Emine Erdoğan, Manisa’daki doğa dostu tekstil fabrikasını ziyaret etti Emine Erdoğan, Manisa’daki doğa dostu tekstil fabrikasını ziyaret etti için yorumlar kapalı 55870

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Manisa’nın Akhisar ilçesindeki TYH Uluslararası Tekstil AŞ’ye ait doğa dostu tekstil fabrikasını ziyaret etti.

Fabrika ziyaretinde bir konuşma yapan Emine Erdoğan, doğa dostu tesiste kadın çalışan oranının yüzde 78 olmasının çok sevindirici olduğunu ifade etti.

Kurumun güneş enerjisiyle kendi enerjisini üretebildiğini, karbon ayak izini azaltmak için etkin bir atık yönetim sistemi kullandığını aktaran Emine Erdoğan, tesiste ayrıca yağmur suyu biriktiren ve gri su dönüşümü sağlayan bir altyapının da bulunduğunu kaydetti.

“DÜNYADAKİ KARBON EMİSYONUNUN YÜZDE 10’U TEKSTİL ENDÜSTRİSİNE AİT”

Tekstil endüstrisinin çevre konusundaki karnesinin pek iyi olmadığını ifade eden Emine Erdoğan, şunları söyledi: “Dünyadaki karbon emisyonunun yüzde 10’u tekstil endüstrisine ait. Bu rakam, uluslararası uçuşların ürettiğinden daha fazla. Ayrıca, su kaynaklarının kullanımında da en büyük ikinci tüketici konumunda. Bir örnek vermek gerekirse bir kot pantolonun üretilmesi için 10,8 litre, bir pamuklu tişört üretilmesi için 2,7 litre su harcanıyor. Çamaşırların her yıkanışında yıllık 500 bin ton mikro fiber yeryüzü sularına karışıyor. Bu, 50 milyar plastik şişe demek. 2017’de yayınlanan bir rapora göre okyanuslardaki mikro plastiklerin yüzde 35’i sentetik tekstil ürünlerinden kaynaklanıyor. Ve bildiğiniz gibi, bu mikro plastikler doğada kaybolmuyor. Maalesef her yıl üretilen tekstil ürünlerinin yüzde 85’i çöpe gidiyor. İstatistiklere göre her bir saniyede bir kamyon dolusu kıyafet ya yakılıyor ya da çöp sahalarına atılıyor.”

Tekstil atıklarının nasıl geri dönüştürülebileceği ile ilgili kafa yormak gerektiğini dile getiren Emine Erdoğan, malzemeler arasındaki geçişi sağlayacak yöntemleri de bulmanın da önemini ifade etti.

Çöplüklerin aslında “erken ölmüş malzemeler mezarlığı” olduğuna dikkati çeken Emine Erdoğan, şunları kaydetti: “O nedenle atıkla, çöple ilgili tanımlarımızı yeniden gözden geçirmeliyiz. Atıktan yepyeni materyaller çıkarabiliriz. Bilhassa, tekstil endüstrisinin, yenilikçi zihinlere yatırım yapması gerektiğini düşünüyorum. Bilim insanları, gelecekte çöp sahalarının, değerli bir ham madde kaynağı olacağını söylüyor. Gelin geleceğe şimdiden yatırım yapalım. Gelecekle aramızdaki zamansal mesafeyi kapatacak icatlar çıkaralım. Tabii bu noktada kadınlara bol bol müracaat edelim. Çevre konularında kadınların öngörülerinin bir yol haritası olabileceğine inanıyorum. Bu çatı altında, kadın gücünün ve çevre hassasiyetinin bir araya gelmiş olmasını umut verici buluyorum. Sanayimizin geleceği açısından, bu konulara eğilmemiz bir mecburiyet. Avrupa Birliği, ilk karbon nötr kıta olma hedefini açıkladı. Döngüsel Ekonomi Eylem Planı ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması geliştirdi. Sınırlarından içeri girecek ürünlere, yeşil olma şartını uygulayacağını ilan ediyor.”

Sıfır Atık Projesi ile amacın sürdürülebilir kalkınma ilkelerine uygun üretim yapabilmek olduğunu dile getiren Emine Erdoğan, “Bu noktada 2017 yılından bu yana önemli gelişmeler kaydettik. 25 bin kamu kurumu binasında sıfır atığa geçtik. Organize sanayi bölgelerimizin yeşil üretim alanlarına dönüşmesine yönelik çalışmalar yaptık. Bu süreçte daha alacak çok yolumuz var. Ancak TYH Tekstil gibi kurumlarımız arttıkça umudumuz da artıyor. Sayılarının çoğalmasını diliyorum” dedi.

