Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, 23’üncü ve 24’üncü Geleneksel Tüketici Ödülleri Töreni’ne katıldı Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, 23’üncü ve 24’üncü Geleneksel Tüketici Ödülleri Töreni’ne katıldı için yorumlar kapalı 47809

Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, enflasyonla mücadeleyi zedeleyen ve tüketicileri mağdur eden tüm olağandışı fiyat gerçekleşmeleriyle mücadelenin süreceğini belirterek, “Hükümetimizce fiyat istikrarının temini ve enflasyonla mücadele yönünde çalışmalar kararlılıkla sürdürülecek olup, fiyat anomalileriyle ilgili tedbirlerimiz de aynı kararlılıkla devam edecektir.” dedi.


Bakan Pekcan, Dünya Tüketici Hakları Günü vesilesiyle düzenlenen 23’üncü ve 24’üncü Geleneksel Tüketici Ödülleri Töreni’ne katıldı.

Pekcan, burada yaptığı konuşmada, küreselleşme ve dijitalleşme dönemiyle tüketici hakları bakımından yepyeni ufukların açıldığına işaret ederek, tüketicinin korunması ve tüketici haklarıyla ilgili önceliklere değindi.

Küresel perakende e-ticaret hacminin 4,2 trilyon dolara çıktığını dile getiren Pekcan, Türkiye’de tüketici hakları alanında önemli çalışmalar yapıldığını ve Avrupa Birliği (AB) ile uyum açısından önemli mesafe kaydedildiğini ifade etti.

“Çağdaş hizmet sunabilme misyonumuz çerçevesinde çalışıyoruz”

Pekcan, önceki haftalarda tüketicinin korunmasıyla ilgili kurumsal kapasitelerin güçlendirilmesi amacıyla yürüttükleri büyük bir AB projesini tamamlamanın memnuniyetini yaşadıklarını belirterek, şu ifadeleri kullandı:

“1,8 milyon avro bütçeli ve yüzde 90 AB finansmanıyla gerçekleşen bu proje kapsamında pek çok bilinçlendirme faaliyetinin yanında Tüketici Profili ve Bilinç Düzeyi Araştırması’nın yapılması, ‘Mobil Tüketici’ uygulamasının kullanıma açılması ve ‘Tüketici Hakem Heyeti Yıllık Değerlendirme Raporları’nın hazırlanması gibi pek çok kritik faaliyeti de tamamlanmış bulunuyoruz.”

AB’nin tek belirleyici kriter olmadığını vurgulayan Pekcan, “Biz esas olarak vatandaşımıza çağdaş hizmet sunabilme misyonumuz çerçevesinde vatandaşımızın hak ettiği koşulları temin edebilmek için kendi hedeflerimiz doğrultusunda çalışıyoruz ve çalışmaya da devam edeceğiz.” diye konuştu.

“521 bin 533 başvuru karara bağlandı”

Pekcan, tüketici haklarının korunması noktasında sahip olunan kurumsal kapasiteyi gözler önüne seren en temel mekanizmalardan birinin “Tüketici Hakem Heyetleri” olduğunu dile getirerek, şöyle devam etti:

“2020 yılında tüketici hakem heyetlerimizce alınan kararların yüzde 96,1’i tüketici mahkemelerinde dava konusu edilmeden kesinleşmiş ve sadece yüzde 3,9’u mahkemelere intikal etmiştir. 2020 yılında, tüketici hakem heyetlerinde 861 milyon lira tutarında ürün ve hizmetlerle ilgili 521 bin 533 başvuru karara bağlanmış olup, bu kararların da yüzde 59’u tüketici lehine sonuçlanmıştır. Tüketici hakem heyetlerine başvuruların yaklaşık yüzde 50’sinin e-Devlet üzerinden elektronik ortamda gerçekleştiğini de ayrıca vurgulamak isterim.”

Elektronik Ticaretin Piyasa Gözetimi ve Denetimi Merkezi Destek Sistemi

Pekcan, geçen hafta itibarıyla yürürlüğe giren Ürün Güvenliği ve Teknik Düzenlemeler Kanunu’nun getirdiği önemli yeniliklerle de değindi.

Söz konusu kanuna dayanılarak yönetmelik çıkarılacağını belirten Pekcan, “Uzaktan İletişim Araçları Yoluyla Piyasaya Arz Edilen Ürünlerin Piyasa Gözetimi ve Denetimi Yönetmeliği Bakanlığımız bünyesinde kurulacak ‘Elektronik Ticaretin Piyasa Gözetimi ve Denetimi Merkezi Destek Sistemi’ ile satışı e-ticarete konu ürünlerin tarama ve tespitinin etkinlikle yapılması hedeflenmektedir.” diye konuştu.

