacağını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, azmedip, gayret edip çalıştıklarını ve başardıklarını aktardı.

“HAYAT PAHALILIĞI VE ENFLASYON BAŞTA OLMAK ÜZERE ŞU AN CANIMIZI ACITAN SIKINTILARIN MUHAKKAK ÜSTESİNDEN GELECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, her alanda büyük bir atılım ve çok büyük bir gelişme içinde olunduğuna işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bundan 10, 15, 20 sene önce tohumlarını attığımız projelerin hamdolsun bugün meyvelerini topluyoruz. İnşallah çok daha fazlasını başaracağız. Hayat pahalılığı ve enflasyon başta olmak üzere şu an canımızı acıtan sıkıntıların muhakkak üstesinden geleceğiz. Son 21 yılda pek çok başarıya imza atmış bir hükûmet olarak, bugünkü sorunları da çözecek olan yine biziz. Rabb’im yolumuzu, bahtımızı açık etsin, diyorum.”

Sayılmaya çalışıldığında günler sürecek nice başarıya, reforma, kalkınma ve teknoloji atılımına imza attıklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak ülkemizde muhalefet anlayışı öyle bir berbat ki ne yaparsan yap anlamazlar. Onu değiştirmeye muvaffak olamadık. İşte kendi içlerinde nasıl birbirlerine düştüklerini görüyorsunuz değil mi? Üzülerek de olsa şu gerçeği ifade etmek durumundayım, Türkiye’nin en büyük talihsizliği vizyonsuz, beceriksiz, tembel ve değişime ayak direyen, tutucu muhalefete sahip olmasıdır. Dünyada böyle bir muhalefet yok.”

Türkiye’de son 21 yılda pek çok şeyin değiştiğini, dönüştüğünü ve kendini yenilediğini ancak CHP’nin başını çektiği muhalefette hiçbir köklü değişim yaşanmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Pek istemeseler de genel başkanlık koltuğunda oturanları değiştirdiler. Bundan her seferinde standardı düşürdüler, çıtayı iyice aşağı çektiler” dedi.

CHP’de her gelenin mutlaka bir öncekini mumla arattığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gelen gideni aratıyor. Son genel başkan değişikliğinde de bu gelenek bozulmadı. ‘Değişim’ dediler, ‘yenilenme’ dediler, bir sürü cafcaflı kavram kullandılar ancak günün sonunda sabık genel başkanlarını bir iç darbeyle siyasetten tardedip, aynı tas aynı hamam yollarına devam ettiler. Bay Kemal, güya 13. Cumhurbaşkanı olacaktı, hatırlıyorsunuz değil mi? Bir anda kendini CHP’nin istenmeyen adamı olarak buldu” değerlendirmesinde bulundu.

Aynı vefasızlığı altılı masada beraber oldukları diğer ortaklarına da sergilediklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Altılı masadan şu anda parlamentoda kimse kaldı mı? Hepsi gitti, hepsi dağıldı. Ne oldu? Nerede bu altılı masa? Ben ne demiştim, ‘altılı masadan kimseyi bulamayacaksınız’ demiştim. Bak parlamentoda şimdi kimse yok. Dün yan yana yol yürüdükleri insanlara, bugün demediklerini bırakmıyorlar. Ankara’da bir ofis tutmuşlar. Her birinin Ankara’da birer ofisi var. Güle güle kullanın” diye konuştu.

“HER KESİMDEN VATANDAŞIMIZA ULAŞMAK, ONLARA KULAK VERMEK BOYNUMUZUN BORCUDUR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çıktıkları yolda aynen yürüdüklerini vurgulayarak burada asıl hayal kırıklığını CHP’lilerin yaşadığını söyledi.

CHP’lilerin partilerine ve siyaset kurumuna dair beklentilerini giderek kaybettiklerini gördüklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazi’nin emaneti diyerek hâlen CHP’ye oy veren vatandaşlarımız, maalesef bir umutsuzluk sarmalına sürüklenmektedir. Her ne suretle olursa olsun siyaset kurumundan umut kesilmesi, demokrasimiz adına büyük bir tehdittir” dedi.

