Cumhurbaşkanı Erdoğan“Ortak tarihî ve kültürel mirasımızın korunması noktasında Macaristan ile örnek bir iş birliğimiz mevcut” Cumhurbaşkanı Erdoğan“Ortak tarihî ve kültürel mirasımızın korunması noktasında Macaristan ile örnek bir iş birliğimiz mevcut” için yorumlar kapalı 99114

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan Başbakanı Orban ile düzenlediği ortak basın toplantısında, “Ortak tarihî ve kültürel mirasımızın korunması noktasında Macaristan ile örnek bir iş birliğimiz mevcut” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Macaristan Başbakanı Viktor Orban, Macaristan Başbakanlık Ofisi’ndeki Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Toplantısı’nın ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

“İMZALADIĞIMIZ ANLAŞMALARLA İLİŞKİLERİMİZİN HUKUKİ ZEMİNİNİ GÜÇLENDİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan Başbakanı Orban ile baş başa ve heyetler arası gerçekleşen görüşmelere, 10 maddelik bir anlaşmayla nokta koyduklarını belirterek görüşmelerin her iki ülke için hayırlara vesile olmasını diledi.

Bugünkü görüşmelerin gelecek için çok ciddi neticeler vereceğine inandığını  ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, stratejik iş birliğinin ilerletilebilmesi için atılabilecek adımların neler olduğunun üzerinde durduklarını belirtti.

Siyasi, askerî, güvenlik, göç, ekonomik, kültürel ve ticari alanlarda neler yapabilecekleri üzerinde durduklarına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Eğitim, kültür, karayolu taşımacılığı, sosyal hizmetler gibi çeşitli alanlarda imzaladığımız 10 belgeyle, ilişkilerimizin hukuki zeminini güçlendirdik. 2018 yılında 2,6 milyar dolar düzeyinde gerçekleşen ticaret hacmimizi 6 milyar dolar seviyesine çıkartmak için Sayın Başbakan ile aramızda bir irade birliği var. Macaristan-Türkiye bunu gerçekleştirmeye bana göre muktedirdir” dedi.

“MACARİSTAN İLE SAVUNMA SANAYİ ALANINDA ÇEŞİTLİ PROJELERİ HAYATA GEÇİRMEKTE KARARLIYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türk girişimcilerin Macaristan’daki faaliyet ve yatırımlarını memnuniyetle takip ettiğine vurgu yaparak Macar ve Türk iş adamlarıyla yuvarlak masa toplantısı gerçekleştireceklerini, bu toplantıda da iş adamlarının birbirleriyle dayanışma içinde ne gibi adımlar atabileceğini, üçüncü ülkelerde neler yapabileceklerini görüşeceklerini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sayın Başbakan Afrika’da atılabilecek adımların üzerinde durdular. Bizim de önem atfettiğimiz bir konudur. Macar makamlarının da iş adamlarımıza gereken her türlü kolaylığı yapacağına inanıyorum. Aynı şekilde Türkiye olarak biz de Macar müteşebbislere her türlü kolaylığı sağlamakta kararlı olduğumuzu ifade etmek isterim” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan ile savunma sanayisi alanında çeşitli projeleri hayata geçirmekte kararlı olduklarını vurguladı.

“Ortak tarihî ve kültürel mirasımızın korunması noktasında Macaristan’la örnek bir iş birliğimiz mevcut” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl ekim ayında Macaristan Başbakanı Orban ile restorasyonu tamamlanan Gül Baba Türbesi’nin açılışını yaptıklarını anımsattı ve türbeyi ziyaret edenlerin sayısında önemli artış olduğunu öğrendiğini söyledi.

“AVRUPA BİRLİĞİ’NİN SON DÖNEMDE ÜLKEMİZE KARŞI İZLEDİĞİ TUTUM YAPICI OLMAKTAN UZAKTIR”

