Ulaştırma Ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan ; Hedefimiz 15 Bin Kilometre Akıllı Yol Ulaştırma Ve Altyapı Bakanı Mehmet Cahit Turhan ; Hedefimiz 15 Bin Kilometre Akıllı Yol için yorumlar kapalı 247

Bakan Turhan, ülkelerin gelişmişlik seviyelerinin erişim altyapısıyla doğru orantılı olduğunu belirterek, “Hedefimiz orta vadede 15 bin kilometre akıllı yola ulaşmak.” dedi.

Turhan, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumunda (BTK) düzenlenen SummITS 2’nci Uluslararası Akıllı Ulaşım Sistemleri (AUS) Zirvesi’nde yaptığı konuşmada, teknolojik çağda yaşandığını ve her şeyin baş döndürücü bir hızla değiştiğini söyledi.

Bu değişime ayak uyduramayan toplumların geri kalmış ülkeler arasında kalacağını vurgulayan Turhan, ülkelerin gelişmişlik seviyelerinin, erişim altyapısıyla doğru orantılı olduğunu ifade etti.

Turhan, şu anda ihtiyaç duyulan birçok kamu hizmetinin bir tık uzaklıkta olduğunu, belirledikleri bilgi toplumu olma hedefi doğrultusunda hızlı adımlar atarak, güzel sonuçlar elde ettiklerini dile getirdi.

Rekabetin önemine dikkati çeken Turhan, “Sektörün rekabete açılmasıyla birlikte özel sektör de bu alana çok önemli miktarda yatırım yaptı. Şu anda 449 farklı işletmeci, 802 farklı alanda yetki belgesiyle hizmet veriyor.” diye konuştu.

Kamudaki e-dönüşüme de değinen Turhan, kamu kurumları arasındaki veri iletişimini, tüm saldırılara karşı daha güvenli hale getiren internete kapalı Kamu Sanal Ağı’nın (KamuNet) kurulduğunu anımsattı. Turhan, e-Devlet’in kullanıcı sayısının da 46 milyona ulaştığı bilgisini verdi.

  • Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G Projesi

5G’ye geçiş çalışmalarında yerli ve milli üretim kapsamında BTK’nin desteğiyle “Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G Projesi”nin başlatıldığını hatırlatan Turhan, “Şu anda haberleşme altyapımız sadece insanların bağlantı kurduğu bir ağ olmaktan çıktı. Şimdiden nesneler, araçlar, elektrikli cihazlar, binalar, yollar gibi akıllı nesnelerin oluşturacağı, kendi kendine öğrenen akıllı ağlar kurulmaya başlandı.” ifadelerini kullandı.

Yolu, üzerinde sadece taşıtların gidebildiği inşaat yapısı olarak değil, sürücülerin, yolcuların, yayaların canlarının ve mallarının emanet edildiği sanat yapıları olarak gördüklerini vurgulayan Turhan, şöyle konuştu:

“Ülkemizi aklın yolu olan bölünmüş yollarla donattık. 2003’te 6 bin 101 kilometre uzunluğundaki bölünmüş yol ağının üstüne 21 bin 80 kilometre daha ekledik ve 27 bin 181 kilometreye çıkardık. Sadece 6 ilini bölünmüş yol ile bağlayan Türkiye’den, bugün 77 ilini bölünmüş yollarla bağlayan bir ülke olduk. Toplam yol ağımızın yüzde 40’ı bölünmüş hale gelirken, trafiğin yüzde 82’si bölünmüş yollarda seyahat edilir hale geldi. Bu sayede kafa kafaya çarpışma riskini ortadan kaldırdık.”

Bakan Turhan, bölünmüş yollarla trafik hacminin artmasına karşın kazalarda hayatını kaybeden kişi sayısının yüzde 71 azaldığını bildirdi.

Yapılan bölünmüş yolların yakıt ve zaman tasarrufuna katkısının toplam yıllık 18 milyar liranın üzerinde olduğunu belirten Turhan, yollardaki zararlı gaz salımının da yaklaşık 3,9 milyon ton azaldığını ve böylece çevrenin korunduğunu anlattı.