Türkiye’nin bu konuda çok acı tecrübeleri bulunduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Geçmişte özellikle de 1970’lerde siyaset müessesesinin umut olma, ülkenin sorunlarına çözüm üretme vasfını yitirdiği durumlarda başımıza neler geldiğini hepimiz gayet iyi hatırlıyoruz. AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak hangi siyasi görüşe mensup olursa olsun, hiçbir vatandaşımızın kendini dışlanmış, ötelenmiş, yok sayılmış hissetmesine rıza gösteremeyiz. 85 milyonun tamamının mesuliyetini taşıyan bir kadro olarak, her kesimden vatandaşımıza ulaşmak, onlara da kulak vermek boynumuzun borcudur.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı tek tek anlatarak, bu kardeşlerimizin de oylarına talip olduğumuzu ifade edeceğiz. Buradan siyasi parti fark etmeksizin tüm vatandaşlarıma sesleniyorum, muhalefete bakıp da asla yeise kapılmayın. Asla alternatifsiz değilsiniz. Hele hele CHP’nin iş bilmez, beceriksiz, sadece kendi kariyerini düşünen idarecilerine mecbur ve mahkûm değilsiniz. Şayet siyasetten beklentiniz, hizmet ve eser görmekse hiç uzağa gitmenize gerek yok AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak işte biz buradayız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti ve Cumhur İttifakı’yla hizmet, eser, yatırım ve projede yarışabilecek hiçbir siyasi hareket olmadığını vurgulayarak şöyle konuştu: “Kendi iktidarları uğruna size dayatmalarda bulunanlara, sizin kaygılarınızı istismar edenlere, size ‘bizim istediğimiz adaya tıpış tıpış oy vereceksiniz’ diyenlere… Kim diyordu bunu biliyorsunuz değil mi? Belediye başkanı olarak ‘kimi görmek istersiniz’ sorusunu bile millete değil de yapay zekâya soranlara, sizin fikrinize, taleplerinize, hassasiyetlerinize saygı göstermeyenlere, kendi şahsi ikballeri için kapalı kapılar ardında bölücü örgütün uzantılarıyla demlenenlere… Anladınız değil mi bizim çayın demlenmesi değil, DEM diye bir parti var ya onlarla demlenenler var. Hâsılı size rağmen siyaset yapanlara bu seçimde esaslı bir ders vermeye hazır mıyız? Hür iradenizin hiç kimsenin tapulu mülkü olmadığını gelin, bu kibir abidelerine gösterin.”

“BİZİM TEK GAYEMİZ ÜLKEMİZE, MİLLETİMİZE VE ŞEHİRLERİMİZE HİZMET ETMEKTİR”

Tek gayelerinin ülkeye, millete, şehirlere, hizmet etmek olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu amaçla Rize’ye son 21 yılda toplam 150 milyar lira tutarında kamu yatırımının yapıldığını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “31 Mart’ta tüm Türkiye’de biz çok farklı bir tablo bekliyoruz. Bu seçimlerin ülkemizde özellikle muhalefette gerçek manada bir değişim dalgasını ortaya çıkaracağına inanıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

Rize’de eğitimde 2 bin 11 yeni derslik inşa edildiğini, kente üniversitenin kazandırıldığını, yaklaşık 6 bin kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binalarının açıldığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ikisi stadyum olan toplam 110 spor tesisinin yapıldığını anlattı.

Sağlıkta bin 63 yataklı 11’i hastane, toplam 30 sağlık tesisini şehre kazandırdıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Toplam 800 yataklı Rize Şehir Hastanemiz ve bin 200 yataklı Güneysu Devlet Hastanemizin yapımına devam ediyoruz. Size söz verdim mi, şehir hastanesi dedim mi… Şu anda sahilde şehir hastanesinin fore kazıklarının nasıl çakıldığını gördünüz mü? İşte oraya 800 yataklı şehir hastanemizi yapıyoruz. Laf ola beri gele yok, söyledik mi yaparız ve yapıyoruz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 12 sağlık tesisinin ihale, proje ve arsa tedarik aşamasının hâlen devam ettiğini belirterek, TOKİ eliyle Rize’de 3 bin 892 konutun tamamlanıp hak sahiplerine teslim edildiğini ifade etti.