Maarif Vakfı’na ait okulun faaliyete geçebilmesi için Macaristan Hükûmeti’nin sağladığı destek dolayısıyla Macaristan Başbakanı Orban’a teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan’ın resmî müfredatını temel alan okulun Eylül 2020’de eğitim öğretim faaliyetlerine başlayacağını bildirdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan’ın, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik sürecine sağladığı desteğin çok kıymetli olduğunun altını çizerek, “Gerçekten Sayın Başbakanın bu konuda vermiş olduğu desteğe her zaman için müteşekkirim, bunu özellikle ifade etmek isterim. Avrupa Birliği’nin son dönemde ülkemize karşı izlediği tutum şüphesiz ki yapıcı olmaktan uzaktır. Birkaç üye ülkenin ikili meselesinin Türkiye-Avrupa Birliği ilişkilerini rehin almamalıdır. Birlik, bu tutumuyla esasen kendi çıkarlarına da zarar veriyor. Türkiye’nin tam üyeliğinin Birliğe katacağı değerin layıkıyla kavranması gerekiyor” değerlendirmesinde bulundu.

“ÜLKEMİZDE 4 MİLYON MÜLTECİ VAR”

Vişegrad Dörtlüsü ile ilişkileri daha da geliştirmeye kararlı olduklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Görüşmelerimizde, Sayın Başbakan’a Barış Pınarı Harekâtımıza verdiği destekten dolayı şükranlarımızı ifade ettim. Özellikle şu anda ülkemizde 4 milyon mülteci var. Bunun 3 milyon 650 bini Arap, Ezidi, Keldani, Arami, 350 bini de Kürt’tür ve bunların ciddi bir sayıda özellikle Avrupa’ya göç etmesi mümkün. Fakat biz bugüne kadar aramızdaki dayanışmanın gereği olarak hep bu süreci sabırla atlattık ve şu anda yine bir Güvenli Bölge ihdası için çalışmalarımızı yapıyoruz. Güvenli Bölge ihdasıyla da atmak istediğimiz adım, bizdeki mültecilerin kendi evlerine, topraklarına dönmesini sağlamaya yöneliktir.”

“Macaristan’ın terörle mücadelemizde gösterdiği ittifak dayanışması, stratejik ortaklığımızın ne kadar kuvvetli temellere dayandığını göstermiştir” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “NATO’da beraberiz. Bu ne demektir, bizler aynı zamanda stratejik ortağız. Stratejik ortakların terör örgütleriyle beraber olması mümkün mü? Ama maalesef bazı stratejik ortakların terör liderleriyle yapmış oldukları ne yazık ki görüşmeler, onlarla birlikte yapmış oldukları dayanışmalar var. Bunlar biz ciddi manada üzmüştür. Çünkü uluslararası teröre karşı mücadele vereceksek, o zaman uluslararası terörle mücadelede NATO üyelerinin böyle bir görüşmeyi yapması affedilebilir değildir” diye konuştu.

“TERÖRÜN VE TERÖRİSTİN İYİSİ OLMAZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin terör örgütü DEAŞ’a karşı yürüttüğü mücadelede elde ettiği başarıları dile getirerek, DEAŞ elebaşı Bağdadi’nin eşi ile 13 yakın çevresini yakaladıklarını açıkladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz DEAŞ ile mücadeleyi böyle veriyoruz ve bunu vermekte kararlıyız. Asla bundan taviz vermeyiz. Çünkü terörün ve teröristin iyisi, ‘benimki, seninki’ anlayışı olmaz. Eğer bu mücadeleyi vereceksek kararlı vereceğiz. Çünkü burada insanlığın huzuru, menfaati yatmaktadır. Şu ana kadar bunu sürdürdük. Bundan sonra da sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı.

Türkiye’nin dokuz yıla yaklaşan Suriye krizinde evlerini terk etmek zorunda kalan insanlar için kendi bütçesinden 40 milyar dolar harcadığına vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Birliği’nin bu insanlara yardım konusunda verdiği sözleri tutmadığı, Türkiye’nin yardımlar gelse de gelmese de varil bombalarından kaçan, Türkiye’ye sığınan insanlara her türlü desteği vermek zorunda olduğunu kaydetti.

“BARIŞ PINARI HAREKÂTI SAYESİNDE TERÖRLE MÜCADELE KARARLILIKLA SÜRÜYOR”

Barış Pınarı Harekâtı sayesinde terörle mücadelenin kararlılıkla sürdüğüne işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ve Rusya ile varılan mutabakatlara rağmen belirlenen bölgelerden teröristlerin çıkartılamadığını, terör örgütleri DEAŞ, YPG-PYD-PKK ile mücadelenin kararlı bir şekilde sürdüğünü sözlerine ekledi.

