Cumhurbaşkanı Erdoğan“Yenikapı ruhu, İstanbul’u fethedip bize emanet eden ruhun devamıdır” Cumhurbaşkanı Erdoğan“Yenikapı ruhu, İstanbul’u fethedip bize emanet eden ruhun devamıdır” için yorumlar kapalı 91602

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Büyük İstanbul Mitingi’nde yaptığı konuşmada, “15 Temmuz’un hemen ardından 7 Ağustos’ta yine bu meydanda bir araya gelip, dosta, düşmana birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi göstermiştik. Yenikapı ruhu, İstanbul’u fethedip bize emanet eden ruhun devamıdır” dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile birlikte, Cumhur İttifakı kapsamında düzenlenen İstanbul ortak mitingine katıldı. Yenikapı Meydanı’nda gerçekleştirilen mitingde Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir konuşma yaptı.

“İSTANBUL’U BÖLGESİNİN VE DÜNYANIN PARLAYAN YILDIZI HÂLİNE GETİRDİK”

İstanbul’a olan sevdasını, aşkını dile getirerek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “15 Temmuz’un hemen ardından 7 Ağustos’ta yine bu meydanda bir araya gelip dosta düşmana birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi göstermiştik. Yenikapı ruhu İstanbul’u fethedip bize emanet eden ruhun devamıdır. Bugün Sayın Bahçeli ile AK Parti’ye ve Milliyetçi Hareket Partisi’ne gönül vermiş kardeşlerimle, Cumhur İttifakı’na inanan, güvenen tüm kardeşlerimle işte bu İstanbul için bir kez daha Yenikapı’dayız. Şu anda aldığım resmi rakam 1 milyon 600 bin. Demek ki 1 milyon 600 bin tek yürek olduk, tek gönül olduk, bir olduk, beraber olduk, iri olduk, diri olduk, kardeş olduk, hep birlikte Türkiye olduk” dedi.

Cumhur İttifakı’nın sadece iki partinin değil tüm Türkiye’nin, tüm milletin ittifakı olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun için Türkiye’yi hedef alan herkesin Cumhur İttifakı’na saldırdığını söyledi.

“Ne yaparlarsa yapsınlar boş, biz milletimizle birlikte Allah’ın izniyle bir çağın kapanıp bir çağın açıldığı bu şehri kıyamete kadar bir İslam şehri, bir Türk şehri olarak korumaya devam edeceğiz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul halkıyla bir olup İstanbul’u CHP’nin çöp, çukur, çamur siyasetinden kurtardıkların, bölgesinin ve dünyanın parlayan yıldızı hâline getirdiklerini anlattı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 Mart yerel seçimlerine bir hafta kaldığına işaret ederek Cumhur İttifakı kapsamında parti teşkilatlarının kalan zamanı çok iyi değerlendirerek, çalışmaları gerektiğini kaydetti.

“İSTANBUL’UN SU SIKINTISINI GİDERDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğu andan itibaren Başbakanlığı ve Cumhurbaşkanlığı görevlerinde de İstanbul’a yapılan hizmetlerin takipçisi olduğunu dile getirerek İstanbul’a her alanda tarihinde görmediği hizmetlerle hedeflerine hazırlamanın gayretinde olduklarını söyledi.

Ana muhalefet partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun İstanbul’a yapılanları göremediğini belirterek AK Parti iktidarları döneminde İstanbul’a yapılan Haliç Kongre Merkezi, Marmaray, Avrasya Tüneli, Yavuz Sultan Selim Köprüsü gibi hizmetleri sayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Gözü var görmez, dili var hakkı söylemez, niye? Kalpleri mühürlü” ifadesini kullandı.

İstanbul Büyükşehir Belediyesini CHP’den devraldığında şehirde 50 bin doğal gaz abonesi bulunduğunu bu sayıyı cezaevine girene kadar 1 milyon 250 bine çıkardığını bugün ise 5 milyon 370 bin doğal gaz abonesi bulunduğu bilgisini veren Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlara İstanbul’un CHP’li belediyeler tarafından yönetildiği dönemin görüntülerini izlettirerek, o dönemde İstanbul’un hava kirliliği, susuzluk, yolsuzluk ve yolsuzlukla anıldığını hatırlattı.

