Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan: Jeotermal kurulu gücümüz, Avrupa’da ilk, dünyada 4’üncü sırada Dev yatırımlar | Cumhurbaşkanı Erdoğan: Jeotermal kurulu gücümüz, Avrupa’da ilk, dünyada 4’üncü sırada için yorumlar kapalı 78829

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Manisa Enerji ve Tabii Kaynaklar Projeleri Toplu Açılış Töreni’nde yaptığı konuşmada, “Türkiye’nin tökezlemesini, krize ve kaosa sürüklenmesini umanlara inat ülkemizi aydınlık bir geleceğe hazırlıyoruz. Ne yapıyorsak tüm Türkiye için yapıyoruz; 83 milyon insanımızın huzuru, güvenliği, refahı için yapıyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Manisa’ya yapılan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının yatırımlarının toplu açılış törenine canlı yayınla bağlanarak katılımcılara hitap etti.

Manisa’ya ve tüm Manisalılara selamlarını göndererek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen ay Akhisar Çevre Yolu’nun son bölümünü şehrin istifadesine sunduklarını bugün de Manisa’ya, enerji alanında kazandırdıkları yatırımların açılış heyecanını yaşadıklarını söyledi.

“2021’DE DE DOĞAL GAZ YATIRIMLARIMIZI ARTIRARAK SÜRDÜRECEĞİZ”

Toplam bedeli 1,37 milyar dolara ulaşan dört enerji tesisinin hayırlı olmasını dileyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, termik ve jeotermal enerji alanındaki bu yatırımların, Türkiye’nin enerji arzına önemli katkı sağlayacağını kaydetti.

Bugün Soma ve Kırkağaç ilçelerinin doğal gaza kavuşacağını, vatandaşların doğal gazın konforundan, temizliğinden ve rahatlığından yararlanabileceğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’deki doğal gaz kullanımına ilişkin şu bilgileri paylaştı: “Bunun için toplam 29,5 milyon lira yatırım yaparak, 45,2 kilometre uzunluğunda doğal gaz hattı döşedik. Göreve geldiğimizden bu yana, Türkiye genelinde doğal gaz dağıtımına yapılan yatırım toplamda 27 milyar lirayı buldu. Bizden önce sadece beş büyükşehrimizde doğal gaz varken, biz bu imkânı 81 şehrimizin tamamına yaygınlaştırdık. 2020 sonu itibariyle, 153 bin kilometre dağıtım şebekesi uzunluğuna ulaşarak, 589 yerleşim yerine doğal gaz arzı sağladık. Bugün 54,5 milyon vatandaşımız doğal gazın konforundan yararlanıyor. Doğal gazın ulaştığı toplam nüfusumuz ise yaklaşık 68 milyondur. Tüm dünyada kamu yatırımlarının durma noktasına geldiği 2020’de de doğal gaz yatırımlarımıza ara vermedik. Salgına rağmen 39 ilçe ve beldemizi doğal gaza kavuşturduk. İnşallah 2021’de de doğal gaz yatırımlarımızı artırarak sürdüreceğiz. Enerji yatırımlarımızla beraber doğal gazın da ecdat yadigârı Manisa’ya hayırlı olmasını diliyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İmam Şafi Hazretlerine atfedilen “Allah yolundaysan koş. Koşmak zor geliyorsa hızlıca yürü, o da zor geliyorsa sadece yürü. Olmuyorsa sürün, fakat asla geri dönme!” sözünü dile getirerek, “Bizler de Hakk’ın ve halkın rızası için çıktığımız bu kutlu yolda, önümüze çıkan engellere, yolda karşılaştığımız zorluklara aldırmadan, hamdolsun tam 18 yıldır kararlılıkla yürüyoruz. Ülkemizi hedefleri ve hayalleriyle kucaklaştırmak için gece gündüz demeden koşuyor, koşturuyor, ter döküyoruz” diye konuştu.