Rize’de bin 315 konutun yapımının devam ettiğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Riskli yapı olarak belirlediğimiz, bin 592 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. Şimdi Rize’de beş millet bahçesi projemiz bulunuyor. Güneysu Millet Bahçemizi tamamladık, açılışa hazır hâle getirdik. İyidere Millet Bahçemizin yapımına devam ediyoruz. Rize, Çayeli ve Pazar Millet Bahçelerimizin de projelendirme çalışmaları devam ediyor. Ayder Yaylamızda 440 bin metrekare alanda, yenileme ve koruma projemizi sürdürüyoruz. Ayder’de toplam bin 917 araçlık yeraltı kapalı otoparkının yapımını tamamlamak üzereyiz. İcraat, icraat, laf değil, icraat… İnşallah yeni sezonda hizmete girecek.”

“RİZE’YE 21 MİLYAR LİRA TARIMSAL HİBE VE YATIRIM DESTEĞİ VERDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 76 odalı termal tesis kaba inşaatının bittiğini, 52 adet benzer konaklama biriminin ve Gelin Tülü Şelalesi Seyir Terası’nın yapımının da tamamlandığını bildirdi.

Ulaştırmada 175 kilometre bölünmüş yol yapıldığını, Ovit Tüneli’ni ve bağlantı yollarını açtıklarını, Karadeniz sahil yolunu yaptıklarını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ayder, Güneysu-Büyükköy, Çamlıhemşin-Ayder, Rize-Ambarlı- Küçükçayır yollarını tamamlayarak hizmete açtık. Hurmalık tünelleri ve bağlantı yollarını, Salarha Tüneli’ni tamamlayıp hizmetinize sunduk” şeklinde konuştu.

Hurmalık Tünelleri ve bağlantı yollarını, Salarha Tüneli’ni tamamlayıp hizmete sunulduğunu kaydeden Cumhuraşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “İyidere-İkizdere ayrımı, Küçükçayır, Rize, Pehlivantaşı, Kalkandere, Rize İspir, İyidere ayrımı, İkizdere, İyidere Çayeli ayrımı, Güneysu yollarının yapımına devam ediyoruz. Rize-Artvin Havalimanımızın yapımını tamamladık, hizmete açtık. Havalimanımızın yolcu sayısını biliyor musunuz? Geçtiğimiz yıl 1 milyonu aştı, daha da artacak. İyidere Lojistik Limanımızın yapımı sürüyor. Rize’ye 4 içme suyu tesisi, 83 taşkın koruma tesisi ve 17 hidroelektrik santral inşa ettik. Rize’ye toplam 21 milyar lira tutarında tarımsal hibe ve yatırım desteği verdik. Şehrimize yeni bir Organize Sanayi Bölgesi ve Teknokent kurduk.”

Enerjide, Rize Güneysu, Ardeşen, Çayeli, Fındıklı, Pazar, Kalkandere, Derepazarı, İyidere, Kendirli, Salarha ve İkizdere’ye doğal gaz arzının sağlandığını anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu sene de Muradiye’ye doğal gaz arzı sağlamanın planlandığını söyledi.

“Bölgemizde barışa giden yol, Filistin devletinin kurulmasından geçiyor” “Bölgemizde barışa giden yol, Filistin devletinin kurulmasından geçiyor” için yorumlar kapalı 245692

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dubai’de düzenlenen Dünya Hükûmetler Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “İsrail, bölgede kalıcı barış istiyorsa yayılmacı hayaller peşinde koşmayı bırakmalı, 1967 sınırları temelinde bağımsız bir Filistin devletinin varlığını kabul etmelidir. Bölgemizde barış, huzur ve ekonomik kalkınmaya giden yol, Filistin devletinin kuruluşundan geçiyor” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Madinat Jumairah Mina Salam Konferans Merkezi’nde, onur konuğu olarak katıldığı “Geleceğin Hükûmetlerini Şekillendirmek” teması altında düzenlenen Dünya Hükûmetler Zirvesi’nde bir konuşma gerçekleştirdi.