Barış Pınarı Harekâtı sırasında terör örgütü PYD’nin cezaevlerinden çıkardığı çoğunluğu kadın ve çocuk 270 DEAŞ’lıyı tekrar cezaevlerine yerleştirdiklerine değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yakalanan DEAŞ mensuplarıyla ilgili değerlendirmelerin devam ettiğini anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Macaristan’ın Türk Konseyi’ne gözlemci üye olmasının ve Budapeşte’de açılan Türk Konseyi Avrupa Ofisi’nin, Orta Asya ve Kafkasya coğrafyasında iş birliğinin kuvvetlenmesine vesile olacağına inandığını belirterek, “Kısa süre önce de değerli dostumla Bakü’de bir aradaydık. Orada görüşmelerimizi yaptık, bugün de buradayız. Yani birbirimize uzak değiliz, iki saat süreyle Ankara’dan buraya geldik. Bundan sonraki süreçte de bu yakınlığımızı fiziki değil aynı zamanda gönülde taçlandırdığımızı biliyorum ve bu ifadelerimi kullanmak istiyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Macaristan Başbakanı Orban, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Destek gelmezse göç etmek isteyen mültecileri Avrupa’ya doğru bırakıyor musunuz?” sorusuna, “Destek gelse de gelmese de biz bu misafirlerimize ev sahipliğini yapmaya devam edeceğiz, ancak, tabii bu da bir yere kadar. Bizde bir söz var, zira bu terazi bu kadar sıkleti çekmez. Baktık ki bu iş olmuyor, daha önce de söyledim, kapıları açmak zorunda kalırız. Kapıları açtığımız zaman zaten nereye gideceği malumdur, ama Macaristan’a uğramadan giderler, onu zaten onlar da biliyor” cevabını verdi.

“ŞARTLAR UYGUN OLURSA PATRİOT ALABİLİRİZ”

ABD’ye gerçekleştireceği görüşmeden beklentilerinin sorulması ve ABD ziyaretinde patriot ve F-35 konusunda bir adım atılmasını bekleyip beklemediği sorusu üzerine de Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle konuştu: “Doğmamış çocuğa don biçilmez. Her şeyden önce görüşmemizde ikili ilişkilerimiz başta olmak üzere bölgesel sorunlar, bunları ele alacağız. Tabi ikili ilişkilerimizde de özellikle şu anda S-400 konusu, Patriot konusu, F-35 konusu,  bunlar da tabii görüşme içerisinde yer alacak konulardır. Bunun yanında 100 milyar dolarlık bir ticari ilişki hedefimiz var, bunları tabii konuşacağız. Hangi alanlarda, hangi sektörlerde neler yapabiliriz, bunları ele alacağız. Ama hepsinden öte, terörle mücadelede bundan sonraki süreçte beraber neler yapacağız? Yani bugün Mazlum Kobani denilen adamın Bağdadi’den hiçbir farkı yok. Bağdadi ne kadar önemli bir teröristse, Mazlum Kobani de o kadar önemli bir teröristtir ve yüzlerce insanın kanına giren bir örgütün o da başındadır. Şimdi burada benim görüştüğüm terörist iyi, görüşmediğim kötü diyemeyiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD’nin uygun şartlarda patriot vermesi hâlinde bu savunma sisteminin de alınabileceğine işaret ederek, “Bu konu da Kongreden geçmesi lazım diyorlarsa Kongreden geçirsinler, bize teklifi versinler, biz de o teklif üzerinden değerlendirmemizi yapalım. Kaldı ki, bizim Amerika’ya karşı şu ana kadar herhangi bir ön kabulümüz olmamıştır” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir soru üzerine, görüştüğü liderlere güvenli bölgeye ilişkin plan ve projeleri sunduğunu anımsatarak şunları kaydetti:

“Biz diyoruz ki, burada bir uluslararası donörler toplantısı yapalım ve bize belli bir destek verilsin ve bu destekle beraber, bizim millî bütçemize biz para istemiyoruz, burada Birleşmiş Milletler’in garantörlüğünde bir adım atalım, biz burada inşaatları yaparız, biliyorsunuz dünyada müteahhitlik sektöründe biz bazen iki, bazen üçüncü sırada yer alan bir ülkeyiz. Ve süratle altı yılla iki yıl arasında buralarda en azından bu projeyi pilot proje olarak hayata geçirelim ve bu insanlar kendi topraklarına, kendi evlerine dönme imkânını yakalasın ve buna biz hazırız. Görüştüğüm liderlere, hepsine elimizdeki kitapçıkları takdim ediyorum, anlatıyorum, sorularını cevaplandırıyorum ve bu şekilde de kendimizi her an hazır görüyoruz ve bunun için de altyapı çalışmalarımızı devam ettiriyoruz.”