“MÜMKÜN OLDUĞU KADAR YERLİ KAYNAKLARIMIZA DAYALI BİR ENERJİ SEKTÖRÜ KURMAYI AMAÇLIYORUZ”

Bugüne kadar Cumhuriyet mitinglerinden Gezi olaylarına, 17-25 Aralık girişiminden 15 Temmuz kanlı darbe teşebbüsüne kadar envai çeşit saldırıya uğradıklarını, sadece medyayla, çetelerle, teröristlerle değil; aynı zamanda 80 senedir Türkiye’nin başına musallat olan “takoz” muhalefetle de mücadele ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatan yansa ateşinde ısınacak kadar gözü kararmış bu güruha rağmen, hamdolsun, Türkiye’ye, Cumhuriyet tarihinin en başarılı 18 yılını yaşattık. Sadece yatırımlarda değil; diplomaside, demokraside, özgürlüklerde de sessiz bir devrime imza attık. Çünkü biz, muhalefet gibi yalan, iftira ve bühtanla günü kurtarmaya çalışmıyoruz” değerlendirmesinde bulundu.

“Türkiye’nin tökezlemesini, krize ve kaosa sürüklenmesini umanlara inat, ülkemizi aydınlık bir geleceğe hazırlıyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ne yapıyorsak tüm Türkiye için yapıyoruz; 83 milyon insanımızın huzuru, güvenliği, refahı için yapıyoruz. Tüm dünyada yatırımların durma noktasına geldiği şu salgın döneminde de asla rehavete kapılmadık. Sağlıktan ulaşıma, tarımdan sanayii, enerji, çevreye kadar her alanda projelerimize hız verdik. Ardı ardına hizmete açtığımız hastaneler, barajlar, sulama tesisleri, millet bahçeleri, ulaşım ve enerji yatırımları, eser ve hizmet siyasetimizin yeni sembolleri olarak ülkemizin dört bir yanında yükseliyor” dedi.

“YERLİ VE YENİLENEBİLİR ENERJİ KAYNAKLARINI ETKİN ŞEKİLDE KULLANMAYA ÇALIŞIYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Karadeniz’deki 405 milyar metreküplük doğal gaz keşfinin ardından, enerji yatırımlarını özellikle yoğunlaşmaya başladıklarının altını çizerek, “Bağımsız Enerji, Güçlü Türkiye diyerek mümkün olduğu kadar yerli kaynaklarımıza dayalı bir enerji sektörü kurmayı amaçlıyoruz” dedi.

Soma’nın, Türkiye’nin en büyük ikinci yerli linyit yataklarına ev sahipliği yaptığına dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: “Bugün hayata geçireceğimiz 510 megavat gücündeki Soma Kolin Termik Santrali, yerli kömürün yüksek teknolojiyle buluştuğu güzel bir örnektir. Bu projeyle, yıllık 4,7 milyon ton linyiti işleyerek enerjiye dönüştüreceğiz. Maden sahası ve santralle birlikte yatırım tutarı 1,1 milyar doları bulan projeyle, yıllık yaklaşık 150 milyon dolarlık gaz ithalatını engelleyeceğiz. Toplam bin 500 insanımıza istihdam sağlayan bu yatırım, tek başına Manisa’nın elektrik tüketiminin dörtte üçünden fazlasını üretecek kapasiteye sahiptir. Açılışını yaptığımız tesisimiz Türkiye’de ve Avrupa’da belirlenen karbon emisyon değerlerini karşılayacaktır. Bu tesis, son teknoloji kömür yakma teknolojisinin yanı sıra baca gazı arıtma sistemiyle de temiz kömür teknolojilerinde örnek olacaktır. Açılışını yaptığımız toplam 266 milyon dolarlık bir yatırımla hayata geçen SANKO Salihli JES-2 ve JES-3 ile MASPO Ala-2 jeotermal enerji santralleri toplam 84,5 megavat kurulu güce sahiptir. Bu santrallerimiz, enerji üretim kapasitelerinin yanı sıra sağladıkları yüksek istihdamla Manisa’yı bir cazibe merkezi hâline getirecektir. Resmî açılışını yaptığımız tesislerimizde üreteceğimiz elektrikle inşallah 2,5 milyon hanemizin ihtiyacını karşılayacağız. Yine bu yatırımlarla işletme aşamasında yaklaşık bin 700 vatandaşımıza istihdam imkânı oluşturacağız.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, elektrikte kurulu gücü Türkiye’nin büyümesi için olmazsa olmaz gördüklerini belirterek bu gücü 18 yılda üçe katlayarak 96 bin megavata ulaştırdıklarını kaydetti.