Samimi misafirperverlikleri dolayısıyla Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) Devlet Başkanı Muhammed bin Zayid Al Nahyan ile BAE Başbakanı ve Dubai Emiri Muhammed bin Raşid Al Maktum’a teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dubai’de onur konuğu olarak bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

“TÜRKİYE YÜZYILI VİZYONUMUZLA GELECEĞİN TÜRKİYE’SİNİ İNŞA EDİYORUZ”

“Geleceğin Hükûmetlerini Şekillendirmek” temasıyla zirvenin küresel barış ve adaletin tesisine pozitif etki yapacağına inandığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Zirvenin temasıyla uyumlu şekilde Türkiye olarak Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümüyle birlikte hayata geçirdiğimiz Türkiye Yüzyılı vizyonumuzla geleceğin Türkiye’sini inşa ediyoruz” diye konuştu.

Doğru değerlerle yola çıkıldığında büyük dönüşümlerin nasıl başarıldığını bugüne kadar gösterdiklerini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, son 21 yıllık iktidarları döneminde Türkiye’yi her alanda 3 kat, 5 kat, 10 kat büyüterek ileriye taşıdıklarını söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 20 yıl öncesinin Türkiye’sini hatırlayanlar ile bugünün Türkiye’sini görenlerin ülkenin kısa sürede nasıl büyük bir başarı hikâyesi yazdığını, nasıl sessiz bir devrim gerçekleştirdiğini kabul ve takdir ettiğini vurguladı.

“Bugün büyüyen ekonomisiyle, güçlü altyapısıyla, uluslararası alanda artan etkinliğiyle, diplomasi kulvarında elde ettiği başarılarıyla, savunma alanındaki atılımlarıyla kendinden söz ettiren bir Türkiye gerçeği var” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, böyle bir Türkiye’yi inşa etmekten gurur ve heyecan duyduklarını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Çevremizde yıllardır devam eden sıcak çatışmalara, terör ve istikrarsızlık dolayısıyla maruz kaldığımız göç baskısına, ülkemizi hedef alan envaiçeşit terör eylemlerine rağmen istikrar, güven ve kalkınma yolunda asla sapmadan bugünlere geldik” ifadesini kullandı.

Geçen yıl 6 Şubat’ta Türkiye’nin tarihinin en büyük doğal afetlerinden birini yaşadığını, 11 il ve 14 milyon insanı doğrudan sarsan depremde 53 binden fazla kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Depremin üzerinden daha 1 sene bile geçmeden enkazları kaldırdık. Vatandaşlarımızın acil barınma ihtiyaçlarını giderdik. İnşası tamamlanan 31 binden fazla konutu depremzedelerimize teslim ettik. Her ay 15-20 bin konut teslim ederek yıl sonuna kadar 200 bin konutun teslimatını yapmayı hedefliyoruz. Tam bir yıl önce asrın felaketini yaşamış bir millet olarak dost ve kardeş ülkelerin de desteğiyle hamdolsun yaralarımızı süratle sarıyoruz. Buradan bir kez daha milletimizle dayanışmasını esirgemeyen başta Emirlikler olmak üzere tüm dostlarımıza yürekten teşekkür ediyorum.”

“TÜRKİYE’Yİ HEDEFLERİYLE BULUŞTURMA MÜCADELEMİZİ AZİMLE SÜRDÜRDÜK”