İstanbul’da su sıkıntısını giderdiklerini, şehrin 2040 yılına kadar su sıkıntısı yaşamayacağını anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bay Kemal, sen bu işlerden anlamazsın. Ya getirdiğin kişi, şu anda İstanbul’un bir ilçesinin Belediye Başkanı. Dikkat et, bizim şu anda Belediye Başkan adayımız yıllarca ülkemizde Ulaştırma Bakanlığı yapmış, İstanbul Deniz Otobüslerinin Genel Müdürü Belediye Başkanlığımda beraberiz, ondan sonra Başbakanlık, ondan sonra Meclis Başkanlığı. Yani büyük bakmış, dolayısıyla İstanbul gibi şehre de böyle rastgele bir isim yakışmazdı. Onun için İstanbul’a biz Binali Yıldırım kardeşimizi aday olarak gösterdik” sözlerine yer verdi.

“UFKU OLMAYANIN YÖNETİM KABİLİYETİ DE OLMAZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ankara ve İzmir’de de Cumhur İttifakı adayı olarak çok tecrübeli isimleri aday gösterdiklerine vurgu yaparak, “Bu şehirlere sıradan birileri olmaz. Ama Bay Kemal’in böyle bir yönetim kabiliyeti yok, inanın beş koyun verin kaybedip gelir. Yok, ufuk yok. Ufku olmayanın yönetim kabiliyeti de olmaz” diye konuştu.

Yassıada’nın uluslararası toplantıların, görüşmelerin gerçekleştirileceği bir merkez hâline getirdiklerini açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, adadaki çalışmaların bitmek üzere olduğunu ifade ederek vatandaşlara proje ve çalışma görüntülerini izletti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Burası Yassıada. Burada merhum Menderes’in biliyorsunuz idam kararı verildi, iki arkadaşının kararı burada verildi. Ama şimdi buradan dünyaya barışın inşallah kararları verilecek. Özgürlük mücadelesinin kararları verilecek. Onun için biz buraya Demokrasi ve Özgürlükler Adası adını koyuyoruz, değiştirdik adını” şeklinde konuştu.

Yassıada’daki projenin 31 Mart seçimlerinden sonra resmî açılışının gerçekleştirileceği bilgisini paylaşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sivriada’yı da yine buraya ek olarak projenin içerisine dâhil ettiklerini açıkladı.

“İSTANBUL’DA OTOPARK SORUNUNA KALICI ÇÖZÜMLER GETİRDİK”

İstanbul’a bakanlıkların yanı sıra büyükşehir belediyesinin de çok büyük hizmetler verdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP döneminde içinde hava alınamayan, mazot kokusundan durulmayan Ikarus marka eski otobüslerin son model, klimalı Mercedes, Man, BMC marka otobüslerle değiştirildiğini, bin 596 olan otobüs sayısının 775 hatta 6 bin 265 araca çıkartıldığını kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da 1994’te sadece 10 deniz otobüsü varken bugün 57 yolcu gemisi ve 2 arabalı vapur ile 22 hat ve 110 iskelede deniz ulaşımının verilir hâle getirildiğini aktardı.

İstanbul’da otopark sorununa kalıcı çözümler getirdiklerini, Haliç’i temizleyerek 650 bin metrekare alan kazandıklarını buraya da Haliç Kongre Merkezi’ni inşa ettiklerine işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bay Kemal, sen geldin geçenlerde orada aday tanıtımı yaptın ya. Senin İstanbul adayın diyor ki; AK Partili belediyelerde kültür merkezleri yok diyor. Gel gez gör de nerelerde ne var öğren. Kaldı ki sen aday tanıtımını bile Haliç Kongre Merkezi’nde yaptın” ifadesini kullandı.

Harbiye Kongre Merkezi’nin CHP’nin engellemesine rağmen yaptıklarını, Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu’nu büyüttüklerini, temeli atılan Atatürk Kültür Merkezi’nin de en kısa zamanda bitirileceğini sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Herhalde bitirdikten sonra orada bir konserimize gelirsin değil mi? Biz çağırırız, bizim nankörlüğümüz yok. Ankara’dakine gelemiyor, Ankara’da Külliye’nin içerisinde biliyorsunuz muhteşem bir bizim opera binamız var. İnşallah 29 Ekim’de Fazıl Say’ın orada bir konseri olacak ve 29 Ekim’de kendisinin inşallah bir güftesi, bir bestesi olacak ve orada konseri olacak” diye konuştu.