Konuşmaların ardından fabrikada üretilen iplikleri inceleyen fabrika yöneticilerinden üretim süreci hakkında bilgi alan Emine Erdoğan, çalışan işçilerle de sohbet etti. Bir işçinin tezgâhına oturarak makine hakkında bilgi alan Emine Erdoğan, dikiş yaptı ve işçilerle anı fotoğrafı çektirdi.

Emine Erdoğan’a ziyareti sırasında; Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank ile eşi Esra Varank, Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan ve Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu ile eşi Betül Kasapoğlu da eşlik etti. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Emine Erdoğan’a 1873 yılında üretilmiş antika dikiş makinesi hediye etti.

Previous ArticleNext Article

“Çanakkale bir milletin asli kimliğini bulduğu, küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” “Çanakkale bir milletin asli kimliğini bulduğu, küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” için yorumlar kapalı 95993

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 18 Mart Şehitlerini Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törende yaptığı konuşmada, “Çanakkale, tarihi şanlı zaferlerle dolu bir milletin asli kimliğini bulduğu, üzerine serpilen ölü toprağını kaldırdığı, tıpkı bir Anka Kuşu gibi küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır. Tüm yokluk ve imkânsızlıklara rağmen dönemin en modern ordularını dize getiren milletimiz, Çanakkale’de yazdığı destanla, İstiklal Harbimizi zafere ulaştıracak inancı, iradeyi ve direniş ruhunu da kuşanmıştır” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 18 Mart Şehitlerini Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümü nedeniyle Şehitler Abidesi’nde düzenlenen törene katıldı.

Törende yaptığı konuşmada, canları ve kanları pahasına tüm dünyaya “Çanakkale Geçilmez” dedirten büyük kahramanları rahmetle anan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Aynı şekilde vatanımızın bekası, milletimizin istiklal ve istikbali uğrunda toprağa düşen tüm yiğitlere Allah’tan rahmet niyaz ediyorum” dedi.

“ÇANAKKALE, TÜRKİYE CUMHURİYETİ’NİN KURULUŞ MÜJDESİDİR”

Mehmet Akif’in “Gök kubbenin altında yatar, al kan içinde. Ey yolcu, şu topraklar için can veren erler. Hakk’ın bu veli kulları taş türbeye girmez; Gufrana bürünmüş, yalnız Fatiha bekler” duasıyla şehitleri selamlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal, Çanakkale’yi ‘bugünümüzü kurtaran, maziye kahramanlığını ve büyüklüğünü iade eden, bu toprakları bize ebedi vatan yapan’ zafer olarak tarif ediyor. Gerçekten de Çanakkale, tarihi şanlı zaferlerle dolu bir milletin asli kimliğini bulduğu, üzerine serpilen ölü toprağını kaldırdığı, tıpkı bir Anka Kuşu gibi küllerinden yeniden doğduğu bir dönüm noktasıdır” şeklinde konuştu.

Tüm yokluk ve imkânsızlıklara rağmen dönemin en modern ordularını dize getiren Türk milletinin Çanakkale’de yazdığı destanla, İstiklal Harbi’ni zafere ulaştıracak inancı, iradeyi ve direniş ruhunu da kuşandığını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, devamında şunları kaydetti: “Bu yönüyle Çanakkale, Kurtuluş Savaşımızın adeta provası, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluş müjdesidir. Çanakkale’yi, milletimizin bu topraklarda var olmak için verdiği en zorlu, en kutlu mücadelelerden biri olarak görüyoruz. Üzerinden ne kadar süre geçerse geçsin, 108 sene önce burada yazılan o büyük destanı daima gururla hatırlıyoruz. Çanakkale, bizim için sadece iftihar vesilesi değil, aynı zamanda zorluklar karşısında bizlere mücadele azmi veren ilham ve güç kaynağıdır.”

85 milyonun tamamının Çanakkale’den, burada koyun koyuna yatan şehitlerden, ecdadın sergilediği mücadeleden alacağı çok kıymetli dersler olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Özellikle deprem ve sel felaketiyle yüreklerimizin yandığı bu sancılı dönemde, Çanakkale ruhuna tekrar ihtiyacımız var. Yaklaşık 49 bin kardeşimizin hayatını kaybettiği, 11 ilimizde ciddi yıkıma ve acıya yol açan depremin yaralarını, ancak bu ruhu dirilterek sarabiliriz. Nasıl 108 sene önce omuz omuza vererek imkânsızı başardıysak, asrın felaketinin üstesinden de yine dayanışmayla, yine kardeşlikle gelebiliriz. Milletimizin, depremin ilk anlarından itibaren ortaya koyduğu birlik ve beraberlik tablosu, bu konuda bizlere umut ve güven aşılıyor” ifadelerini kullandı.