Pekcan, bu çalışmalarla tüketicilerin haklarını sadece fiziki piyasa ve pazarlarda değil sanal pazarlarda ve e-ticarette de koruduklarını dile getirerek, sanal dünyayı ve bunun tüketicilere etkilerini proaktif biçimde çalıştıklarını vurguladı.

Tüketici haklarının temininin tüketicilerin bilinçlenmesi ve hak arama mekanizmalarının etkinliği ile de alakalı olduğunu belirten Pekcan, düzenledikleri ödül törenlerinin tüketici haklarıyla ilgili farkındalık çalışmalarının önemli bir parçası olduğunu söyledi.

“2020’de Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu 18,3 milyon lira idari para cezası uyguladı”

Pekcan gerek Reklam Kurulu gerekse geçen sene itibarıyla tesis edilen Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu aracılığıyla piyasa dinamiklerinin dışında gerçekleşen olağanüstü fiyatlamalarla ilgili incelemelerini titizlikle gerçekleştirildiğine işaret etti.

Kararların titiz değerlendirmeler sonrasında ve firmaların savunmaları incelerek, istişare ve ortak aklın ürünü olarak alındığını ve buna göre para cezalarını içeren idari yaptırımlar uygulandığını bildiren Pekcan, “2020 yılında Reklam Kurulu 13,2 milyon lira, Haksız Fiyat Değerlendirme Kurulu da 18,3 milyon lira olmak üzere idari para cezası uygulamıştır.” bilgilerini paylaştı.

Pekcan, bu süreçte fiyatlarla birlikte gramaj hilelerine karşı yaptırımları güçlendirdiklerini ve denetimleri artırdıklarını aktardı.

“Olağandışı fiyat gerçekleşmeleriyle mücadelemiz kararlılıkla sürdüreceğiz”

“Özellikle pandemi gibi tüm dünya piyasalarını etkileyen böylesine bir konjonktürde enflasyonla mücadeleyi zedeleyen ve tüketicilerimiz açısından mağduriyet yaratan tüm olağandışı fiyat gerçekleşmeleriyle mücadelemizi de kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz.” diyen Pekcan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı Ekonomik Reform Paketi’nde de bu konunun geniş biçimde yer aldığını anımsattı.

Pekcan, Hazine ve Maliye Bakanlığı koordinasyonunda, Ticaret Bakanlığının da dahil olduğu “Fiyat İstikrar Komitesi”nin oluşturulacağını anımsattı.

Bununla birlikte, iklim ve afet gibi faktörler neticesinde gıda fiyatlarında görülebilen dalgalanmalara karşı mücadelenin güçlendirilmesi için “Erken Uyarı Sistemi” kurulmasının da öngörüldüğünü belirten Pekcan, Bakanlığın bu sisteme katkılarını sağlayacağını ifade etti.

Pekcan, “Perakende Yasası”nda öngörülen değişiklikler ve “Hal Yasası” gibi çalışmaların da Ekonomik Reform Paketi’nde yer aldığını hatırlatarak, “Söz konusu yasama çalışmalarında perakende ticarette daha adil bir tedarik zincirinin oluşturulmasına katkı sağlaması beklenmektedir.” değerlendirmesinde bulundu.

Serbest piyasa ekonomisi dinamiklerine yapılan bir müdahale olmadığını tam aksine piyasaların daha etkin işlemesi için alınan tedbirler olduğunu vurgulayan Pekcan, şunları kaydetti:

“Bu adımlar aynı zamanda da halkımızın, tüketicilerin çıkarlarının korunması için gerekli adımlardır ve adil rekabetin önünü açacak adımlardır. Türkiye gibi oldukça hızlı bir ekonomik büyüme trendi izleyen, oldukça dinamik bir ekonomide bu tür tedbirler üstelik de pandemi şartlarının yarattığı böylesine bir konjonktürde olağan ve elzemdir. Hızlı gelişen ve yükselen bir ekonomi olan Türkiye ekonomisinin, başka ülke dinamikleriyle doğrudan kıyas kabul etmeyecek, kendine özgü dinamikleri mevcuttur.

Bu çerçevede Sayın Cumhurbaşkanımız önderliğinde hükümetimizce fiyat istikrarının temini ve enflasyonla mücadele yönünde çalışmalar kararlılıkla sürdürülecek olup, fiyat anomalileriyle ilgili tedbirlerimiz de aynı kararlılıkla devam edecektir.”

Pekcan, söz konusu törende çalışmaları ile ödül alanları tebrik etti.

“Geçen yıl dereceye girenler de bu yıl ödüllendirilecek”

Ticaret Bakanlığı Tüketicilerin Korunması ve Piyasa Gözetimi Genel Müdürü Ahmet Erdal, her alanda değişimi zorunlu kılan teknolojinin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını döneminde daha etkin kullanıldığını belirterek, bunun da tüketici davranışını önemli ölçüde etkilediğine dikkati çekti.