Özellikle yerli ve yenilenebilir enerji kaynaklarını etkin şekilde kullanmaya çalıştıklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bugün, kurulu gücümüzün yüzde 63,5’ini yerli kaynaklardan oluşuyor. Bu oranın yüzde 51,7’si ise yenilenebilir kaynaklara aittir. Yani temiz enerji. 2002’de sadece 18 megavat olan jeotermal kurulu gücümüz, bugün bin 613 megavata ulaşmıştır. Bu rakamla Türkiye, jeotermalde Avrupa’da ilk, dünyada dördüncü sıraya yükselmiştir” bilgisini paylaştı.

Tüm dünyanın salgınla mücadele ettiği 2020’de de enerji yatırımlarına devam ettiklerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen yıl 4 bin 900 megavatlık ilave kurulu gücü daha devreye aldıklarını ve bu gücün neredeyse tamamı yenilenebilir kaynaklardan oluştuğunu açıkladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece üretimde değil, yenilenebilir enerji teknolojilerinde de merkez ülke olmayı hedeflediklerini belirterek, “Bu amaca ulaşmak için yerli araştırma-geliştirme, yerli insan kaynağı ve yerli üretim temeline dayanan bir gelecek tasavvur ediyoruz. Böylece üretimin başından sonuna kadar ‘Türk Malı’ damgasını gururla taşıyan bir enerji üretim zincirini ilmek ilmek örüyoruz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, açılışı yapılan toplam tutarı 1,37 milyar dolar olan dört enerji tesisinin Manisa’ya ve tüm vatandaşlara hayırlı olmasını temenni ederek, “Türkiye’nin büyümesi, gelişmesi, kalkınması için alın teri döken, emek veren, gayret gösteren özel sektörümüze şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum. Tüm bu yatırımların Manisa’mıza kazanılmasında emeği geçen bakan ve bakanlık personelimize teşekkür ediyor, sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından Manisa’daki tören alanında hazır bekleyen Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez ile Salihli ve Alaşehir’deki tören alanlarında hazır bulunan yetkililere enerji tesislerinin açılış kurdelesini kesme talimatı verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra da Soma ve Kırkağaç’a doğal gaz arzının sağlanması dolayısıyla düzenlenen tören alanındaki yetkilere seslenerek ilçelere doğal gazın verilmesi yönünde talimatlarını iletti.

Previous ArticleNext Article

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili yemin törenine katıldı Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili yemin törenine katıldı için yorumlar kapalı 245347

28 Dönem Milletvekili yemin törenini izlemek üzere TBMM’ye giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı, Geçici TBMM Başkanı Devlet Bahçeli ve Meclis Genel Sekreteri Mehmet Ali Kumbuzoğlu, resmî törenle karşıladı.
Şeref Holü’nde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı; eski Meclis Başkanı Mustafa Şentop, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AK Parti Grup Başkanvekilleri Özlem Zengin ve Muhammet Emin Akbaşoğlu ile milletvekilleri karşıladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra yemin törenini izlemek üzere Genel Kurul’da kendisi için ayrılan locaya geçti.

“Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır” “Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır” için yorumlar kapalı 178677

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’nda yaptığı konuşmada, “85 milyon olarak tüm farklıklarımızı bir tarafa bırakarak, Cumhuriyetimizin 100. seneyi devriyesini büyük bir coşkuyla kutlayacağız. Maziden atiye kurduğumuz bir asırlık köprünün ihtişamına hep beraber şahitlik edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay Başkanlığında düzenlenen Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’nda yaptığı konuşmada, Divan-ı Muhasebat’tan bu yana Sayıştay çatısı altında görev yapmış kurum mensuplarını rahmetle yâd etti.

“2010 YILINDA SAYIŞTAY’IN YAPISINI YENİDEN DÜZENLEYEREK YÜKSEK DENETİM ORGANI VE HESAP MAHKEMESİ HÜVİYETİNE KAVUŞTURDUK”

Sayıştay’ın, kuruluşundan bu yana geçen sürede devlet organları içinde müstesna bir konuma sahip olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz de anayasamıza göre yargı yetkisiyle donatılmış denetim organı olan Sayıştay’ın bu konumunu, çıkardığımız kanunlarla daha da güçlendirdik. Sivil, askerî tüm kamu kurumlarının kamu iktisadi teşekküllerini, belediye şirketleri dâhil kamu kaynağı kullanan her kuruluşu Sayıştay denetimi kapsamına aldık. 2010 yılında Sayıştay’ın yapısını yeniden düzenleyerek yüksek denetim organı ve hesap mahkemesi hüviyetine kavuşturduk.”