“İSTANBUL’A MODERN BİR ÇÖP DEPOLAMA TESİSİ KURDUK”

İstanbul’un CHP’li belediyeler döneminde çöp yığınlarıyla anıldığını, Ümraniye’de vahşi çöp depolama alanındaki patlamada 39 vatandaşın hayatını kaybettiğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, göreve gelmesinin ardından modern bir çöp depolama tesisi kurduklarını, 18 atık yönetim tesisinde yılda 420 bin ton ambalaj atığının geri dönüştürüldüğünü, günde 19 bin ton çöpü işlendiğini, organik atıklardan her yıl ortalama 20 bin ton kompost üretildiğini kaydetti.

Avrupa’nın en büyük tesislerinden biri olacak Kemerburgaz katı atık yakma ve enerji üretim tesisinin yapımına başlandığını açıklayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yılda İstanbul’da toplanan çöplerden, 300 bin hanenin yıllık ihtiyacını karşılayacak kadar elektrik üretildiğini bildirdi.

“EYÜPSULTAN GÖKTÜRK’TE TARIMSAL TEKNOLOJİ GELİŞTİRME MERKEZİ KURACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’daki yeşil alan, park, spor alanı, gençlik merkezi hizmetlerini dile getirerek, şöyle devam etti: “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayımız Binali Yıldırım kardeşim bugüne kadar elde ettiği tecrübesiyle, bir defa İstanbul’a tecrübede bir abide olarak bütün deneyimlerini koyacak. Ve bütün bunlarla beraber çok ciddi çalışma noktasında da hırsı olan bir arkadaşımdır. Öyle gideyim erken yatayım, yok bilmem 8 saat mesai falan anlamaz. Gece geç saatlere kadar çalışır, böyle de birisi. Öyle yürüdük bu yolda. Şimdi bu gayretini, bu tecrübesini tamamıyla İstanbul’a teksif etmeye hazırlanıyor. Dünyanın pek çok ülkesinde elde ettiği tecrübesi var, onları da İstanbul’a taşıyacak.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’a 6 milyar lira maliyetle Tuzla Biyoteknoloji Vadisi’ni kuracaklarını belirterek projenin İstanbul’a değer katacağını sözlerine ekledi. Tesiste antikordan aşıya, lensten kemoterapi ilacına kadar pek çok katma değerli ürünün üretileceğini, 20 bin kişiye doğrudan istihdam sağlayacağını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Bayrampaşa’da ve Pendik’te toplam maliyetleri 5 milyar lira olacak iki ayrı teknoloji merkezi kuracaklarını aktardı.

Şehrin her iki yakasında haller kuracaklarını, üreticilerin doğrudan perakendecilerle buluşmasıyla gıda fiyatlarını ve bundan kaynaklanan enflasyonun da düşürüleceğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Eyüpsultan Göktürk’te tarımsal teknoloji geliştirme merkezini kuracakları bilgisini verdi.

“İSTANBUL’A DEV BİR FİLM PLATOSU KURACAĞIZ”

Silivri’deki jeotermal ve sağlık kampüsü projesini, golf turizmine ilişkin çalışmaları, Yenikapı’da kruvaziyer limanı ve Galataport Tophane’deki kruvaziyer limanı projelerini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Pendik’te de 400 milyon liralık bir yatırımla fuar ve kongre merkezini hayata geçireceklerini, İstanbul’un bu alandaki turizm kapasitesini artıracaklarını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’a 900 milyon liralık yatırımla dev bir film platosu kuracakları bilgisini vererek hedefin 500 milyon dolar film ihracatına ulaşacak bir plato kurmak olduğunu söyledi.

İstanbul genelinde 22 ilçede 25 yeni kent meydanı, Avrupa yakasında 7, Asya yakasında 11 olmak üzere 18 alanda seyir terasları, 22 yeni müze, 18 kültür merkezi, 12 gençlik merkezi yapacaklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Sarayburnu’nda yolu yerin altına alarak şehrimize Gülhane Parkıyla denizi ne yapacağız, birleştireceğiz. Artık orada yol Gülhane Parkı’yla Sarayburnu’nu bölmeyecek. Dolayısıyla sahile kadar gelenlerin inme şansı olacak. Ve şehrimize yeşillikler içinde yeni bir meydan kazandırmış olacağız. Bitmedi, Sirkeci-Yedikule arasındaki 8,5 kilometrelik kıyı boyunca da sanat hattı oluşturacağız. Servi ağaçlarının çevreleyeceği bu bölge, kültür, sanat ve tasarım etkinliklerine ev sahipliği yapacak. Şehrin her köşesinde 300 mahalleye 955 kreş açacağız. İstanbul’daki 200 bin engelli kardeşimize hizmet verecek 17 rehabilitasyon merkezi kuracağız. 39 ilçede dene-yap ve çocuk atölyeleri, millet kıraathaneleri açacağız.”