Tüm bu adımları atarken dünyanın farklı köşelerindeki milyonlarca ihtiyaç sahibine yardım elini uzatmayı da ihmal etmediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin yaklaşık 3,5 milyonu Suriyeli olmak üzere 4 milyonu aşkın sığınmacıya yıllardır ev sahipliği yaptığını anımsattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Etrafı âdeta ateş çemberiyle kuşatılmış ülkemizin bugünkü konumuna gelmesi şüphesiz kolay olmadı. Türkiye’nin son çeyrek asrına mührünü vurmuş bir hükûmet olarak hiçbir zaman dikensiz bir gül bahçesinde yürümedik. Elde ettiğimiz her bir başarının, kazandığımız her bir zaferin, hayata geçirdiğimiz her reformun arka planında çok büyük bir emek, sabır, gayret, tecrübe ve dirayet vardır. Türkiye’yi takip edenler bu zorlu sürecin kilometre taşlarını çok iyi biliyor. Önümüzdeki engeller ne kadar büyük olursa olsun, yılmadan yorulmadan Türkiye’yi hedefleriyle buluşturma mücadelemizi azimle sürdürdük. Bugün de sarsılmaz bir inanç ve kararlılıkla yürüyüşümüz devam ediyor.”

Çok samimi bir hissiyatını paylaşmak istediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 40 yılı aşkın süredir siyasetin içinde olduğunu, halkına siyaset yoluyla hizmet etmeye çalıştığını aktardı.

İlk gençlik yıllarında sivil toplumda başladığı mücadelesini daha sonra siyasetin farklı kademelerinde görev üstlenerek yürüttüğünü anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları paylaştı: “1994 senesinde henüz 40 yaşında bir siyasetçiyken Türkiye’nin en büyük şehri olan İstanbul’un Büyükşehir Belediye Başkanlığına seçildim. Yaklaşık 4,5 yıl sürdürdüğümüz bu vazifemiz sırasında bugün bile takdirle konuşulan çok önemli hizmetlere, eserlere ve yatırımlara imza attım. Okuduğumuz bir şiir nedeniyle hapse atılmamız sonucu siyasi hayatımız bir süre kesintiye uğradı. Ama buna rağmen İstanbul’daki başarımız, önümüzde yeni kapıların açılmasına, çok daha büyük bir başarı hikâyesinin yazılmasına vesile oldu. 2001 senesinde artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak şiarıyla bugün genel başkanlığını yürüttüğümüz AK Parti’mizi kurduk. Partimizin kuruluşundan sadece 15 ay sonra girdiğimiz ilk seçimlerden açık ara birinci çıkarak Türkiye’yi yönetme sorumluluğunu üstlendik. Hapse girdiğimizde kimi gazeteler ‘muhtar bile olamaz’ manşetleri atmıştı ama biz insanımızın teveccühüyle önce Başbakan, sonra Cumhurbaşkanı sıfatıyla yaklaşık 21 yılı aşkın süredir milletimize hizmetkârlık ediyoruz.”

Bu döneme sadece ülkeye çağ atlatan eserleri, hizmetleri ve reformları sığdırmadıklarını, aynı zamanda 17 seçim zaferini de sığdırdıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Son olarak mayıs ayında yüzde 90’ları bulan katılım oranıyla gerçekleşen ve oldukça çekişmeli geçen seçimlerde tarihî bir başarıya daha imza attık. Şimdi de 31 Mart Mahalli İdareler Seçimleri’ne hazırlanıyoruz. 48 gün sonra. Allah’ın izniyle bu seçimlerde 18. zaferimizi elde edeceğiz. Çünkü biz geçmişte olduğu gibi şimdi de ‘insan için ancak emeğinin karşılığı vardır’ inancıyla çalışmalarımızı çok yoğun ve çok sıkı şekilde sürdürüyoruz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Burada bir noktayı da özellikle vurgulamam gerekiyor. Tüm bu süreçler boyunca hükûmet işlerinde daima ‘insanı yaşat ki devlet yaşasın’ prensibini kendimize rehber edindik. Biz insanı yaşatarak, insana dokunarak, insanı yücelterek, insanların kalbini kazanarak devleti yaşattık, büyüttük, güçlendirdik. İnsanımıza sahip çıktıkça insanımız da devletine ve bize sahip çıktı. Halkımızın gücü ve desteği olmasaydı bunların hiçbirini başaramazdık. Bugün de aynı çizgide yolumuza devam ediyoruz. Bizim siyasette varlık gayemiz geride hayırla, şükranla ve hayır duayla yâd edilecek güzel bir miras bırakmaktır.”