Ülkenin mali istikrarına katkı vermek üzere gelirlerin ve giderlerin kontrol altına alınmasında Sayıştay’ın yerinin doldurulamayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay’ın TBMM adına yürüttüğü faaliyetlerle 85 milyonun tamamının hakkını ve hukukunu koruduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Alın teriyle evine ekmek götüren işçi kardeşlerimizin çocuklarının rızkından keserek devlete borcunu ödeyen esnafımızın, yazın sıcağına, kışın ayazına aldırmadan tarlasında gece gündüz çalışan çiftçilerimizin, Türkiye’nin büyümesine omuz veren sanayicilerimizin, vatanına, milletine, medeniyet değerlerine bağlı evlat yetiştirmek için didinen anaların babaların, hasılı genciyle, yaşlısıyla, kadını ve erkeğiyle milletimizin tüm fertlerinin, devletine ödediği vergilerin denetimini sizler gerçekleştiriyorsunuz.”

Bunun kuyumcu titizliğiyle icra edilmesi gereken zor bir vazife olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu, tüm siyasi hesapların, mülahazaların üstünde millî bir görev. Şu an burada bulunan her bir kardeşimin bu hassasiyetle vazifesine yaklaştığına ve yaklaşmaya devam edeceğine inanıyorum. Sayıştay meslek mensuplarımızın devletimize karşı sorumluluklarını en güzel şekilde yerine getirmekte olduklarından asla şüphe etmiyorum. Sizlere Rabb’imden muvaffakiyetler niyaz ediyorum” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE YÜZYILI, İSTİKLAL HARBİ RUHUYLA 85 MİLYONUN SIRT SIRTA VERİP İSTİKBALİ İNŞA ETMESİNİN ADIDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 29 Ekim 2023’te, Cumhuriyetin 100. kuruluş yıl dönümüne kavuşacağını, 85 milyonun tüm farklılıkları bir tarafa bırakarak Cumhuriyetin 100. yıl dönümünü büyük bir coşkuyla kutlayacağını söyledi.

Maziden atiye kurdukları bir asırlık köprünün ihtişamına hep beraber şahitlik edileceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin 100. yılını geride bırakırken, aynı zamanda yeni ufuklara da yine birlikte yelken açılacağını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu önemli yıl dönümünü, gelecek asrımıza damga vuracak yepyeni bir vizyonun başlangıç noktası hâline getirmek istiyoruz. Bunun adı Türkiye Yüzyılı’dır. Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır. Türkiye Yüzyılı, milletimizin asırlık hayallerini gerçekleştirip çok daha büyük hedeflere yürüme azmidir. Türkiye Yüzyılı, İstiklal Harbi ruhuyla 85 milyonun sırt sırta verip istikbali inşa etmesinin adıdır. 85 milyon gönül birliği içinde inşallah bu vizyonu adım adım gerçeğe dönüştüreceğiz. Milletimiz, 14 Mayıs’ta bunun ilk adımını Meclis’te zaten atmıştı. Mütebaki 28 Mayıs’ta, Cumhurbaşkanı seçiminde verdiği kararla Türkiye Yüzyılı’nı sahiplendiğini de ortaya koydu.”

“DEVLETİN ORGANLARI ARASINDA UYUMLU BİR İŞ BİRLİĞİNİN TESİSİ ÇOK MÜHİM”

On yıllardır haksız eleştirilere maruz kalan Türk demokrasisinin tartışmasız bir şekilde bu seçimin en büyük kazananı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan bir kez daha iradesine ve geleceğine sahip çıkan aziz milletimin tüm fertlerine teşekkür ediyorum. Yüzde 52,18 oy oranıyla şahsımıza beş yıl daha ülkemize hizmet etme imkânı sunan her bir kardeşimin sorumluluğunu yüreğimizde taşıyoruz. Tercihini hangi yönde kullanırsa kullansın sandığa giden vatandaşlarımıza karşı mesuliyetle hareket ediyoruz. Nasıl 21 yıldır milletin emanetine sadakatle sahip çıktıysak inşallah bundan sonra da bu emanete gölge düşürmeyeceğiz” diye konuştu.

