“Romanya’nın AB Dönem Başkanlığı ilişkilerimiz açısından önemli bir fırsattır” “Romanya’nın AB Dönem Başkanlığı ilişkilerimiz açısından önemli bir fırsattır” için yorumlar kapalı 85499

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Romanya Başbakanı Dancila ile birlikte düzenlediği ortak basın toplantısında, “Romanya’nın önümüzdeki yılın başında başlayacak Avrupa Birliği Dönem Başkanlığı ilişkilerimiz açısından önemli bir fırsattır. 2019 yılının ilk yarısında Romen Dönem Başkanlığı’yla AB’yle yakın bir çalışma ilişkisini tesis edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Romanya Başbakanı Viorica Dancila ile birlikte, gerçekleştirdikleri baş başa ve heyetler arası görüşmelerin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde düzenlenen toplantıda Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmelerine ilişkin açıklamalarda bulundu.

“DİPLOMATİK İLİŞKİLERİN TESİSİNİN 140. YILINI KUTLUYORUZ”

Dost ve müttefik ülke Romanya’nın Başbakanı Dancila’yı Türkiye’de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Romanya arasında diplomatik ilişkilerin tesisinin 140. yıl dönümünün kutlandığına dikkat çekti.

İki ülke arasındaki ilişkilerin 2011 yılından bu yana stratejik ortaklık düzeyinde olduğunu da hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ülkelerimiz arasındaki dostluk, yüzyıllar boyunca toplumlarımız arasındaki ilişkilerin ve kültürel alışverişin bir sonucudur” dedi.

Romanya Başbakanı Dancila’yla; ekonomi, güvenlik ve terörle mücadele başta olmak üzere pek çok konuda verimli görüşmeler gerçekleştirdiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşmelerde ayrıca önümüzdeki dönemde iş birliğini daha da geliştirmek için neler yapılabileceğini ele aldıklarını açıkladı.

Türkiye’nin Romanya’yla yakın ilişkilerinin en önemli başlığını, güvenlik iş birliğinin oluşturduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Romen makamlarının Türkiye aleyhine faaliyet gösteren terör örgütlerine karşı bugüne kadar sürdürdükleri iş birliğinin devam etmesini beklediklerini söyledi.

“ROMANYA’NIN 15 TEMMUZ DARBE GİRİŞİMİNDEN SONRA SERGİLEDİĞİ DAYANIŞMAYI UNUTMAYACAĞIZ”

Romanya’nın 15 Temmuz FETÖ darbe girişiminden sonra Türkiye’yle sergilediği dayanışmayı unutmayacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Romanya’da FETÖ iltisaklı kişi ve kuruluşlara karşı gerekli adımların atılması için Romen makamlarıyla temaslarımızı sürdürüyoruz” açıklamasında bulundu.

İki ülke arasındaki ilişkilerin önemli bir boyutunu ekonomik ve ticari ilişkilerin oluşturduğuna değinen Cumhurbaşkanı Erdoğan, 2017’de yaklaşık 6 milyar dolar olarak gerçekleşen ikili ticaret hacminin, mevcut veriler ışığında bu yıl daha da artacağını öngördüklerini belirtti. Görüşmelerinde ikili ticaret hacmini 10 milyar dolara çıkarmayı kararlaştırdıklarını aktararak, bunun başarılacağını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, ticaret rakamlarında 2018’in ilk sekiz ayında, geçen yıl aynı döneme oranla yüzde 23’lük bir artışın yaşandığını da sözlerine ekledi.

“İŞ ADAMLARIMIZIN ROMANYA’DAKİ YATIRIMLARINI DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Romanya’da, üçüncü ülkeden gelenlerle birlikte yedi milyar dolar tutarında bir Türk yatırımının bulunduğuna işaret ederek, bunun iki ülke arasındaki ilişkilere ayrı bir boyut kattığını dile getirdi. 15 binden fazla Türk firmasının Romanya’da geniş bir alanda faaliyet gösterdiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Elbette bu durum, Romen dostlarımızın girişimcilerimize gösterdiği teveccühün ve hüsnükabulün bir sonucudur. İş adamlarımızın Romanya’daki yatırımlarını desteklemeye devam edeceğiz. Bir kez daha Romen iş adamlarını da ülkemize yatırım yapmaya davet ediyoruz” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “NATO müttefikimiz Romanya’nın İttifak içerisinde ülkemizin terörle mücadele çabalarına verdiği desteğe de müteşekkiriz. Romanya’nın önümüzdeki yılın başında başlayacak Avrupa Birliği (AB) Dönem Başkanlığı ilişkilerimiz açısından önemli bir fırsattır. Sayın Başbakan’ın AB Dönem Başkanlığı’nı üstlenmeden hemen önce ülkemizi ziyaretinden özellikle memnuniyet duyuyorum. 2019 yılının ilk yarısında Romen Dönem Başkanlığı’yla AB’yle yakın bir çalışma ilişkisi tesis edeceğiz. Sayın Başbakan’la bu konuda atılabilecek adımları gerek ikili, gerek heyetler arası görüşmelerde ele aldık.”