TÜRKİYE İLE MACARİSTAN ARASINDA İMZALANAN ANLAŞMALAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Macaristan Başbakanı Orban, ortak basın toplantısı öncesinde, iki ülke arasında Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi (YDSK) Hakkında Ortak Siyasi Bildiri’ye imza attı. Daha sonra da iki ülke arasında şu anlaşmalar imzalandı: “Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanlığı arasında Diplomatik Eğitim ile Bilgi ve Belge Değişimine İlişkin İşbirliği Mutabakat Zaptı.” “Türkiye Cumhuriyeti Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanlığı arasında Uzayın Barışçıl Amaçlarla Keşfi ve Kullanımı için İşbirliği Mutabakat Zaptı.”  “Türkiye Cumhuriyeti Millî Eğitim Bakanlığı ile Macaristan Dışişleri ve Dış Ticaret Bakanlığı arasında Stipendium Hungaricum Burs Programı Çerçevesinde 2020 – 2022 Yılları Arasında Yürütülecek İşbirliği Hakkında Mutabakat Zaptı.” “Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Macaristan Hükûmeti arasında Yolcu ve Eşyanın Karayolu ile Uluslararası Taşınmasına İlişkin Anlaşma.” “Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Macaristan Hükûmeti arasında Kültürel İşbirliği Anlaşması.”  “Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti ile Macaristan Hükûmeti arasında Eğitim Alanında İşbirliği Anlaşması.” “Türkiye Cumhuriyeti Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Macaristan İnsan Kaynakları Bakanlığı arasında İşbirliğini Geliştirmeye Yönelik Mutabakat Zaptı.” “Türkiye Cumhuriyeti ile Macaristan arasında Posta ve E-Ticaret İlişkilerinin Güçlendirilmesi için İşbirliğine Dair Mutabakat Zaptı.” “Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Başkanlığı ile Macaristan Millî Arşivi arasında İşbirliği Protokolü.”

Previous ArticleNext Article

Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi toplantısında konuştu Cumhurbaşkanı Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi toplantısında konuştu için yorumlar kapalı 211351

Cumhurbaşkanı Erdoğan, çevrim içi katıldığı G20 Liderler Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, “Gazze başta olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarında yaşanan trajedi, artık insanlığın tahammül sınırlarını aşmıştır. Bakınız iki gün önce, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları günüydü. Yedi bine yakın masum Filistinli çocuk maalesef bugünü göremedi” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, G20 Liderler Zirvesi’ne çevrim içi katılarak bir konuşma gerçekleştirdi.

Yeni Delhi zirvesinin ardından liderleri tekrar bir araya getiren Hindistan Başbakanı Modi’ye teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, son zirvenin, G20’nin küresel meselelerin çözümündeki öncü rolünü bir kez daha teyit ettiğini kaydetti.

Hindistan’ın Uttarakhand Eyaleti’nde yaşanan tünel kazası dolayısıyla üzüntülerini de dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmiş olsun dileklerinde bulundu.

Türkiye’nin de güçlü destek verdiği Afrika Birliği’nin daimi üyeliğe kabulü ile G20’nin nüfuz alanın daha da arttığını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kutsal kitapları hedef alan saldırıların da G20 Bildirgesi’nde kınanmasını son derece isabetli bulduklarını belirtti.

Yeni Delhi sonrasında takibini yapacakları unsurlardan birinin de çok taraflı kalkınma bankalarının geliştirilmesi olduğunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi: “Küresel büyüme, finansman koşullarındaki daralma, jeopolitik gerilimler, uluslararası ticarette artan korumacı eğilimler, iklim değişikliği ve çevre sorunları gibi bir dizi faktörün etkisiyle yavaşlamaya başlamıştır. G20’nin, bu alanda lokomotif rol üstlenmesi gerektiğine inanıyorum. Kalkınmanın temel unsurlarından biri de, toplumun tüm bireylerinin, bu mücadelenin parçası hâline getirilmesidir. Bu anlayışla, biliyorsunuz 2015 dönem başkanlığımız sırasında Kadın 20 Grubu’nun kurulmasına liderlik ettik. Yeni tesis ettiğimiz Kadının Güçlendirilmesi Çalışma Grubu’yla Antalya’da attığımız bu adımı daha da güçlendirmiş oluyoruz.”