“DÜNYAMIZ DEĞİŞİM, GERİLİM, KRİZLER VE KİMİ YERLERDE ÇATIŞMALARIN BİRBİRLERİNİ TETİKLEDİĞİ BİR ALACAKARANLIK KUŞAĞINDAN GEÇİYOR”

Türkiye Yüzyılı vizyonunu hayata geçirince kadar durmadan, dinlenmeden, zorluklar karşısında yılmadan koşturacaklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölgemiz ve ötesinde adil ve kalıcı barışa hâkim kılmak, bu vizyonumuzun temel yapı taşlarından biridir. Nasıl dünya beşten büyükse daha adil bir dünyada mümkündür. Buna gelecek nesiller başta olmak üzere tüm insanlığın ihtiyacı vardır. Ancak dünyamız değişim, gerilim, krizler ve kimi yerlerde çatışmaların birbirlerini tetiklediği bir alacakaranlık kuşağından geçiyor” ifadelerini kullandı.

Henüz bir krizi çözmeden yenisinin patlak verdiği, sancılı bir tabloyla karşı karşıya olunduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Hatırlanacağı üzere Kovid-19 salgınında bunun sağlık boyutuna şahitlik ettik. Tam tünelin sonundaki ışığı gördüğümüzü düşündüğümüz anda Rusya-Ukrayna Savaşı ile sarsıldık. Bu savaş, zaten ciddi belirsizliklerle boğuşan küresel ekonomi ve siyaseti çok daha büyük bir girdabın içine sürükledi. Enerji fiyatlarından gıda krizine, silahlanma yarışından düzensiz göç baskısına geniş bir alanda ilave sorunlarla yüzleştik. Türkiye, bu meydan okumaları en iyi yöneten ülkelerin başında geliyor. İlk günden itibaren hep barıştan, adaletten, diplomasiden ve dayanışma hâlinde sıkıntıların üstesinden gelmekten yana olduk.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Rusya-Ukrayna Savaşı’nda ateşkesin sağlanması ve ardından kalıcı barışa giden yolun aralanması için elimizi taşın altına koyduk. İstanbul Süreci, tarafların bir araya gelip asgari noktalarda buluşabildiğini gösterdi. Karadeniz Girişimi, gıda krizinin daha da derinleşmesinin önüne geçti. Daha bunun gibi ateşi körüklemek yerine yangını söndürmeyi amaçlayan pek çok siyasi, diplomatik ve ekonomik hamle yaptık. Akan onca kana, yıkıma ve acıya rağmen adil bir barışın mümkün olduğuna dair inancımızı hâlen koruyoruz. İnşallah bunun için çabalarımızı yoğunlaştırarak yola devam edeceğiz” diye ekledi.

“İSRAİL ON YILLARDIR İŞGAL, GASP, YIKIM VE KATLİAM POLİTİKALARINDAN VAZGEÇMEMİŞTİR”

Çözüme kavuşturulamayan her meselenin zamanla büyümüş, çetrefilleşmiş bir hâlde karşılarına yeniden çıktığını bildiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, halının altına süpürülerek sorunların çözülemeyeceğini vurguladı.

Yaşanılan her hadiseyle bunun bir kez daha görüldüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bunun en son ve acı örneği Gazze’deki krizdir. Geçen yılın 7 Ekim’indeki hadiseden bağımsız olarak bugünkü krizin kaynağı Birleşmiş Milletler kararlarına rağmen Filistin topraklarındaki işgalin artarak devam etmesidir. Kendini uluslararası hukukun üstünde gören İsrail on yıllardır işgal, gasp, yıkım ve katliam politikalarından vazgeçmemiştir” ifadelerini kullandı.