“EN KISA SÜREDE ŞEHİRLERİMİZİ YENİDEN AYAĞA KALDIRACAĞIZ”

Ziyaret ettiği şehirlerde insanların metanetini, sabrını, vakarını ve hayata yeniden tutunma iradesini gördükçe, cesaret kazandıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “En büyük gücümüz olan bu seferberlik ruhunun zedelenmesine fırsat vermeden, inşallah gece-gündüz çalışarak, en kısa sürede şehirlerimizi yeniden ayağa kaldıracağız. Hiçbir insanımızı, umutlarını bize bağlamış hiçbir vatandaşımızı çaresiz, sahipsiz bırakmayacağız” dedi.

Çanakkale’nin, birbirine kenetlenmiş bir milletin aşamayacağı hiçbir engel, hiçbir badire olmadığını herkese gösterdiğini de vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Türkiye, devleti ve milletiyle zorluklara göğüs gerecek, krizleri fırsata çevirecek, ‘küllerinden yeniden doğacak’ kapasiteye sahiptir. Yeter ki fitne ve fesat peşinde olanlara kulak asmayalım. Yeter ki birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize halel getirmeyelim. Yeter ki sürekli karamsarlık aşılayan şeamet tellallarına fırsat vermeyelim. Rabbim ülkemizi her türlü kazadan, beladan, afetten muhafaza eylesin diyorum” şeklinde konuştu.

Çanakkale Deniz Zaferi’nin 108. yıl dönümünü tekrar tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasını şöyle tamamladı: “18 Mart Şehitler Günü’nde Anafartalar Komutanı ve Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal başta olmak üzere bütün komutanlarımızı, kahraman Mehmetçiklerimizi, şehit ve gazilerimizi rahmetle anıyorum.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Şehitler Anıtı’na çelenk bırakmasının ardından saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu. Bu sırada askerlerce saygı atışı yapıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşması öncesinde, 16 Türk devletinin askerlerini giysileri ve bayraklarla temsil eden Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı, konuşma kürsüsü yanında kendilerine ayrılan alana konuşlandı.

Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve 2. Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız’ın da konuşma yaptığı programa, TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Millî Savunma Bakanı Hulusi Akar, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ile gaziler ve vatandaşlar katıldı.

Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş’ın şehitler için dua ettiği programda, Hacı Bayram Cami İmam Hatibi Yunus Koçan da Kur’an-ı Kerim okudu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, dua edilmesinin ardından şehitlik defterini imzaladı ve şehitliklere karanfil bıraktı

.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıl Dönümü Mesajı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi’nin 108. Yıl Dönümü Mesajı için yorumlar kapalı 97779

“108 yıl önce emperyalistlere karşı Anadolu’daki Türk varlığını korumak ve bin yıllık Türk topraklarını müdafaa etmek için verdikleri mücadeleyle milletimizi Çanakkale Zaferine ulaştıran bütün kahramanlarımızı ve aziz şehitlerimizi rahmetle, tazimle yâd ediyoruz.

Çanakkale Zaferi, Türk milletinin bağımsızlığından asla vazgeçmeyeceğini dünyaya bir kez daha ilan ettiği büyük ve tarihi bir kahramanlık destanıdır.

Anadolu’nun dört bir yanından gelerek yedi düvele karşı Çanakkale’de verilen topyekûn mücadelede ecdadımız, milletimizin zor günde nasıl bir ve beraber olduğunu göstermiş, şehit kanlarıyla sulanan toprağımıza düşmanın ayak basmasına izin vermemiştir.

Bugün biz de ülkemiz ve milletimiz için Çanakkale Zaferinde ortaya koyduğumuz ruh ve iradeyle çalışıyor, her türlü zorluğu birlik ve beraberlikle aşabileceğimize olan inançla mücadelemizi sürdürüyoruz.

Büyük bir kahramanlıkla, cesaretle yazılan şanlı tarihimize sahip çıkacak, Çanakkale ruhunu canlı ve diri tutmaktan asla vazgeçmeyeceğiz.

Bize bu vatanı emanet eden şehitlerimize, gazilerimize şükran borcumuzu ödemek, vatanımızı ve bayrağımızı her koşulda müdafaa etmek için dün olduğu gibi bugün de yarın da mücadeleden bir an olsun geri durmayacağız.

Bu düşüncelerle, Çanakkale Zaferi’nin 108. yıldönümünü kutluyor, 18 Mart Şehitler Günü’nde bu toprakları bize emanet eden tüm şehitlerimizi ve başta Gazi Mustafa Kemal olmak üzere bütün kahramanlarımızı rahmetle, şükranla anıyorum.

Ruhları şad, mekânları cennet olsun.”