Tüketici Ödülleri’nin 2020 Mart’ta salgın kapsamında alınan tedbirler neticesinde ertelendiğini aktaran Erdal, bu yarışmadaki ödüllerin de bugün verileceğini ifade etti.

Erdal, törende bilinçli tüketici, yazılı basın, radyo televizyon programı, tüketici memnuniyetini ilke edinen firma ve bilimsel çalışma olmak üzere 5 dalda ödüllerin takdim edileceğini bildirdi.

Öte yandan Bakan Pekcan, tüketici memnuniyetini ilke edinen firmalar ile aldıkları hizmet veya ürün nedeniyle mağdur olan ancak sonrasında hukuk yoluyla haklarını geri alarak tüketicilere örnek olan bilinçli tüketicilere ödüllerini verdi.

Törende, ayrıca, 2020 yılı Basın ödülleri ile Tüketici Hakları Konulu Resim ve Karikatür Yarışması’nda derece elde eden öğrenciler de ödüllerine kavuştu.

Previous ArticleNext Article

“Çanakkale bir milletin asli kimliğini bulduğu, küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” “Çanakkale bir milletin asli kimliğini bulduğu, küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” için yorumlar kapalı 95993

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 Mart Şehitlerini Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törende yaptığı konuşmada, “Çanakkale, tarihi şanlı zaferlerle dolu bir milletin asli kimliğini bulduğu, üzerine serpilen ölü toprağını kaldırdığı, tıpkı bir Anka Kuşu gibi küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır. Tüm yokluk ve imkânsızlıklara rağmen dönemin en modern ordularını dize getiren milletimiz, Çanakkale’de yazdığı destanla, İstiklal Harbimizi zafere ulaştıracak inancı, iradeyi ve direniş ruhunu da kuşanmıştır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Mart Şehitlerini Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümü nedeniyle Şehitler Abidesi’nde düzenlenen törene katıldı.

Törende yaptığı konuşmada, canları ve kanları pahasına tüm dünyaya “Çanakkale Geçilmez” dedirten büyük kahramanları rahmetle anan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aynı şekilde vatanımızın bekası, milletimizin istiklal ve istikbali uğrunda toprağa düşen tüm yiğitlere Allah’tan rahmet niyaz ediyorum” dedi.

“ÇANAKKALE, TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN KURULUŞ MÜJDESİDİR”

Mehmet Akif’in “Gök kubbenin altında yatar, al kan içinde. Ey yolcu, şu topraklar için can veren erler. Hakk’ın bu veli kulları taş türbeye girmez; Gufrana bürünmüş, yalnız Fatiha bekler” duasıyla şehitleri selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal, Çanakkale’yi ‘bugünümüzü kurtaran, maziye kahramanlığını ve büyüklüğünü iade eden, bu toprakları bize ebedi vatan yapan’ zafer olarak tarif ediyor. Gerçekten de Çanakkale, tarihi şanlı zaferlerle dolu bir milletin asli kimliğini bulduğu, üzerine serpilen ölü toprağını kaldırdığı, tıpkı bir Anka Kuşu gibi küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” şeklinde konuştu.

Tüm yokluk ve imkânsızlıklara rağmen dönemin en modern ordularını dize getiren Türk milletinin Çanakkale’de yazdığı destanla, İstiklal Harbi’ni zafere ulaştıracak inancı, iradeyi ve direniş ruhunu da kuşandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları kaydetti: “Bu yönüyle Çanakkale, Kurtuluş Savaşımızın adeta provası, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş müjdesidir. Çanakkale’yi, milletimizin bu topraklarda var olmak için verdiği en zorlu, en kutlu mücadelelerden biri olarak görüyoruz. Üzerinden ne kadar süre geçerse geçsin, 108 sene önce burada yazılan o büyük destanı daima gururla hatırlıyoruz. Çanakkale, bizim için sadece iftihar vesilesi değil, aynı zamanda zorluklar karşısında bizlere mücadele azmi veren ilham ve güç kaynağıdır.”

85 milyonun tamamının Çanakkale’den, burada koyun koyuna yatan şehitlerden, ecdadın sergilediği mücadeleden alacağı çok kıymetli dersler olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle deprem ve sel felaketiyle yüreklerimizin yandığı bu sancılı dönemde, Çanakkale ruhuna tekrar ihtiyacımız var. Yaklaşık 49 bin kardeşimizin hayatını kaybettiği, 11 ilimizde ciddi yıkıma ve acıya yol açan depremin yaralarını, ancak bu ruhu dirilterek sarabiliriz. Nasıl 108 sene önce omuz omuza vererek imkânsızı başardıysak, asrın felaketinin üstesinden de yine dayanışmayla, yine kardeşlikle gelebiliriz. Milletimizin, depremin ilk anlarından itibaren ortaya koyduğu birlik ve beraberlik tablosu, bu konuda bizlere umut ve güven aşılıyor” ifadelerini kullandı.