“GAZZE’DE AÇIKÇA SAVAŞ SUÇU VE İNSANLIĞA KARŞI SUÇ İŞLENMEKTEDİR”

Yeni Delhi zirvesinden sonra bu yana karşılaşılan küresel meydan okumaların, çeşitlendiği ve çetrefilleştiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, çok taraflı sistemin etkinliği her geçen gün daha çok sorgulandığını belirterek, sözlerine şöyle devam etti: “Ukrayna’daki savaş devam ederken, 7 Ekim’de bir başka krize uyandık. Gazze başta olmak üzere işgal edilmiş Filistin topraklarında yaşanan trajedi, artık insanlığın tahammül sınırlarını aşmıştır. Bakınız iki gün önce, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları günüydü. Yedi bine yakın masum Filistinli çocuk maalesef bugünü göremedi. Çünkü İsrail yönetimi, bu çocukların en temel hakkı olan yaşama hakkını onların elinden aldı. Sularını, elektriklerini, gıdalarını, yakıtlarını keserek onları ölüme mahkûm etti. Filistinlileri kendi yurtlarından göçe zorladı; ölümden kaçmak için son bir umutla sığındıkları hastaneleri, okulları, kampları, ibadethaneleri, kiliseleri acımasızca bombaladı. Hatta bugüne kadar varlığını hep inkâr ettikleri nükleer bomba kullanma tehdidinde bulundu. Elini vicdanına koyan herkesin kabul edeceği gibi; bu yaşananların hiçbiri kendini savunma hakkıyla açıklanamaz. Burada açıkça savaş suçu ve insanlığa karşı suç işlenmektedir. Bu suçları işleyenler, insanlığın vicdanıyla birlikte uluslararası hukuka da muhakkak hesap vermelidir.”

Kendilerinin hiçbir şekilde sivillere yönelik eylemleri mazur ve meşru görmediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, çevrim içi zirveye katılan tüm liderleri İsrailli-Filistinli, Yahudi-Müslüman-Hristiyan diye ayırmadan sivil ölümlerine karşı aynı tepkiyi vermeye davet etti. Dört günlük insani fasıla ilanı ve sınırlı sayıda da olsa rehine ve tutukluların takası konusunda mutabakata varılmasını, olumlu bir gelişme olarak niteleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu adımın, önceliğimiz olan ve bir an evvel tesis edilmesini beklediğimiz kalıcı ateşkese ve barışa vesile olmasını temenni ediyorum” ifadesini kullandı.

“YENİ GÜVENLİK MİMARİSİNDE BAŞKA ÜLKELERLE BİRLİKTE SORUMLULUK ÜSTLENMEYE HAZIRIZ”

“Ateşkesin tesisi ve rehinelerin takasıyla ilgili görüşmeleri yakından takip ediyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Son gelişmelerle birlikte, 1967 sınırları temelinde, başkenti Doğu Kudüs olan, İsrail’le yan yana barış içinde yaşayacak bağımsız bir Filistin Devleti’nin kurulmasının önemini hep birlikte tekrar gördük” dedi.

Liderleri, iki devletli çözümün en kısa sürede tesisi için de inisiyatif almaya çağıran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz Türkiye olarak, garantörlük dahil tesis edilmesi gereken yeni güvenlik mimarisinde başka ülkelerle birlikte sorumluluk üstlenmeye hazırız” ifadesini kullandı.

Bölgeye yönelik insani yardımlarını devam ettirdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugüne kadar, Mısırlı kardeşlerimizle iş birliği içinde, 11 uçak ve bir sivil gemi dolusu 666 bin ton yardım malzemesini El Ariş’e sevk ettik. Kanser hastaları ve çocuklar başta olmak üzere, yaralıların Türkiye’ye intikalini sağlayarak tedavilerini devam ettiriyoruz. Siz dostlarımı insani ve tıbbi yardımların kesintisiz temini ve Gazze’ye ulaştırılması konusunda da gereken adımları atmaya davet ediyorum” dedi.