“Türkiye’yi hedeflerine ulaştırmadan, gelecek nesillere, üzerinde mutlu, müreffeh yaşayabilecekleri bir ülke bırakmadan huzura ermeyeceğiz” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun için yürütmesi, yasaması, yargısıyla, devletin organları arasında uyumlu bir iş birliğinin tesisinin çok mühim olduğunu dile getirdi.

“TÜRKİYE, ALTIN DEĞERİNDE YILLARINI KAYBETMİŞTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle bizim gibi bunun sıkıntısını çekmiş bir ülke için bu durum hayati derecede önemlidir. Çok partili demokrasiye geçtiğimiz 1950’den beri Türkiye’nin temel sorunlarından biri erkler arası rekabetin, hatta zaman zaman kavgaya varan çekişmelerin yaşanmasıdır. Tarihimize şöyle bir baktığımızda bunun çok sayıda örneğini görüyoruz. Hepsini de rahmetle andığımız Menderes’ten Demirel’e, Erbakan’dan Özal’a kadar siyasetçilerimizin tamamı bu gerçekle yüzleşti” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke ve milletin hayrını düşünerek attıkları adımların ekseriyetinin, farklı sebepler öne sürülerek engellendiğini, kendini millî iradenin üstünde gören zihniyetin yargıdaki, yürütmedeki, demokrasideki temsilcilerinin, hukukun kendilerine verdiği yetkiyi ülkenin önünü açmak için değil, statükoyu korumak için kullandığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu görüşleri paylaştı: “Merhum Ecevit’in önüne fırlatılan anayasa kitapçığı bunun âdeta sembolü olarak hafızalarımıza kazınmıştır. Bu yasakçı ve statükocu tavırdan, hak ve özgürlükler dâhil Meclis’te millî iradenin takdiriyle geçen reformlar da payını almıştır. Türkiye maalesef bu süreçte altın değerinde yıllarını kaybetmiştir. Milletimiz, ekonomik maliyeti on milyarlarca doları bulan faturalarla karşı karşıya kalmıştır. İşçisinden kamu görevlisine, üreticisinden esnafına kadar toplumumuzun tüm kesimleri sıkıntılar yaşamıştır. Türk demokrasisi aynı dönemde yarışa başladığı diğer pek çok ülkeden geriye düşmüştür. Terörün, vesayetin, yoksulluğun, bölgeler arasında oluşan gelişmişlik farkının yıllarca çözülmemesinin sebeplerinden birisi maalesef budur. 2002’de ülkeyi yönetme görevini devraldığımızda biz de aynı zihniyetin devlet içindeki uzantılarıyla hep mücadele ettik.”

“SON 21 YILDA ÜLKEMİZDE BÜYÜK BİR ZİHNİYET DEVRİMİ GERÇEKLEŞTİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa’nın ve kanunların verdiği yetkilerin kötüye kullanılmasından dolayı aylarca bürokrat atayamadıkları dönemler olduğunu söyledi.