“SOYDAŞLARIMIZ HİÇBİR AYRIMCILIĞA MARUZ KALMADAN HUZUR İÇİNDE YAŞIYOR”

Romanya’da yaşayan yaklaşık 70 bin soydaşın ve 15 bine yakın Türk vatandaşının, iki ülke arasında dostluk köprüsü oluşturduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ortak tarihimizin yadigârı olan soydaşlarımızın hiçbir ayrımcılığa maruz kalmadan huzur içinde bu ülkede yaşamalarını takdirle karşılıyoruz. Romanya’nın bu yönüyle diğer ülkelere de örnek olmasını temenni ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Romanya’da faaliyet gösteren Yunus Emre Türk Kültür Merkezi ile İstanbul’da faaliyet gösteren Dimitri Kantemir Romen Kültür Merkezi’nin Türkiye ile Romanya’nın kültürel ilişkilerine katkı sağladığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, önümüzdeki dönemde Romanya ile yüksek düzeyli istişareleri sürdürmeyi arzu ettiklerini söyledi.

Romanya Başbakanı Dancila’ya ziyareti için teşekkürlerini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, iki ülke arasında var olan askerî, siyasi, ticari ve kültürel alanlardaki çalışma ve dayanışmanın, bundan sonraki süreçte de artarak devam etmesi temennisinde bulundu.

ROMANYA BAŞBAKANI DANCİLA: “İKİ ÜLKE ARASINDAKİ STRATEJİK ORTAKLIK ÇOK SAĞLAMDIR”

Türkiye ile Romanya arasındaki iş birliğinin; karşılıklı güvene dayalı ve ortak değerler temelinde olduğunu ifade eden Romanya Başbakanı Dancila da Türkiye’nin Avrupa güvenliğine katkısını ve göçmenler konusundaki çabalarını takdirle karşıladıklarını kaydetti.

İki ülke arasındaki stratejik ortaklığın çok sağlam ve potansiyelin yüksek olduğunu belirten Romanya Başbakanı Dancila, ziyaret kapsamında imzalanan anlaşmaların bunun göstergesi olduğunu söyledi.

Previous ArticleNext Article

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili yemin törenine katıldı Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili yemin törenine katıldı için yorumlar kapalı 245347

28 Dönem Milletvekili yemin törenini izlemek üzere TBMM’ye giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı, Geçici TBMM Başkanı Devlet Bahçeli ve Meclis Genel Sekreteri Mehmet Ali Kumbuzoğlu, resmî törenle karşıladı.
Şeref Holü’nde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı; eski Meclis Başkanı Mustafa Şentop, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AK Parti Grup Başkanvekilleri Özlem Zengin ve Muhammet Emin Akbaşoğlu ile milletvekilleri karşıladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra yemin törenini izlemek üzere Genel Kurul’da kendisi için ayrılan locaya geçti.

“Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır” “Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır” için yorumlar kapalı 178677

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’nda yaptığı konuşmada, “85 milyon olarak tüm farklıklarımızı bir tarafa bırakarak, Cumhuriyetimizin 100. seneyi devriyesini büyük bir coşkuyla kutlayacağız. Maziden atiye kurduğumuz bir asırlık köprünün ihtişamına hep beraber şahitlik edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay Başkanlığında düzenlenen Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’nda yaptığı konuşmada, Divan-ı Muhasebat’tan bu yana Sayıştay çatısı altında görev yapmış kurum mensuplarını rahmetle yâd etti.