Sözlerinin sonunda toplantıya ev sahipliği yapan Hindistan’a bir kez daha teşekkür eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1 Aralık itibarıyla G20 Dönem Başkanlığı’nı devralacak Brezilya’ya da başarılar diledi.

“Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz” “Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz” için yorumlar kapalı 234575

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir-Türkiye İş Forumu’nda yaptığı konuşmada, “Türk iş insanlarının Cezayir’deki iş birliği imkânlarını ve yeni fırsatları en iyi şekilde değerlendirmeye devam edeceklerine inanıyorum. Ülkemizdeki Cezayir yatırımlarından da memnuniyet duyuyoruz. Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için de gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, resmî ziyarette bulunduğu Cezayir’de, Cezayir-Türkiye İş Forumu’na katıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir-Türkiye İş Forumu’ndaki konuşmasında, 2020 yılındaki son ziyaretinin ardından dost ve kardeş ülke Cezayir’de bulunmaktan memnuniyet duyduğunu söyledi.

Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi’nin ikinci toplantısını icra ettiklerini anımsatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun’la bu mekanizmanın bundan sonra Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey olarak devam etmesini kararlaştırdıklarını kaydetti.

“CEZAYİR İLE TİCARET HACMİMİZ GEÇTİĞİMİZ SENE 5,3 MİLYAR DOLARA YÜKSELDİ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmelerinde ülkeleri arasındaki ticari ve ekonomik ilişkileri ayrıntılı biçimde ele aldıklarını ve toplam 13 anlaşmaya imza attıklarını aktararak, “Ortak bildirimizde iş birliğine dair gayretlerimizi Türkiye’nin, Cezayir’in ve bölgenin refah ve huzuruna katkı sağlayacak şekilde arttırma irademizi vurguladık. Son dönemde hızlanan temaslar ve ziyaretler münasebetlerimize önemli ivme kazandırıyor” dedi.

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’la birlikte sahip oldukları karşılıklı iradenin meyvelerini başta ticaret ve ekonomi olmak üzere her alanda gördüklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ticaret hacmimiz geçtiğimiz sene, bir önceki yıla göre yüzde 27 artışla rekor seviye olan 5,3 milyar dolara yükseldi. Artış eğilimi bu sene de devam ediyor. 2023’ün ilk on ayında ticaret hacmimiz, geçtiğimiz yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 19’luk yükselişle 5 milyar dolara ulaştı. İnşallah sene sonunda 6 milyar dolar bandını yakalamış olacağız” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İşbirliği Konseyi’nin geçen yıl Ankara’da yapılan ilk toplantısında çıtayı daha da yukarı çekerek 10 milyar dolar hedefini belirlediklerini hatırlatarak, “Sizlerin de değerli katkılarıyla bu noktaya en kısa sürede ulaşacağımıza inanıyorum. Cezayir’de iş birliği imkânlarını fark eden yatırımcılarımız, ülkelerimiz arasında yeni ve sağlam köprüler inşa etmeyi sürdürüyor. Bizler de kendilerine yardımcı olmaya devam edeceğiz. Cezayir’de faaliyet gösteren bin 400 civarında Türk ortaklı firma, yaklaşık 5 bin Cezayirli kardeşimize istihdam sağlamaktadır. Firmalarımız, konut ve altyapı, demir-çelik, tekstil, petrokimya ve ilaç sanayinin aralarında bulunduğu geniş bir yelpazede faaliyet gösteriyor” ifadelerini kullandı.

Tüm bu alanlarda örnek işlere imza atan ve Cezayirli kardeşlerinin de takdirini kazanan şirketleri tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin de şirketlerin, iş insanlarının, yatırımcıların önünü açtıklarını ve işlerini kolaylaştırdıklarını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki lider olarak iş dünyasının karşılaştığı sorunların çözümü için de ellerinden geleni yaptıklarını ifade ederek, şirketlerin yoğun olarak faaliyet gösterdikleri ve vatandaşların da çoğunlukla ikamet ettiği Oran şehrinde başkonsolosluk açarak, daha kolay ve etkin biçimde konsolosluk hizmeti almalarını temin ettiklerini söyledi.