İstanbul’a ağır vasıta araçların girmesini engellemek için 6 yeni lojistik merkezi kuracaklarını, Anadolu yakasında 1, Avrupa yakasında 2 otogarla şehirlerarası otobüslerin merkeze girmeden ulaşım hizmeti vermesini sağlayacaklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul’da 241 noktada kavşakları yeniden planladıklarını, bin kilometrenin üzerinde bisiklet yolunu hizmete açacaklarını, akıllı bisikletlerin bulunduğu mevcut 140 durakta bin 500 adet olan bisiklet sayısı 5 yıl içinde 520 durağa ve 10 bin bisiklete çıkartacaklarını sözlerine ekledi.

“BİZ BU MİLLETİN EFENDİSİ DEĞİL HİZMETKÂRIYIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Adalarda 274 adet elektrikli faytonu devreye alarak bu konuda yaşanan kötü görüntüleri kökten çözeceklerine dikkati çekerek, “Adalara ne yaptıysak biz yaptık. Doğal gazsa, denizin altından doğal gazı oraya biz getirdik. Ulaşımsa, biz hallettik. Adaların bütün şu andaki o görünebilirliğini biz sağladık. Bu hafta sonu oraya gideceğim, Adalar halkıyla bir buluşacağım. İşte Yassıada’yı da biz şu anda yapıyoruz, nereden nereye. Bunlar anlamaz, bunların herhangi bir size verebileceği bir şey yok. Adalardaki kardeşlerim bunlara dikkat edelim. Marifet iltifata tabidir” şeklinde konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, CHP’nin Türkiye’ye ve İstanbul’a yapılan her türlü yatırımı, hizmeti, eseri engellemeye çalıştığına vurgu yaparak, “Biz bu milletin efendisi değil hizmetkârıyız. Yapacağız, öyle atıp tutarak yok, kararlı olarak yapacağız. Çünkü bu ülke birilerinin kulu kölesi olmayacak” dedi.

“BİZİM PARAMIZ TÜRK LİRASI, BUNA SAHİP ÇIKACAĞIZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, birilerinin döviz üzerinden provokasyon yaptığına, dövizi tırmandırmaya çalıştığına dikkati çekerek, şu değerlendirmelerde bulundu: “Ey finans sektörünün içinde olanlar kalkıp da piyasadan dövizleri toplayın, döviz yükselecek, şöyle olacak, böyle olacak, bu tür provokatif eylemlerin içerisine giriyorsanız bunun bedelini çok ağır ödeyeceksiniz. Bak seçimin arifesinde bu tür eylemlerin içerisine girenlere sesleniyorum; hepinizin kimliğini biliyoruz, hepinizin neler yaptığını biliyoruz. Şu anda BDDK bazı adımlar attı ama şunu bilin ki seçim sonrası bunun faturasını size ağır keseceğiz. Bu milleti sömüremeyeceksiniz. Bu milleti aldatamayacaksınız. Onun için de sakın ha kardeşlerim, bunların ipiyle kuyuya inilmez. Biz paramıza sahip çıkacağız, bizim paramız Türk Lirası, buna sahip çıkacağız. Bunların oyununa da gelmeyeceğiz ve bu faturayı da bunlara ödeteceğiz. Bütün çalışmalar Hazine ve Maliye Bakanlığımız tarafından yürütülüyor, danışmanlarımız bunu yürütüyor ve faturayı ödeyecekler, hiç de bunun lamı cimi yok. Ve bu milleti sindiremeyecekler, bunu bilmeleri lazım ve öğrenecekler bunu. Bu milletin, bu ülkenin pusulasını bunlar saptırtamayacaklar.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 Mart seçimlerine 1 hafta kaldığını yineleyerek Cumhur İttifakı adaylarına destek isteyerek konuşmasını tamamladı.