Turhan, AUS’un ülkede etkin kullanılabilmesi ve yurt geneline yaygınlaştırılması için 2023 stratejisini belirlediklerini ifade ederek, bu noktada çalışmalara devam ederken Avrupa Birliği (AB) ülkeleri tarafından yapılan çalışmaları da yakından takip ettiklerini bildirdi.

Hız yönetimi, yolların geometrik standartlarının düzenlenmesi, oto korkuluklarda enerji sönümleyici sistemlerin uygulanması gibi “affeden yol uygulamaları”nı yaygınlaştırdıklarını belirten Turhan, şu değerlendirmede bulundu:

“Bunları ülkemizin dört bir yanına kurmaya devam ediyoruz. Bu kapsamda kaza kara noktası ve kaza potansiyeli yüksek kesimlerde iyileştirme çalışmaları yapıyoruz. Bu süreçte akıllı ulaşım altyapılarını gerek sürücülerimizin gerekse yolcularımızın hizmetine verdik. Kavşakları değişken trafiğe yanıt verebilecek hale getiren trafik uyarmalı sinyalizasyon sistemlerini kurmaya başladık.”

İhtiyaç duyulan kavşaklardaki bu sistemleri kurarak zaman tasarrufu sağladıklarını vurgulayan Turhan, şu ana kadar 153 kavşağın trafik uyarmalı sinyalizasyon yönetimi biçimine dönüştüğünü ve 129 kavşakta da çalışmaların devam ettiğini söyledi.

  • Ana AUS Merkezi Mayısta Tamamlanacak

AUS Merkezi binalarından ikisinin yapımını tamamlayarak hizmete sunduklarını belirten Turhan, “Bir tanesinin yapımına devam ediyoruz. Bölge müdürlüklerimizde oluşturulacak 14 ayrı AUS merkezi binalarına ait projeleri de hazırladık. Ana AUS Merkezinin görüntü, ses ve otomasyon sistemlerini de mayıs ayı içinde tamamlamış olacağız.” diye konuştu.

Turhan, Ulaştırma Elektronik Takip ve Denetim Sistemi’ni kurduklarına işaret ederek, akıllı yol pilot uygulaması olarak başlatılan 505 kilometrelik Antalya-Gazipaşa, Antalya-Tekirova ve Antalya-Sandıklı kara yolu güzergahlarına fiber optik kablo kurulumunu yaptıklarını aktardı.

Bu yolun, tüm sinyalizasyon sistemlerinden makineler arası iletişime ve hatta sürücüsüz araçlara kadar tüm uygulamaları destekleyeceğini aktaran Turhan, şunları kaydetti:

“Pilot uygulamamızın ardından Ankara-İzmir-Denizli ve Sivrihisar-Bursa kara yolu kesimlerinde fiber kablo kurulumunu da başlattık. Bu çalışma kapsamında 18 Ekim 2021’e kadar 1385 kilometre kara yoluna fiber optik kablo kurulacak. Hedefimiz orta vadede 15 bin kilometre akıllı yola ulaşmak. Akıllı ulaşım hizmetlerimizin temelinde insanımıza verdiğimiz değer var. Bakanlık olarak oluşturduğumuz ulaştırma politikalarıyla hayata geçirdiğimiz ve geçireceğimiz AUS’larla vatandaşlarımızın hayatını korumakla kalmadık, insanların trafikte bekleme sürelerini de azalttık ancak teknolojinin gelişim hızı, yatırımların gerçekleşme hızını aşabiliyor. Bunu bilerek, geleceği düşünerek hareket ediyoruz. Planlarımızı ve altyapımızı olabildiğince esnek ve gelişmelere uyum sağlayabilecek şekilde hayata geçiriyoruz.”