“TÜRKİYE, CEZAYİR’DE PETROL VE DOĞAL GAZ HARİCİ EN ÇOK YATIRIM YAPAN VE EN ÇOK İSTİHDAM SAĞLAYAN ÜLKE KONUMUNDADIR”

Ziraat Bankası’nın da Cezayir’de faaliyete geçmesiyle, özellikle ticari işlemler ve bankacılık alanındaki iş birliğinin daha da gelişeceğini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şirketlerimizin yatırımlarının piyasa değeri 6 milyar dolara yaklaştı. Türkiye bu rakamlarla Cezayir’de petrol ve doğal gaz harici en çok yatırım yapan ve en çok istihdam sağlayan ülke konumundadır. İnşallah burada da en kısa sürede 10 milyar dolar seviyesini yakalamayı hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, iş dünyasının önünü açmak ve yeni yatırım ile iş birliği imkânlarını teşvik etmekle mükellef olduklarını kaydederek, şöyle devam etti: “Bu anlayışla tüm kuruluşlarımız, ekonomik ve ticari ilişkilerimizin ahdî zeminini tahkim etmek üzere çalışmalarını hızla sürdürüyor. Ticaret Bakanlarımızın imzaladıkları Ortak Niyet Beyanı’yla müzakerelerine başlanacak Tercihli Ticaret Anlaşması’nın süratle neticelendirilmesi iş birliğimize büyük ivme kazandıracaktır. Müzakereleri devam eden Yatırımların Karşılıklı Teşviki ve Korunması Anlaşması’nın hayata geçirilmesi de her iki ülkedeki yatırımcılar için yeni bir teşvik unsuru olacaktır.”

Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’la bu süreçlerin kısa sürede nihayete ermesi için müştereken çalışmaya devam edeceklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cezayir’in, yerli üretimin ve hidrokarbon harici sektörlerdeki kapasitesinin geliştirilmesine yönelik çalışmalarını takdirle takip ediyoruz. Enerji alanındaki köklü ilişkilerimizi bu kapsamda yeni bir vizyonla çeşitlendirerek, uzun vadeli ortaklığa dönüştürmek amacındayız. Kurumlarımız ve şirketlerimiz, bu amaçla birlikte çalışarak ortaklıklar geliştiriyorlar” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türk iş insanlarının Cezayir’deki iş birliği imkânlarını ve yeni fırsatları en iyi şekilde değerlendirmeye devam edeceklerine inanıyorum. Ülkemizdeki Cezayir yatırımlarından da memnuniyet duyuyoruz. Cezayirli kardeşlerimizin Türkiye’deki yatırımlarını artırmaları için de gerekli kolaylıkları sağlamayı sürdüreceğiz” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cezayir-Türkiye İş Forumu’ndaki samimi misafirperverlikleri için Cezayirlilere teşekkür ederek Cezayir Cumhurbaşkanı Tebbun’un şahsında Cezayir makamlarına, Gazze’de 7 Ekim’den bu yana artarak devam eden vahşet karşısında sergiledikleri dik ve dirayetli duruş sebebiyle şükranlarını sunduğunu söyledi.

“TÜRKİYE, İSRAİLLİ YÖNETİCİLERİN FİLİSTİNLİ KARDEŞLERİMİZE KARŞI İŞLEDİKLERİ SAVAŞ SUÇLARININ TAKİPÇİSİ OLMAYI SÜRDÜRECEKTİR”