TÜRKİYE,ADANA, ADIYAMAN, AFYON, AĞRI, AMASYA, ANKARA, ANTALYA, ARTVİN, AYDIN, BALIKESİR, BİLECİK, BİNGÖL, BİTLİS, BOLU, BURDUR, BURSA, ÇANAKKALE, ÇANKIRI, ÇORUM, DENİZLİ, DİYARBAKIR, EDİRNE, ELAZIĞ, ERZİNCAN, ERZURUM, ESKİŞEHİR, GAZİANTEP, GİRESUN, GÜMÜŞHANE, HAKKARİ, HATAY, ISPARTA, MERSİN, İSTANBUL, İZMİR, KARS, KASTAMONU, KAYSERİ, KIRKLARELİ, KIRŞEHİR, KOCAELİ, KONYA, KÜTAHYA, MALATYA, MANİSA, KAHRAMANMARAŞ, MARDİN, MUĞLA, MUŞ, NEVŞEHİR, NİĞDE, ORDU, RİZE, SAKARYA, SAMSUN, SİİRT, SİNOP, SİVAS, TEKİRDAĞ, TOKAT, TRABZON, TUNCELİ, ŞANLIURFA, UŞAK, VAN, YOZGAT, ZONGULDAK, AKSARAY, BAYBURT, KARAMAN, KIRIKKALE, BATMAN, ŞIRNAK, BARTIN, ARDAHAN, IĞDIR, YALOVA, KARABÜK, KİLİS, OSMANİYE, DÜZCE,
Previous ArticleNext Article

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili yemin törenine katıldı Cumhurbaşkanı Erdoğan, 28. Dönem Milletvekili yemin törenine katıldı için yorumlar kapalı 245347

28 Dönem Milletvekili yemin törenini izlemek üzere TBMM’ye giden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı, Geçici TBMM Başkanı Devlet Bahçeli ve Meclis Genel Sekreteri Mehmet Ali Kumbuzoğlu, resmî törenle karşıladı.
Şeref Holü’nde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı; eski Meclis Başkanı Mustafa Şentop, AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş, AK Parti Grup Başkanvekilleri Özlem Zengin ve Muhammet Emin Akbaşoğlu ile milletvekilleri karşıladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, daha sonra yemin törenini izlemek üzere Genel Kurul’da kendisi için ayrılan locaya geçti.

“Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır” “Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır” için yorumlar kapalı 178677

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’nda yaptığı konuşmada, “85 milyon olarak tüm farklıklarımızı bir tarafa bırakarak, Cumhuriyetimizin 100. seneyi devriyesini büyük bir coşkuyla kutlayacağız. Maziden atiye kurduğumuz bir asırlık köprünün ihtişamına hep beraber şahitlik edeceğiz” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’na katılarak bir konuşma yaptı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay Başkanlığında düzenlenen Sayıştay’ın 161. Kuruluş Yıl Dönümü Programı’nda yaptığı konuşmada, Divan-ı Muhasebat’tan bu yana Sayıştay çatısı altında görev yapmış kurum mensuplarını rahmetle yâd etti.

“2010 YILINDA SAYIŞTAY’IN YAPISINI YENİDEN DÜZENLEYEREK YÜKSEK DENETİM ORGANI VE HESAP MAHKEMESİ HÜVİYETİNE KAVUŞTURDUK”

Sayıştay’ın, kuruluşundan bu yana geçen sürede devlet organları içinde müstesna bir konuma sahip olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz de anayasamıza göre yargı yetkisiyle donatılmış denetim organı olan Sayıştay’ın bu konumunu, çıkardığımız kanunlarla daha da güçlendirdik. Sivil, askerî tüm kamu kurumlarının kamu iktisadi teşekküllerini, belediye şirketleri dâhil kamu kaynağı kullanan her kuruluşu Sayıştay denetimi kapsamına aldık. 2010 yılında Sayıştay’ın yapısını yeniden düzenleyerek yüksek denetim organı ve hesap mahkemesi hüviyetine kavuşturduk.”