Previous ArticleNext Article

“Çanakkale bir milletin asli kimliğini bulduğu, küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” “Çanakkale bir milletin asli kimliğini bulduğu, küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” için yorumlar kapalı 95993

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 Mart Şehitlerini Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törende yaptığı konuşmada, “Çanakkale, tarihi şanlı zaferlerle dolu bir milletin asli kimliğini bulduğu, üzerine serpilen ölü toprağını kaldırdığı, tıpkı bir Anka Kuşu gibi küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır. Tüm yokluk ve imkânsızlıklara rağmen dönemin en modern ordularını dize getiren milletimiz, Çanakkale’de yazdığı destanla, İstiklal Harbimizi zafere ulaştıracak inancı, iradeyi ve direniş ruhunu da kuşanmıştır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Mart Şehitlerini Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümü nedeniyle Şehitler Abidesi’nde düzenlenen törene katıldı.

Törende yaptığı konuşmada, canları ve kanları pahasına tüm dünyaya “Çanakkale Geçilmez” dedirten büyük kahramanları rahmetle anan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aynı şekilde vatanımızın bekası, milletimizin istiklal ve istikbali uğrunda toprağa düşen tüm yiğitlere Allah’tan rahmet niyaz ediyorum” dedi.

“ÇANAKKALE, TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN KURULUŞ MÜJDESİDİR”

Mehmet Akif’in “Gök kubbenin altında yatar, al kan içinde. Ey yolcu, şu topraklar için can veren erler. Hakk’ın bu veli kulları taş türbeye girmez; Gufrana bürünmüş, yalnız Fatiha bekler” duasıyla şehitleri selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal, Çanakkale’yi ‘bugünümüzü kurtaran, maziye kahramanlığını ve büyüklüğünü iade eden, bu toprakları bize ebedi vatan yapan’ zafer olarak tarif ediyor. Gerçekten de Çanakkale, tarihi şanlı zaferlerle dolu bir milletin asli kimliğini bulduğu, üzerine serpilen ölü toprağını kaldırdığı, tıpkı bir Anka Kuşu gibi küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” şeklinde konuştu.

Tüm yokluk ve imkânsızlıklara rağmen dönemin en modern ordularını dize getiren Türk milletinin Çanakkale’de yazdığı destanla, İstiklal Harbi’ni zafere ulaştıracak inancı, iradeyi ve direniş ruhunu da kuşandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları kaydetti: “Bu yönüyle Çanakkale, Kurtuluş Savaşımızın adeta provası, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş müjdesidir. Çanakkale’yi, milletimizin bu topraklarda var olmak için verdiği en zorlu, en kutlu mücadelelerden biri olarak görüyoruz. Üzerinden ne kadar süre geçerse geçsin, 108 sene önce burada yazılan o büyük destanı daima gururla hatırlıyoruz. Çanakkale, bizim için sadece iftihar vesilesi değil, aynı zamanda zorluklar karşısında bizlere mücadele azmi veren ilham ve güç kaynağıdır.”

85 milyonun tamamının Çanakkale’den, burada koyun koyuna yatan şehitlerden, ecdadın sergilediği mücadeleden alacağı çok kıymetli dersler olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle deprem ve sel felaketiyle yüreklerimizin yandığı bu sancılı dönemde, Çanakkale ruhuna tekrar ihtiyacımız var. Yaklaşık 49 bin kardeşimizin hayatını kaybettiği, 11 ilimizde ciddi yıkıma ve acıya yol açan depremin yaralarını, ancak bu ruhu dirilterek sarabiliriz. Nasıl 108 sene önce omuz omuza vererek imkânsızı başardıysak, asrın felaketinin üstesinden de yine dayanışmayla, yine kardeşlikle gelebiliriz. Milletimizin, depremin ilk anlarından itibaren ortaya koyduğu birlik ve beraberlik tablosu, bu konuda bizlere umut ve güven aşılıyor” ifadelerini kullandı.