Cezayir’in, Gazze konusunda en cesur ve güçlü tepkiyi veren ülkelerden biri olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugünkü görüşmelerimizde kardeşim Tebbun ile akan kanın durması için neler yapabileceğimizi detaylıca istişare ettik. 13 binden fazla Filistinli kardeşimizin şehit edildiği saldırılar, İsrail’in ve destekçilerinin gerçek yüzünü, niyetini, amacını bir kez daha deşifre etmiştir. İsrailli yöneticilerin işledikleri savaş suçları ve insanlığa karşı suçların müeyyidesiz bırakılmaması bu bakımdan çok önemlidir” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Gazzeli çocukları, bebekleri, kadınları ve yaşlıları vahşice katledenlerin sadece insanlık vicdanında değil, uluslararası hukuk önünde de hesap vermesi ve mahkûm olması gerektiğini belirterek “Diğer türlü zalimin daha da zalimleşmesinin, katliamlarına yenilerini eklemesinin önüne geçemeyiz. İsrail Devleti’nin bir daha benzer vahşete kalkışmaması için İslam dünyasıyla birlikte vicdan sahibi tüm ülkelere de sorumluluk düşüyor. Şunu bir kez daha bilmemiz lazım, İsrail bir terör devletidir. Bunu söylemekten çekinmeye gerek yok, bildiğimiz gerçek bu, vaka bu. Öyleyse bunun hakkını vermek lazım. Bu yapılan vahşet, soykırım sebebiyle de süratle Lahey Adalet Divanı’na gitmesi gerekir. Onun için şu anda binlerce avukat arkadaşımız çalışmalarını sürdürüyor ve İsrail Devleti’ni başta (Binyamin) Netanyahu olmak üzere buraya göndermek ve burada da bunların yargılanmasını sağlamamız gerekiyor” diye konuştu.

“Hastaneleri, okulları, ibadethaneleri, camileri, kiliseleri vuranlar bunlar değil mi?” diye soran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gazze’yi yerle yeksan edenler bunlar değil mi? Yani bunlar yaptırımsız mı kalacak? ‘Yapanın yanına kar kalıyor.’ mu diyeceğiz? Gereği neyse bunu yapmak için işte Birleşmiş Milletlerde ne oldu? 121 ülke İsrail’in karşısında yer aldı, 40 ülke çekimser kaldı, 14 ülke ise karşısında durdu, yani bizim karşımızda durdu ama kovalayacağız çünkü Netanyahu gidicidir. Artık Netanyahu’ya İsrail halkı bile sahip çıkmıyor. Eğer bugün birileri onun yanında yer alıyorsa şunu bilin, bunların İsrail’e borcu var. İsrail’e borcu olduğu için bunlar onların yanında yer alıyor. Ama Türkiye’nin, Cezayir’in, bizim İsrail’e borcumuz yok, bizim halkımıza borcumuz var ve biz de buradan hareketle rahat hareket ediyoruz. Türkiye, İsrailli yöneticilerin Filistinli kardeşlerimize karşı işledikleri savaş suçlarının takipçisi olmayı sürdürecektir” dedi.

“GAZZE’NİN YENİDEN İMARI İÇİN GEREKEN HER TÜRLÜ ÇABAYI GÖSTERECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, nükleer silah konusuna değinerek konuşmasını şöyle tamamladı: ”Yine bu süreçte İsrailli bakanlar tarafından varlığı inkâr edilen nükleer silah ve atom bombası meselesinin de unutulmasına izin vermeyeceğiz. Ey İsrail, atom bombası var mı yok mu söyle. Söyleyemez ama bak biz söylüyoruz. İsrail sende atom bombası var, bunun da özellikle ilgili mercilere şikâyetini yaptık, yapıyoruz. Türkiye dâhil tüm bölgenin güvenliğini tehdit eden bu konuda hem Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi hem de Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı nezdinde girişimlerde bulunacağız. Tüm bunlarla birlikte Gazze’nin yeniden imarı için de gereken her türlü çabayı göstereceğiz. Evet, cebi güçlü olanlara da sesleniyorum. Onlar da bu konuda ellerini cebine atmalı ve Gazze’ye yardım etmeli. Kurulan fona gerekli desteği, hep birlikte Riyad Konferansı’nda bu sesi verdik, oraya gerekli desteği vermeliyiz. Sürekli işgallerle, toprak gasbıyla, mazlumları katlederek büyüyen İsrail Devleti’nin Gazze’yi insansız hâle getirme politikasına eyvallah edemeyiz, etmeyeceğiz. Gazze Filistinlilerindir ve Allah’ın izniyle öyle kalacaktır. İslam âlemi olarak Filistin davasına sahip çıkmamızın önemini bir kez daha ifade etmek istiyorum. Bu düşüncelerle İş Forumu’nun düzenlenmesinde emeği geçen tüm kurum ve kuruluşlarımızı tebrik ediyorum. Toplantımızın ve kurulacak yeni iş birliklerinin hayırlara vesile olmasını diliyorum. Rabbim yar ve yardımcımız olsun diyorum. Kalın sağlıcakla.”

seers cmp badge