Ülkenin mali istikrarına katkı vermek üzere gelirlerin ve giderlerin kontrol altına alınmasında Sayıştay’ın yerinin doldurulamayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sayıştay’ın TBMM adına yürüttüğü faaliyetlerle 85 milyonun tamamının hakkını ve hukukunu koruduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Alın teriyle evine ekmek götüren işçi kardeşlerimizin çocuklarının rızkından keserek devlete borcunu ödeyen esnafımızın, yazın sıcağına, kışın ayazına aldırmadan tarlasında gece gündüz çalışan çiftçilerimizin, Türkiye’nin büyümesine omuz veren sanayicilerimizin, vatanına, milletine, medeniyet değerlerine bağlı evlat yetiştirmek için didinen anaların babaların, hasılı genciyle, yaşlısıyla, kadını ve erkeğiyle milletimizin tüm fertlerinin, devletine ödediği vergilerin denetimini sizler gerçekleştiriyorsunuz.”

Bunun kuyumcu titizliğiyle icra edilmesi gereken zor bir vazife olduğunu anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu, tüm siyasi hesapların, mülahazaların üstünde millî bir görev. Şu an burada bulunan her bir kardeşimin bu hassasiyetle vazifesine yaklaştığına ve yaklaşmaya devam edeceğine inanıyorum. Sayıştay meslek mensuplarımızın devletimize karşı sorumluluklarını en güzel şekilde yerine getirmekte olduklarından asla şüphe etmiyorum. Sizlere Rabb’imden muvaffakiyetler niyaz ediyorum” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE YÜZYILI, İSTİKLAL HARBİ RUHUYLA 85 MİLYONUN SIRT SIRTA VERİP İSTİKBALİ İNŞA ETMESİNİN ADIDIR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 29 Ekim 2023’te, Cumhuriyetin 100. kuruluş yıl dönümüne kavuşacağını, 85 milyonun tüm farklılıkları bir tarafa bırakarak Cumhuriyetin 100. yıl dönümünü büyük bir coşkuyla kutlayacağını söyledi.

Maziden atiye kurdukları bir asırlık köprünün ihtişamına hep beraber şahitlik edileceğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhuriyetin 100. yılını geride bırakırken, aynı zamanda yeni ufuklara da yine birlikte yelken açılacağını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu önemli yıl dönümünü, gelecek asrımıza damga vuracak yepyeni bir vizyonun başlangıç noktası hâline getirmek istiyoruz. Bunun adı Türkiye Yüzyılı’dır. Türkiye Yüzyılı, ülkemizi muasır medeniyetler seviyesinin de üstüne taşıyacak kapsamlı bir yol haritasıdır. Türkiye Yüzyılı, milletimizin asırlık hayallerini gerçekleştirip çok daha büyük hedeflere yürüme azmidir. Türkiye Yüzyılı, İstiklal Harbi ruhuyla 85 milyonun sırt sırta verip istikbali inşa etmesinin adıdır. 85 milyon gönül birliği içinde inşallah bu vizyonu adım adım gerçeğe dönüştüreceğiz. Milletimiz, 14 Mayıs’ta bunun ilk adımını Meclis’te zaten atmıştı. Mütebaki 28 Mayıs’ta, Cumhurbaşkanı seçiminde verdiği kararla Türkiye Yüzyılı’nı sahiplendiğini de ortaya koydu.”

“DEVLETİN ORGANLARI ARASINDA UYUMLU BİR İŞ BİRLİĞİNİN TESİSİ ÇOK MÜHİM”

On yıllardır haksız eleştirilere maruz kalan Türk demokrasisinin tartışmasız bir şekilde bu seçimin en büyük kazananı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buradan bir kez daha iradesine ve geleceğine sahip çıkan aziz milletimin tüm fertlerine teşekkür ediyorum. Yüzde 52,18 oy oranıyla şahsımıza beş yıl daha ülkemize hizmet etme imkânı sunan her bir kardeşimin sorumluluğunu yüreğimizde taşıyoruz. Tercihini hangi yönde kullanırsa kullansın sandığa giden vatandaşlarımıza karşı mesuliyetle hareket ediyoruz. Nasıl 21 yıldır milletin emanetine sadakatle sahip çıktıysak inşallah bundan sonra da bu emanete gölge düşürmeyeceğiz” diye konuştu.

“Türkiye’yi hedeflerine ulaştırmadan, gelecek nesillere, üzerinde mutlu, müreffeh yaşayabilecekleri bir ülke bırakmadan huzura ermeyeceğiz” ifadesini kullanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bunun için yürütmesi, yasaması, yargısıyla, devletin organları arasında uyumlu bir iş birliğinin tesisinin çok mühim olduğunu dile getirdi.