“EN KISA SÜREDE ŞEHİRLERİMİZİ YENİDEN AYAĞA KALDIRACAĞIZ”

Ziyaret ettiği şehirlerde insanların metanetini, sabrını, vakarını ve hayata yeniden tutunma iradesini gördükçe, cesaret kazandıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “En büyük gücümüz olan bu seferberlik ruhunun zedelenmesine fırsat vermeden, inşallah gece-gündüz çalışarak, en kısa sürede şehirlerimizi yeniden ayağa kaldıracağız. Hiçbir insanımızı, umutlarını bize bağlamış hiçbir vatandaşımızı çaresiz, sahipsiz bırakmayacağız” dedi.

Çanakkale’nin, birbirine kenetlenmiş bir milletin aşamayacağı hiçbir engel, hiçbir badire olmadığını herkese gösterdiğini de vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, devleti ve milletiyle zorluklara göğüs gerecek, krizleri fırsata çevirecek, ‘küllerinden yeniden doğacak’ kapasiteye sahiptir. Yeter ki fitne ve fesat peşinde olanlara kulak asmayalım. Yeter ki birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize halel getirmeyelim. Yeter ki sürekli karamsarlık aşılayan şeamet tellallarına fırsat vermeyelim. Rabbim ülkemizi her türlü kazadan, beladan, afetten muhafaza eylesin diyorum” şeklinde konuştu.

Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümünü tekrar tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “18 Mart Şehitler Günü’nde Anafartalar Komutanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere bütün komutanlarımızı, kahraman Mehmetçiklerimizi, şehit ve gazilerimizi rahmetle anıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Şehitler Anıtı’na çelenk bırakmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu. Bu sırada askerlerce saygı atışı yapıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması öncesinde, 16 Türk devletinin askerlerini giysileri ve bayraklarla temsil eden Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı, konuşma kürsüsü yanında kendilerine ayrılan alana konuşlandı.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız’ın da konuşma yaptığı programa, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile gaziler ve vatandaşlar katıldı.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın şehitler için dua ettiği programda, Hacı Bayram Cami İmam Hatibi Yunus Koçan da Kur’an-ı Kerim okudu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dua edilmesinin ardından şehitlik defterini imzaladı ve şehitliklere karanfil bıraktı

.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıl Dönümü Mesajı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıl Dönümü Mesajı için yorumlar kapalı 97779

“108 yıl önce emperyalistlere karşı Anadolu’daki Türk varlığını korumak ve bin yıllık Türk topraklarını müdafaa etmek için verdikleri mücadeleyle milletimizi Çanakkale Zaferine ulaştıran bütün kahramanlarımızı ve aziz şehitlerimizi rahmetle, tazimle yâd ediyoruz.

Çanakkale Zaferi, Türk milletinin bağımsızlığından asla vazgeçmeyeceğini dünyaya bir kez daha ilan ettiği büyük ve tarihi bir kahramanlık destanıdır.

Anadolu’nun dört bir yanından gelerek yedi düvele karşı Çanakkale’de verilen topyekûn mücadelede ecdadımız, milletimizin zor günde nasıl bir ve beraber olduğunu göstermiş, şehit kanlarıyla sulanan toprağımıza düşmanın ayak basmasına izin vermemiştir.

Bugün biz de ülkemiz ve milletimiz için Çanakkale Zaferinde ortaya koyduğumuz ruh ve iradeyle çalışıyor, her türlü zorluğu birlik ve beraberlikle aşabileceğimize olan inançla mücadelemizi sürdürüyoruz.

Büyük bir kahramanlıkla, cesaretle yazılan şanlı tarihimize sahip çıkacak, Çanakkale ruhunu canlı ve diri tutmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.

Bize bu vatanı emanet eden şehitlerimize, gazilerimize şükran borcumuzu ödemek, vatanımızı ve bayrağımızı her koşulda müdafaa etmek için dün olduğu gibi bugün de yarın da mücadeleden bir an olsun geri durmayacağız.

Bu düşüncelerle, Çanakkale Zaferi’nin 108. yıldönümünü kutluyor, 18 Mart Şehitler Günü’nde bu toprakları bize emanet eden tüm şehitlerimizi ve başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere bütün kahramanlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum.

Ruhları şad, mekânları cennet olsun.”