“2010 YILINDA SAYIŞTAY’IN YAPISINI YENİDEN DÜZENLEYEREK YÜKSEK DENETİM ORGANI VE HESAP MAHKEMESİ HÜVİYETİNE KAVUŞTURDUK”

Sayıştay’ın, kuruluşundan bu yana geçen sürede devlet organları içinde müstesna bir konuma sahip olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz de anayasamıza göre yargı yetkisiyle donatılmış denetim organı olan Sayıştay’ın bu konumunu, çıkardığımız kanunlarla daha da güçlendirdik. Sivil, askerî tüm kamu kurumlarının kamu iktisadi teşekküllerini, belediye şirketleri dâhil kamu kaynağı kullanan her kuruluşu Sayıştay denetimi kapsamına aldık. 2010 yılında Sayıştay’ın yapısını yeniden düzenleyerek yüksek denetim organı ve hesap mahkemesi hüviyetine kavuşturduk.”

Ülkenin mali istikrarına katkı vermek üzere gelirlerin ve giderlerin kontrol altına alınmasında Sayıştay’ın yerinin doldurulamayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay’ın TBMM adına yürüttüğü faaliyetlerle 85 milyonun tamamının hakkını ve hukukunu koruduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Alın teriyle evine ekmek götüren işçi kardeşlerimizin çocuklarının rızkından keserek devlete borcunu ödeyen esnafımızın, yazın sıcağına, kışın ayazına aldırmadan tarlasında gece gündüz çalışan çiftçilerimizin, Türkiye’nin büyümesine omuz veren sanayicilerimizin, vatanına, milletine, medeniyet değerlerine bağlı evlat yetiştirmek için didinen anaların babaların, hasılı genciyle, yaşlısıyla, kadını ve erkeğiyle milletimizin tüm fertlerinin, devletine ödediği vergilerin denetimini sizler gerçekleştiriyorsunuz.”

Bunun kuyumcu titizliğiyle icra edilmesi gereken zor bir vazife olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu, tüm siyasi hesapların, mülahazaların üstünde millî bir görev. Şu an burada bulunan her bir kardeşimin bu hassasiyetle vazifesine yaklaştığına ve yaklaşmaya devam edeceğine inanıyorum. Sayıştay meslek mensuplarımızın devletimize karşı sorumluluklarını en güzel şekilde yerine getirmekte olduklarından asla şüphe etmiyorum. Sizlere Rabb’imden muvaffakiyetler niyaz ediyorum” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE YÜZYILI, İSTİKLAL HARBİ RUHUYLA 85 MİLYONUN SIRT SIRTA VERİP İSTİKBALİ İNŞA ETMESİNİN ADIDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 29 Ekim 2023’te, Cumhuriyetin 100. kuruluş yıl dönümüne kavuşacağını, 85 milyonun tüm farklılıkları bir tarafa bırakarak Cumhuriyetin 100. yıl dönümünü büyük bir coşkuyla kutlayacağını söyledi.

Maziden atiye kurdukları bir asırlık köprünün ihtişamına hep beraber şahitlik edileceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin 100. yılını geride bırakırken, aynı zamanda yeni ufuklara da yine birlikte yelken açılacağını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu önemli yıl dönümünü, gelecek asrımıza damga vuracak yepyeni bir vizyonun başlangıç noktası hâline getirmek istiyoruz. Bunun adı Türkiye Yüzyılı’dır. Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır. Türkiye Yüzyılı, milletimizin asırlık hayallerini gerçekleştirip çok daha büyük hedeflere yürüme azmidir. Türkiye Yüzyılı, İstiklal Harbi ruhuyla 85 milyonun sırt sırta verip istikbali inşa etmesinin adıdır. 85 milyon gönül birliği içinde inşallah bu vizyonu adım adım gerçeğe dönüştüreceğiz. Milletimiz, 14 Mayıs’ta bunun ilk adımını Meclis’te zaten atmıştı. Mütebaki 28 Mayıs’ta, Cumhurbaşkanı seçiminde verdiği kararla Türkiye Yüzyılı’nı sahiplendiğini de ortaya koydu.”

“DEVLETİN ORGANLARI ARASINDA UYUMLU BİR İŞ BİRLİĞİNİN TESİSİ ÇOK MÜHİM”

On yıllardır haksız eleştirilere maruz kalan Türk demokrasisinin tartışmasız bir şekilde bu seçimin en büyük kazananı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan bir kez daha iradesine ve geleceğine sahip çıkan aziz milletimin tüm fertlerine teşekkür ediyorum. Yüzde 52,18 oy oranıyla şahsımıza beş yıl daha ülkemize hizmet etme imkânı sunan her bir kardeşimin sorumluluğunu yüreğimizde taşıyoruz. Tercihini hangi yönde kullanırsa kullansın sandığa giden vatandaşlarımıza karşı mesuliyetle hareket ediyoruz. Nasıl 21 yıldır milletin emanetine sadakatle sahip çıktıysak inşallah bundan sonra da bu emanete gölge düşürmeyeceğiz” diye konuştu.