“TÜRKİYE, ALTIN DEĞERİNDE YILLARINI KAYBETMİŞTİR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle bizim gibi bunun sıkıntısını çekmiş bir ülke için bu durum hayati derecede önemlidir. Çok partili demokrasiye geçtiğimiz 1950’den beri Türkiye’nin temel sorunlarından biri erkler arası rekabetin, hatta zaman zaman kavgaya varan çekişmelerin yaşanmasıdır. Tarihimize şöyle bir baktığımızda bunun çok sayıda örneğini görüyoruz. Hepsini de rahmetle andığımız Menderes’ten Demirel’e, Erbakan’dan Özal’a kadar siyasetçilerimizin tamamı bu gerçekle yüzleşti” değerlendirmesinde bulundu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke ve milletin hayrını düşünerek attıkları adımların ekseriyetinin, farklı sebepler öne sürülerek engellendiğini, kendini millî iradenin üstünde gören zihniyetin yargıdaki, yürütmedeki, demokrasideki temsilcilerinin, hukukun kendilerine verdiği yetkiyi ülkenin önünü açmak için değil, statükoyu korumak için kullandığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu görüşleri paylaştı: “Merhum Ecevit’in önüne fırlatılan anayasa kitapçığı bunun âdeta sembolü olarak hafızalarımıza kazınmıştır. Bu yasakçı ve statükocu tavırdan, hak ve özgürlükler dâhil Meclis’te millî iradenin takdiriyle geçen reformlar da payını almıştır. Türkiye maalesef bu süreçte altın değerinde yıllarını kaybetmiştir. Milletimiz, ekonomik maliyeti on milyarlarca doları bulan faturalarla karşı karşıya kalmıştır. İşçisinden kamu görevlisine, üreticisinden esnafına kadar toplumumuzun tüm kesimleri sıkıntılar yaşamıştır. Türk demokrasisi aynı dönemde yarışa başladığı diğer pek çok ülkeden geriye düşmüştür. Terörün, vesayetin, yoksulluğun, bölgeler arasında oluşan gelişmişlik farkının yıllarca çözülmemesinin sebeplerinden birisi maalesef budur. 2002’de ülkeyi yönetme görevini devraldığımızda biz de aynı zihniyetin devlet içindeki uzantılarıyla hep mücadele ettik.”

“SON 21 YILDA ÜLKEMİZDE BÜYÜK BİR ZİHNİYET DEVRİMİ GERÇEKLEŞTİRDİK”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Anayasa’nın ve kanunların verdiği yetkilerin kötüye kullanılmasından dolayı aylarca bürokrat atayamadıkları dönemler olduğunu söyledi.

İktidar partisi olarak gazete kupürleriyle hazırlanmış dosyalar üzerinden kapatılmak istendiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Meclisten 411 milletvekilinin güçlü iradesiyle geçen reformlarımız aynı şekilde engellendi, mahkeme kapısında nöbet tutularak iptal ettirildi. 6 Şubat depremleriyle ehemmiyetini daha iyi anladığımız kentsel dönüşüm projeleriyle ilgili hukuki düzenlemelerimiz akim bırakıldı. 17-25 Aralık’ta yargı-emniyet darbe girişimine, 15 Temmuz’da 252 insanımızın şehit edildiği kanlı bir darbe teşebbüsüne maruz kaldık. Bunların dışında gizli açık birçok antidemokratik operasyonun hedefi olduk” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, tüm bu girişimleri, son 21 yılda hep hukuk, demokrasi ve meşruiyet zemininde kalarak bertaraf etmeye çalıştıklarını ifade ederek, şöyle devam etti: “Ne baskılar karşısında boyun eğdik ne de hukuk devleti ilkesinin yara almasına müsaade ettik. Ne Anayasamızın vermediği bir yetkiyi kullandık ne de milletin emanetinin gasp edilmesine göz yumduk. Yasama, yürütme ve yargı organları arasındaki fay hatlarını kapatarak tüm alanlarda tarihî nitelikte reformlara, eserlere, yatırımlara imza attık. Son 21 yılda ülkemizde büyük bir zihniyet devrimi gerçekleştirdik. Uzun uğraşlar sonucunda devletin tüm kurumlarının hedef birliği, anlayış ve gaye birliği içerisinde ahenkle çalışmasını temin ettik. ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ düsturunu yıllar sonra yeniden devletimizin hâkim paradigması hâline getirdik. Türkiye’nin son 21 yılda yazdığı başarı hikâyesinin sırrı işte budur. Türkiye prangalarından kurtuldukça her alanda büyük bir ivme yakaladı. Vatandaşımız yıllar sonra hasretini çektiği hizmetlere böyle kavuştu. Demokrasimiz bugün tüm dünyanın gıptayla baktığı olgunluk seviyesine böyle ulaştı. On yıllar boyunca insanımızın canına kasteden eli kanlı terör örgütleriyle başarılı mücadele böyle verildi. Türkiye küresel siyasette dikkatle takip edilen ülke konumuna böyle geldi. Dünyada yaşanan krizlere rağmen ekonomimiz her yıl ortalama yüzde 5,5 oranında büyümeyi böyle sağladı. İstihdamdan turizme, ulaşımdan eğitime, sağlıktan savunma sanayiine kadar her alanda Türkiye başarıdan başarıya işte böyle koştu.”