İktidar partisi olarak gazete kupürleriyle hazırlanmış dosyalar üzerinden kapatılmak istendiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Meclisten 411 milletvekilinin güçlü iradesiyle geçen reformlarımız aynı şekilde engellendi, mahkeme kapısında nöbet tutularak iptal ettirildi. 6 Şubat depremleriyle ehemmiyetini daha iyi anladığımız kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili hukuki düzenlemelerimiz akim bırakıldı. 17-25 Aralık’ta yargı-emniyet darbe girişimine, 15 Temmuz’da 252 insanımızın şehit edildiği kanlı bir darbe teşebbüsüne maruz kaldık. Bunların dışında gizli açık birçok antidemokratik operasyonun hedefi olduk” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bu girişimleri, son 21 yılda hep hukuk, demokrasi ve meşruiyet zemininde kalarak bertaraf etmeye çalıştıklarını ifade ederek, şöyle devam etti: “Ne baskılar karşısında boyun eğdik ne de hukuk devleti ilkesinin yara almasına müsaade ettik. Ne Anayasamızın vermediği bir yetkiyi kullandık ne de milletin emanetinin gasp edilmesine göz yumduk. Yasama, yürütme ve yargı organları arasındaki fay hatlarını kapatarak tüm alanlarda tarihî nitelikte reformlara, eserlere, yatırımlara imza attık. Son 21 yılda ülkemizde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik. Uzun uğraşlar sonucunda devletin tüm kurumlarının hedef birliği, anlayış ve gaye birliği içerisinde ahenkle çalışmasını temin ettik. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ düsturunu yıllar sonra yeniden devletimizin hâkim paradigması hâline getirdik. Türkiye’nin son 21 yılda yazdığı başarı hikâyesinin sırrı işte budur. Türkiye prangalarından kurtuldukça her alanda büyük bir ivme yakaladı. Vatandaşımız yıllar sonra hasretini çektiği hizmetlere böyle kavuştu. Demokrasimiz bugün tüm dünyanın gıptayla baktığı olgunluk seviyesine böyle ulaştı. On yıllar boyunca insanımızın canına kasteden eli kanlı terör örgütleriyle başarılı mücadele böyle verildi. Türkiye küresel siyasette dikkatle takip edilen ülke konumuna böyle geldi. Dünyada yaşanan krizlere rağmen ekonomimiz her yıl ortalama yüzde 5,5 oranında büyümeyi böyle sağladı. İstihdamdan turizme, ulaşımdan eğitime, sağlıktan savunma sanayiine kadar her alanda Türkiye başarıdan başarıya işte böyle koştu.”

“ÜLKEMİZ 3-5 AYDA BİR HÜKÛMETİN DEĞİŞTİĞİ KOALİSYON DÖNEMLERİNİ BİR DAHA GELMEMEK ÜZERE RAFA KALDIRMIŞTIR”

Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’yle kazanımların tahkim edilebileceği bir yönetim modeline kavuşulduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni sistemin avantajlarını, salgın dönemi olmak üzere son yıllarda yaşanan tüm krizlerde bizzat müşahede ettiklerini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 50 binden fazla canın toprağa verildiği 6 Şubat depremleriyle mücadelede de yeni yönetim sisteminin katkılarını tekrar tecrübe ettiklerini belirterek, “Bu gerçeğin, insanımız tarafından da kabul ve takdir edildiğini görüyoruz. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinin sonuçlarından biri de Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin milletten yeniden güvenoyu almış olmasıdır. Bu seçimler eski sistem tartışmalarına son noktayı koymuştur. Ülkemiz 3-5 ayda bir hükûmetin değiştiği koalisyon dönemlerini bir daha gelmemek üzere rafa kaldırmıştır” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE’NİN 2002’DEN BERİ UNUTTUĞU SİYASİ İSTİKRARSIZLIK İKLİMİNİN YENİDEN HORTLATILMASINA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”

Türkiye’nin fuzuli tartışmalarla kaybedecek ne vaktinin ne de enerjisinin olduğunu düşünmediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Siyaset müessesesinin de sandıktan çıkan iradeyi doğru okuyacağına dair ümidimizi koruyoruz. Biz her halükarda buradan geriye gidişe izin vermeyeceğiz. 5 yıllık tecrübelerin ve uygulamaların ışığında, sistemin işleyişini daha da iyileştirecek adımları elbette atacağız. Türkiye’nin şahlanış dönemine liderlik edecek kurumsal bir yapıyı mutlaka tesis edeceğiz. Ama bunları yaparken ülkemizin, milletimizin ve demokrasimizin uğruna bedel ödeyerek elde ettiği kazanımlara halel getirmeyeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’nin 2002’den beri unuttuğu siyasi istikrarsızlık ikliminin yeniden hortlatılmasına müsaade etmeyeceğiz. Toplumumuzun farklı kesimlerinin de desteğini ve katkısını alarak Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu inşallah hayata geçireceğiz. Tüm kamu kurumlarının bu süreçte etkin rol oynaması, Türkiye Yüzyılı’nı sahiplenmesi hiç şüphesiz başarımızı da garantileyecektir. Her organın kendi yetki alanında kalması şartıyla önümüzdeki dönemde uyum ve eş güdüm içinde çalışacağız. Devletimizin diğer organları gibi Sayıştay’ımızın da yeni dönemde üzerine düşeni hakkıyla ifa edeceğine inanıyorum.”