Filistin halkının nasıl bir adaletsizlikle karşı karşıya kaldığını anlamak için çok uzağa gitmeye gerek olmadığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “1948’den bugüne İsrail-Filistin haritalarına bakmak bile meselenin vahametini göstermeye yeterlidir. Biliyorsunuz tedavinin yarısı, teşhisin doğru konulmasıdır. Burada da sorunun kaynağını doğru tespit etmezsek çözüm yolunu da bulamayız. İsrail, bölgede kalıcı barış istiyorsa yayılmacı hayaller peşinde koşmayı bırakmalı, 1967 sınırları temelinde bağımsız bir Filistin Devleti’nin varlığını kabul etmelidir. Gazze’deki insani trajedinin de giderek bölgeye yayılma riski taşıyan çatışmaların da sona erdirilmesi, her şeyden önce İsrail’in, Filistin halkının en temel haklarını tanımasına bağlıdır. 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğe sahip bir Filistin Devleti vücut bulmadan atılan her adım yarım kalacak, sorun çözüme kavuşturulmuş olmayacaktır.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dolayısıyla bölgemizde barış, huzur ve ekonomik kalkınmaya giden yol, Filistin Devleti’nin kuruluşundan geçiyor. Bu çerçevede bir barışın tesisi ve temini için diğer bölge ülkeleriyle birlikte garantörlük dâhil, sorumluluk üstlenmeye hazır olduğumuzu dile getirdik. Bunun yanında çoğu çocuk ve kadın 28 binden fazla masumun hayatına mal olan, 70 bine yakın sivilin yaralandığı, 1,5 milyondan fazla insanın göçe zorlandığı Gazze’nin büyük bir enkaz yığınına çevrildiği trajedi karşısında her türlü çabayı gösterdik, gösteriyoruz ve göstereceğiz. Şimdiye kadar 34 bin tonluk insani yardım malzemesini Gazze’ye ulaştırılmak üzere bölgeye gönderdik. Toplam 380 hasta ile 344 refakatçiyi Türkiye’de misafir ediyor, tedavilerini sağlıyoruz.”

“FİLİSTİNLİ KARDEŞLERİMİZİ ASLA SAHİPSİZ, ÇARESİZ VE YALNIZ BIRAKMAYACAĞIZ”

Türkiye’nin Gazzelilere yönelik işlenen savaş ve insanlık suçlarının takibi için uluslararası hukuk kulvarında atılan adımlara destek verdiğini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Güney Afrika Cumhuriyeti nezdinde hak ve adaletin tecellisi için inisiyatif alan tüm ülkelere özellikle de Afrikalılara teşekkür etti.

Aynı şekilde 2023 Ekim ve Aralık aylarında Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda kabul edilen kararlara destek veren ülkelere de teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Filistinli kardeşlerimizi asla sahipsiz, çaresiz ve yalnız bırakmayacağız. Son dönemde Birleşmiş Milletler Filistinli Mülteciler Ajansına yönelik dozu artan itibar suikastlarını da esefle karşıladığımızı belirtmek isterim” dedi.

Bu kritik dönemde Ajansa yapılan katkıların arttırılmasının önemli olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Vicdan sahibi tüm ülkeleri, Ürdün, Suriye, Lübnan ve işgal altındaki Filistin topraklarında yaşayan 6 milyon mülteci için can damarı olan Ajansa sahip çıkmaya davet ediyorum. Bakınız, tüm bunları sadece nüfusu Müslüman bir ülkenin Cumhurbaşkanı olarak söylemiyorum. Ajansa aynı zamanda 5 asır önce engizisyon zulmüne maruz kalan Musevilere kapısını açmış 4 asır boyunca İbrahim Halilullah düsturuyla Kudüs-ü Şerif’e hizmet etmiş bir milletin evladı olarak ifade ediyorum.”

Mevcut İsrail yönetiminin sorumsuz, pervasız ve acımasız politikalarının tüm dünyada antisemitizmi körüklediğini gördüklerini, bundan da rahatsız olarak insanlık adına endişe duyduklarını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha fazla kan dökülmeden, daha fazla çocuk ve kadın ölmeden bir an önce Gazze’deki katliamın durdurulması gerektiğini ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevcut tehditler karşısında etkin küresel yönetişim, etkin iş birliği ve dayanışmanın dünyanın geleceği bakımından belirleyici olacağı değerlendirmesinde bulundu.