“EN KISA SÜREDE ŞEHİRLERİMİZİ YENİDEN AYAĞA KALDIRACAĞIZ”

Ziyaret ettiği şehirlerde insanların metanetini, sabrını, vakarını ve hayata yeniden tutunma iradesini gördükçe, cesaret kazandıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “En büyük gücümüz olan bu seferberlik ruhunun zedelenmesine fırsat vermeden, inşallah gece-gündüz çalışarak, en kısa sürede şehirlerimizi yeniden ayağa kaldıracağız. Hiçbir insanımızı, umutlarını bize bağlamış hiçbir vatandaşımızı çaresiz, sahipsiz bırakmayacağız” dedi.

Çanakkale’nin, birbirine kenetlenmiş bir milletin aşamayacağı hiçbir engel, hiçbir badire olmadığını herkese gösterdiğini de vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, devleti ve milletiyle zorluklara göğüs gerecek, krizleri fırsata çevirecek, ‘küllerinden yeniden doğacak’ kapasiteye sahiptir. Yeter ki fitne ve fesat peşinde olanlara kulak asmayalım. Yeter ki birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize halel getirmeyelim. Yeter ki sürekli karamsarlık aşılayan şeamet tellallarına fırsat vermeyelim. Rabbim ülkemizi her türlü kazadan, beladan, afetten muhafaza eylesin diyorum” şeklinde konuştu.

Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümünü tekrar tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “18 Mart Şehitler Günü’nde Anafartalar Komutanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere bütün komutanlarımızı, kahraman Mehmetçiklerimizi, şehit ve gazilerimizi rahmetle anıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Şehitler Anıtı’na çelenk bırakmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu. Bu sırada askerlerce saygı atışı yapıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması öncesinde, 16 Türk devletinin askerlerini giysileri ve bayraklarla temsil eden Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı, konuşma kürsüsü yanında kendilerine ayrılan alana konuşlandı.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız’ın da konuşma yaptığı programa, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile gaziler ve vatandaşlar katıldı.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın şehitler için dua ettiği programda, Hacı Bayram Cami İmam Hatibi Yunus Koçan da Kur’an-ı Kerim okudu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dua edilmesinin ardından şehitlik defterini imzaladı ve şehitliklere karanfil bıraktı

.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıl Dönümü Mesajı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıl Dönümü Mesajı için yorumlar kapalı 97779

“108 yıl önce emperyalistlere karşı Anadolu’daki Türk varlığını korumak ve bin yıllık Türk topraklarını müdafaa etmek için verdikleri mücadeleyle milletimizi Çanakkale Zaferine ulaştıran bütün kahramanlarımızı ve aziz şehitlerimizi rahmetle, tazimle yâd ediyoruz.

Çanakkale Zaferi, Türk milletinin bağımsızlığından asla vazgeçmeyeceğini dünyaya bir kez daha ilan ettiği büyük ve tarihi bir kahramanlık destanıdır.

Anadolu’nun dört bir yanından gelerek yedi düvele karşı Çanakkale’de verilen topyekûn mücadelede ecdadımız, milletimizin zor günde nasıl bir ve beraber olduğunu göstermiş, şehit kanlarıyla sulanan toprağımıza düşmanın ayak basmasına izin vermemiştir.

Bugün biz de ülkemiz ve milletimiz için Çanakkale Zaferinde ortaya koyduğumuz ruh ve iradeyle çalışıyor, her türlü zorluğu birlik ve beraberlikle aşabileceğimize olan inançla mücadelemizi sürdürüyoruz.

Büyük bir kahramanlıkla, cesaretle yazılan şanlı tarihimize sahip çıkacak, Çanakkale ruhunu canlı ve diri tutmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.

Bize bu vatanı emanet eden şehitlerimize, gazilerimize şükran borcumuzu ödemek, vatanımızı ve bayrağımızı her koşulda müdafaa etmek için dün olduğu gibi bugün de yarın da mücadeleden bir an olsun geri durmayacağız.

Bu düşüncelerle, Çanakkale Zaferi’nin 108. yıldönümünü kutluyor, 18 Mart Şehitler Günü’nde bu toprakları bize emanet eden tüm şehitlerimizi ve başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere bütün kahramanlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum.

Ruhları şad, mekânları cennet olsun.”