“Türkiye’yi hedeflerine ulaştırmadan, gelecek nesillere, üzerinde mutlu, müreffeh yaşayabilecekleri bir ülke bırakmadan huzura ermeyeceğiz” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun için yürütmesi, yasaması, yargısıyla, devletin organları arasında uyumlu bir iş birliğinin tesisinin çok mühim olduğunu dile getirdi.

“TÜRKİYE, ALTIN DEĞERİNDE YILLARINI KAYBETMİŞTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle bizim gibi bunun sıkıntısını çekmiş bir ülke için bu durum hayati derecede önemlidir. Çok partili demokrasiye geçtiğimiz 1950’den beri Türkiye’nin temel sorunlarından biri erkler arası rekabetin, hatta zaman zaman kavgaya varan çekişmelerin yaşanmasıdır. Tarihimize şöyle bir baktığımızda bunun çok sayıda örneğini görüyoruz. Hepsini de rahmetle andığımız Menderes’ten Demirel’e, Erbakan’dan Özal’a kadar siyasetçilerimizin tamamı bu gerçekle yüzleşti” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke ve milletin hayrını düşünerek attıkları adımların ekseriyetinin, farklı sebepler öne sürülerek engellendiğini, kendini millî iradenin üstünde gören zihniyetin yargıdaki, yürütmedeki, demokrasideki temsilcilerinin, hukukun kendilerine verdiği yetkiyi ülkenin önünü açmak için değil, statükoyu korumak için kullandığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu görüşleri paylaştı: “Merhum Ecevit’in önüne fırlatılan anayasa kitapçığı bunun âdeta sembolü olarak hafızalarımıza kazınmıştır. Bu yasakçı ve statükocu tavırdan, hak ve özgürlükler dâhil Meclis’te millî iradenin takdiriyle geçen reformlar da payını almıştır. Türkiye maalesef bu süreçte altın değerinde yıllarını kaybetmiştir. Milletimiz, ekonomik maliyeti on milyarlarca doları bulan faturalarla karşı karşıya kalmıştır. İşçisinden kamu görevlisine, üreticisinden esnafına kadar toplumumuzun tüm kesimleri sıkıntılar yaşamıştır. Türk demokrasisi aynı dönemde yarışa başladığı diğer pek çok ülkeden geriye düşmüştür. Terörün, vesayetin, yoksulluğun, bölgeler arasında oluşan gelişmişlik farkının yıllarca çözülmemesinin sebeplerinden birisi maalesef budur. 2002’de ülkeyi yönetme görevini devraldığımızda biz de aynı zihniyetin devlet içindeki uzantılarıyla hep mücadele ettik.”

“SON 21 YILDA ÜLKEMİZDE BÜYÜK BİR ZİHNİYET DEVRİMİ GERÇEKLEŞTİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa’nın ve kanunların verdiği yetkilerin kötüye kullanılmasından dolayı aylarca bürokrat atayamadıkları dönemler olduğunu söyledi.