“ÜLKEMİZ 3-5 AYDA BİR HÜKÛMETİN DEĞİŞTİĞİ KOALİSYON DÖNEMLERİNİ BİR DAHA GELMEMEK ÜZERE RAFA KALDIRMIŞTIR”

Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’yle kazanımların tahkim edilebileceği bir yönetim modeline kavuşulduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yeni sistemin avantajlarını, salgın dönemi olmak üzere son yıllarda yaşanan tüm krizlerde bizzat müşahede ettiklerini aktardı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 50 binden fazla canın toprağa verildiği 6 Şubat depremleriyle mücadelede de yeni yönetim sisteminin katkılarını tekrar tecrübe ettiklerini belirterek, “Bu gerçeğin, insanımız tarafından da kabul ve takdir edildiğini görüyoruz. 14 Mayıs ve 28 Mayıs seçimlerinin sonuçlarından biri de Cumhurbaşkanlığı Hükûmet Sistemi’nin milletten yeniden güvenoyu almış olmasıdır. Bu seçimler eski sistem tartışmalarına son noktayı koymuştur. Ülkemiz 3-5 ayda bir hükûmetin değiştiği koalisyon dönemlerini bir daha gelmemek üzere rafa kaldırmıştır” ifadesini kullandı.

“TÜRKİYE’NİN 2002’DEN BERİ UNUTTUĞU SİYASİ İSTİKRARSIZLIK İKLİMİNİN YENİDEN HORTLATILMASINA MÜSAADE ETMEYECEĞİZ”

Türkiye’nin fuzuli tartışmalarla kaybedecek ne vaktinin ne de enerjisinin olduğunu düşünmediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Siyaset müessesesinin de sandıktan çıkan iradeyi doğru okuyacağına dair ümidimizi koruyoruz. Biz her halükarda buradan geriye gidişe izin vermeyeceğiz. 5 yıllık tecrübelerin ve uygulamaların ışığında, sistemin işleyişini daha da iyileştirecek adımları elbette atacağız. Türkiye’nin şahlanış dönemine liderlik edecek kurumsal bir yapıyı mutlaka tesis edeceğiz. Ama bunları yaparken ülkemizin, milletimizin ve demokrasimizin uğruna bedel ödeyerek elde ettiği kazanımlara halel getirmeyeceğiz.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle tamamladı: “Türkiye’nin 2002’den beri unuttuğu siyasi istikrarsızlık ikliminin yeniden hortlatılmasına müsaade etmeyeceğiz. Toplumumuzun farklı kesimlerinin de desteğini ve katkısını alarak Türkiye Yüzyılı vizyonumuzu inşallah hayata geçireceğiz. Tüm kamu kurumlarının bu süreçte etkin rol oynaması, Türkiye Yüzyılı’nı sahiplenmesi hiç şüphesiz başarımızı da garantileyecektir. Her organın kendi yetki alanında kalması şartıyla önümüzdeki dönemde uyum ve eş güdüm içinde çalışacağız. Devletimizin diğer organları gibi Sayıştay’ımızın da yeni dönemde üzerine düşeni hakkıyla ifa edeceğine inanıyorum.”