“TÜRKİYE, MESULİYETLERİNİ YERİNE GETİRDİ”

Sürdürülebilir kalkınma hedeflerinin hayata geçirilmesinin de bu sürecin önemli bir parçası olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hedefleri ulusal kalkınma plan, strateji ve vizyonlarının ana unsurlarından biri olarak değerlendirdiklerini kaydetti.

“Bununla yetinmiyor, hedeflere ulaşmak için uluslararası çabalarda en ön saflarda yer alıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ancak bu konuda da uluslararası toplum ne yazık ki başarılı bir sınav veremiyor. 2030 itibarıyla sıfır açlığa ulaşma hedefinden giderek uzaklaşılmaktadır” ifadelerini kullandı.

Kapsayıcı ve sürdürülebilir bir kalkınma için yeşil dönüşümün gerekliliğinin gün geçtikçe daha net görüldüğünü dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “ortak yuva” olan dünyayı çevre felaketlerinden, atık krizinden korumanın da herkesin sorumluluğu olduğunu vurguladı.

Aralık ayında Birleşik Arap Emirlikleri’nin ev sahipliğinde düzenlenen COP28 Dünya İklim Eylemi Zirvesi’ne bu bilinçle katkı verdiklerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye olarak belirledikleri “2053 itibarıyla net sıfır emisyon” hedefi ve eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde başlatılarak yürütülen Sıfır Atık projesiyle bu alandaki mesuliyetlerini yerine getirdiklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2026’da düzenlenecek Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği 31. Taraflar Konferansı’na ev sahipliği için açıkladıkları adaylık konusunda da katılımcılardan destek istedi.

“ADIMLARIMIZI ‘DİJİTAL TÜRKİYE’ VİZYONU TEMELİNDE ATMAKTAYIZ”

Yapay zekâ gibi çığır açan teknolojilerin çalışma hayatından ekonomiye, bilgiye erişimden uluslararası siyasete her alanı dönüştürdüğüne dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Türkiye olarak dijitalleşmenin sunduğu fırsatlardan yararlanırken beraberinde getirdiği riskleri de başarıyla yönetmenin çabası içindeyiz. Adımlarımızı ‘Dijital Türkiye’ vizyonu temelinde atmaktayız. Teknoparkları yaygınlaştırarak, üniversite sanayi iş birliğini destekleyerek, AR-GE çalışmalarını, bilimsel faaliyetleri, genç girişimcileri teşvik ederek ülkemizde güçlü bir yenilikçilik ekosistemi kurduk. Yenilikçiliğin mimarı ve taşıyıcısı olan TEKNOFEST gençliğinin yetişmesi için tüm imkânlarımızı seferber etmiş durumdayız. Elektronik devlet kapısıyla 65 milyona yakın kullanıcının 8 bine yakın kamu hizmetine ulaşmasını sağlıyoruz. Oluşturmakta olduğumuz Türkiye dijital devlet stratejisiyle de devletin dijitalleşmesi için ana yol haritasını belirlemiş olacağız. Yapay zekânın gayrisafi yurt içi hasılaya katkısını yüzde 5’e bu alandaki istihdamı ise 50 bin kişiye çıkarmayı hedefliyoruz. Birleşik Arap Emirlikleri dâhil körfez ülkelerinin dijital dönüşüm, teknoloji ve yenilikçilik alanlarında gerçekleştirdikleri hamleleri de takip ediyoruz. Bu alanlarda iş birliği ve ortaklıklarımızı geliştirmemizde fayda görüyoruz.”

Türkiye’nin uluslararası barışın teorisine ve pratiğine katkısını pekiştirmek misyonuyla hayata geçirdiği Antalya Diplomasi Forumunun 3’üncüsünün 1-3 Mart’ta düzenleneceğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Krizler döneminde diplomasiyi öne çıkarmak temasıyla gerçekleştireceğimiz forum vesilesiyle sizleri turizmimizin başkenti Antalya’da misafir etmekten büyük bir memnuniyet duyacağız” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Dünya Hükûmetler Zirvesi’nin başarıyla icra edilmesinde emeği geçenlere teşekkür ederek hayırlı olmasını diledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından düzenlenen GovTech ödül törenine katıldı.

seers cmp badge