İktidar partisi olarak gazete kupürleriyle hazırlanmış dosyalar üzerinden kapatılmak istendiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Meclisten 411 milletvekilinin güçlü iradesiyle geçen reformlarımız aynı şekilde engellendi, mahkeme kapısında nöbet tutularak iptal ettirildi. 6 Şubat depremleriyle ehemmiyetini daha iyi anladığımız kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili hukuki düzenlemelerimiz akim bırakıldı. 17-25 Aralık’ta yargı-emniyet darbe girişimine, 15 Temmuz’da 252 insanımızın şehit edildiği kanlı bir darbe teşebbüsüne maruz kaldık. Bunların dışında gizli açık birçok antidemokratik operasyonun hedefi olduk” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bu girişimleri, son 21 yılda hep hukuk, demokrasi ve meşruiyet zemininde kalarak bertaraf etmeye çalıştıklarını ifade ederek, şöyle devam etti: “Ne baskılar karşısında boyun eğdik ne de hukuk devleti ilkesinin yara almasına müsaade ettik. Ne Anayasamızın vermediği bir yetkiyi kullandık ne de milletin emanetinin gasp edilmesine göz yumduk. Yasama, yürütme ve yargı organları arasındaki fay hatlarını kapatarak tüm alanlarda tarihî nitelikte reformlara, eserlere, yatırımlara imza attık. Son 21 yılda ülkemizde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik. Uzun uğraşlar sonucunda devletin tüm kurumlarının hedef birliği, anlayış ve gaye birliği içerisinde ahenkle çalışmasını temin ettik. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ düsturunu yıllar sonra yeniden devletimizin hâkim paradigması hâline getirdik. Türkiye’nin son 21 yılda yazdığı başarı hikâyesinin sırrı işte budur. Türkiye prangalarından kurtuldukça her alanda büyük bir ivme yakaladı. Vatandaşımız yıllar sonra hasretini çektiği hizmetlere böyle kavuştu. Demokrasimiz bugün tüm dünyanın gıptayla baktığı olgunluk seviyesine böyle ulaştı. On yıllar boyunca insanımızın canına kasteden eli kanlı terör örgütleriyle başarılı mücadele böyle verildi. Türkiye küresel siyasette dikkatle takip edilen ülke konumuna böyle geldi. Dünyada yaşanan krizlere rağmen ekonomimiz her yıl ortalama yüzde 5,5 oranında büyümeyi böyle sağladı. İstihdamdan turizme, ulaşımdan eğitime, sağlıktan savunma sanayiine kadar her alanda Türkiye başarıdan başarıya işte böyle koştu.”

“ÜLKEMİZ 3-5 AYDA BİR HÜKÛMETİN DEĞİŞTİĞİ KOALİSYON DÖNEMLERİNİ BİR DAHA GELMEMEK ÜZERE RAFA KALDIRMIŞTIR”

Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’yle kazanımların tahkim edilebileceği bir yönetim modeline kavuşulduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni sistemin avantajlarını, salgın dönemi olmak üzere son yıllarda yaşanan tüm krizlerde bizzat müşahede ettiklerini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 50 binden fazla canın toprağa verildiği 6 Şubat depremleriyle mücadelede de yeni yönetim sisteminin katkılarını tekrar tecrübe ettiklerini belirterek, “Bu gerçeğin, insanımız tarafından da kabul ve takdir edildiğini görüyoruz. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinin sonuçlarından biri de Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin milletten yeniden güvenoyu almış olmasıdır. Bu seçimler eski sistem tartışmalarına son noktayı koymuştur. Ülkemiz 3-5 ayda bir hükûmetin değiştiği koalisyon dönemlerini bir daha gelmemek üzere rafa kaldırmıştır” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE’NİN 2002’DEN BERİ UNUTTUĞU SİYASİ İSTİKRARSIZLIK İKLİMİNİN YENİDEN HORTLATILMASINA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”

Türkiye’nin fuzuli tartışmalarla kaybedecek ne vaktinin ne de enerjisinin olduğunu düşünmediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Siyaset müessesesinin de sandıktan çıkan iradeyi doğru okuyacağına dair ümidimizi koruyoruz. Biz her halükarda buradan geriye gidişe izin vermeyeceğiz. 5 yıllık tecrübelerin ve uygulamaların ışığında, sistemin işleyişini daha da iyileştirecek adımları elbette atacağız. Türkiye’nin şahlanış dönemine liderlik edecek kurumsal bir yapıyı mutlaka tesis edeceğiz. Ama bunları yaparken ülkemizin, milletimizin ve demokrasimizin uğruna bedel ödeyerek elde ettiği kazanımlara halel getirmeyeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’nin 2002’den beri unuttuğu siyasi istikrarsızlık ikliminin yeniden hortlatılmasına müsaade etmeyeceğiz. Toplumumuzun farklı kesimlerinin de desteğini ve katkısını alarak Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu inşallah hayata geçireceğiz. Tüm kamu kurumlarının bu süreçte etkin rol oynaması, Türkiye Yüzyılı’nı sahiplenmesi hiç şüphesiz başarımızı da garantileyecektir. Her organın kendi yetki alanında kalması şartıyla önümüzdeki dönemde uyum ve eş güdüm içinde çalışacağız. Devletimizin diğer organları gibi Sayıştay’ımızın da yeni dönemde üzerine düşeni hakkıyla ifa edeceğine inanıyorum.”